| Önsöz | Arama | Üyelik | Sohbet | Alış-Veriş | www.netyorum.com   
Ajanda
Seçtiklerimiz
Arşiv
Yazarlar
Yorumlar

Bölümler

Köşe Yazıları
Teknoloji
Sanat
Soru & Cevap
Dostluk & Sevgi
Eğlence
Geçmiş Zaman Olur ki

Konular

Sinema
Müzik
Kitap
Sözler
Oyunlar
Ürünler
Mekan
 
 
Reklam Fiyatları

İzleyici Mesajları

Elektronik posta :
bilgi@netyorum.com

 
 
Bu sayfayı arkadaşınıza göndermek için tıklayın.

 
 
Açılış sayfası yapmak için tıklayın.

Sık kullanılanlar listesine eklemek için tıklayın.

 

Eski Sayıları

"Yansımalar" 12.04.2001 Sinan Oymacı - netyorum.com / Sayı: 66

İçindekiler;

  • Konu: BİMY'8 Nasıldı?
  • Film: The Wedding Planner - Darısı Başıma 
  • Söz: Bernard Shaw

KONU: BİMY'8 NASILDI?

BİMY'7 'deki izlenimlerimi aktaran yazıyı, "Emeği geçen herkese, TBD yönetim kurulu üyeleri, konuşmacılar, organizasyonu üstlenen Semor yetkili ve çalışanlarına ve tüm sponsorlara teşekkürler. Özellikle sponsorlar büyük bir teşekkürü hak ediyorlar. Bu etkinlikte sponsor olmak bir miktar maddi harcama gerektirse de manevi kazanım o kadar yüksek ki, ekonomik olarak getirisini ölçmek çok zor" şeklinde sonlandırmışım. BİMY'8 bu satırları daha da pekiştirmiş durumda.

Maalesef geçen seneki tahminimde yanılmışım. Geçen sene yaklaşık 250 kişi katılmıştı. Bu sene de 350 kişi civarında katılım olacağını tahmin ediyordum. Ancak katılım 200 kişi kadar gerçekleşti. Bu rakam şu andaki ekonomik durum düşünüldüğünde çok iyi. Üstelik yapılan bir oturumda katılımcıların yaklaşık üçte ikisinin ilk defa etkinliğe katıldıklarını beyan ettiklerini düşünürsek gayet güzel bir sayı. Demek ki seneye ortalık biraz düzelirse katılım tahminlerimiz doğrultusunda 350 kişiye çıkabilir.

Sunulardaki konular ve konuşmacılar özenle belirlenmişti. İkinci gün sabah oturumunda salonda oturacak yer bulmak neredeyse olanaksızdı (gece yağan yağmurdan dolayı çevre ıslaktı ve hava kapalıydı).

Yeni bir slogan bu arada belirlendi, internete bağlanma yöntemi olarak; "Göbekten Bağlanma" çok çabuk benimsendi. Kanımca en iyi bağlantı yöntemi. (not: Yazı yayına girdikten sonra Sayın Melek Bar Elmas'tan esprinin kendisi tarafından yapıldığı ve telif hakkının kendisine ait olduğu yolunda bir mesaj aldım. Yerden göğe kadar haklıdır. Unutkanlık işte. Bilginiz olsun, bu yöntem Melek Bar Elmas tarafından keşfedilmiştir)

Konuşmalara gelirsek;

Numan Aydınoğlu'nun konuşması çok tartışma yarattı. Aktarılan rakamların neleri ifade ettiği sorgulandı ve bütçelerin ne kadar yüzeysel ve topluma bilgi vermekten uzak olduğu ortaya çıktı. Nelerin hangi kalemlerden nasıl aktarmalar yapılarak işlerin yürütüldüğü durum tesbiti yapıldı.

Aynı şekilde Hasan Altunkaya'nın konuşması da tartışma platformu oluşturdu. Kendisinin Hindistan'dan eleman getirip, firmalara temin etmesine olumlu bakanlar kadar, olumlu yaklaşmayanların da olduğu görüldü.

Şahin Tulga'nın konuşmasının başlangıcında aktardığı iki fıkra ilginçti. Sizlerle paylaşmak istiyorum;

- Şahin Tulga'nın sahibi olduğu şirket IBM'in satıcılarından (Tulga, daha sonra bu şirketi bıraktı). 1987 senesinde başarılı oldukları için Brüksel'e götürülüyorlar. Orada konuşmalar yapılırken, konuşmacılardan birisi konuşma yapmak üzere kürsüye doğru yürürken sendeliyor ve elindeki sunu kağıtları etrafa saçılıyor. Adam kağıtları yerden aldıktan sonra biraz sinirlenerek kürsüye çıkıyor ve irticalen mükemmel bir konuşma yapıyor. Tulga, bunu kendisine örnek alıyor ve konuşma yapacağı zaman kağıtlara bakmadan konuşma yapacak şekilde kendini hazırlıyor. Ta ki, bir başka seminerde aynı konuşmacının aynı numarayı yapmasını görene kadar.

- Bakan'ın da içinde olduğu bir topluluk oturmuş, sohbet ediyormuş. Bakan fıkra anlattıkça herkes gülmekten yerlere yatıyormuş. Ancak topluluktan birisinin gülmemesi bakan'ın dikkatini çekmiş, sormuş; "Siz niçin gülmüyorsunuz?". Yanıt; "Ben başka bakanlıktanım". 

Şahin Tulga'nın konuşması çok ilgi topladı. Ayrılan sürenin dolmasına rağmen izleyiciler konuşmanın tamamının bitirilebilmesi için ısrar ettiler ve planlanan sürenin dışına çıkıldı. Vurgulanan en önemli nokta, teknoloji kullanımı ile ne kadar tasarruf yapılabileceğinin, ne kadar verimli çalışılabileceğinin üst kademeye anlatılarak yatırımlara hız verilmesinin sağlanabileceğiydi.

Melek Bar Elmas'ın yönettiği panelde başarılı idi. İzleyici sorularının panelin başlangıcında alınması farklı bir uygulamaydı.

Alper Köstem'in yönettiği panel, yaşadığımız ortamda neler yapılması gerektiğine kadar uzandı.

Kapanış oturumunda Akın Evren'in yönetiminde çeşitli Bilişim Sektörü Sivil Toplum Örgütlerinin ortak bir deklarasyonu Mustafa Akgül'ün hazırladığı taslak üzerinden görüşmeye açıldı.

Sektörde işten çıkarmaların yaşandığı, buna karşı örgütlenilerek çalışma yapılması gerektiği vurgulandı.

Program, konuşmacılar, konular, sunular değişik medya organları tarafından yayınlanacaktır. Oralardan detayları edinebilirsiniz.

Unutulmayacak anlardan birisi, SEK "Sosyal Etkinlikler Kolu" 'nun tiyatro gösterisiydi. "Aşk.Net" isimli eser Nezih Kuleyin tarafından kaleme alınmış. Tüm oyuncular çok başarılıydı. Kadro çok geniş, kimler yok ki? Kadronun yarısı yönetim kurulu üyelerinden oluşuyordu. Unutulmaz sahneler; "İnternet'in Babası Mustafa Akgül", "Balık Selami", "Attila Özgit Şov", "Proxy Kapıcı Necil" şeklinde hafızalarda kaldı.  

2002 etkinliği için şimdiden geri sayım başladı. BİMY'9 'da görüşmek üzere.


FİLM: THE WEDDING PLANNER - DARISI BAŞIMA

Film bittiğinde "Sana çok şükürler olsun" dediğiniz kaç film izlediniz. Ben çok fazla izlemedim. The Wedding Planner - Darısı Başıma filmi onlardan bir tanesi. Aslında çok fazla hakkını yememek gerekir belki. Muhakkak soap opera - pembe dizi tarzında romantik komedi filmlerini sevenler vardır. Tam onlara göre. Kaçırmasınlar. Ama bana göre değil.

Adam Shankman'ın yönettiği filmin başrollerinde Jennifer Lopez, Matthew McConaughey, Bridgette Wilson, Justin Chambers ve Judy Greer yer alıyor.

Lopez'i "U-Turn" ve "The Cell", McConaughey'i "Contact" ve "A Time To Kill", Wilson'ı "House on Haunted Hill", Greer'i "What Women Want" filmlerinden anımsayabilirsiniz.

Evlenecek çiftlerin nikah törenlerini ve düğünlerini organize eden bir şirkette çalışan Lopez, içinde fırtınalar yaşayan, aradığı aşkı bulamamış bir kişidir. Bu arada babası tarafından sürekli niçin evlenmediği konusunda sıkıştırılmaktadır. Hatta babası Lopez'in çocukluk arkadaşı olan bir İtalyan'ı da bu iş için uygun görmüştür. Ancak, bir töreni planlarken başına gelen bir olayda kendisini kurtaran McConaughey ile Lopez'in arasında bir yakınlaşma olur. Lopez, McConaughey'in kim olduğunu bilmez ve tesadüfen organizasyonunu yaptığı törendeki damat olduğunu öğrenir.

Böyle devam edip gidiyor. İlk paragrafta nelerle karşılaşacağınızı aktardım. Tercih sizin. Ben sizin yerinizde olsam televizyonlarda gösterileceği zamanı beklerim. Çok uzun zaman beklemezsiniz. 


SÖZ: BERNARD SHAW

İrlanda doğumlu İngiliz oyun yazarı, Bernard Shaw’a göre (1856-1950); "Mantıklı bir insan, kendini dünyaya uydurur. Mantıksız bir insan ise, dünyayı kendine uydurma konusunda ısrar eder. Dolayısıyla, tüm gelişmeler mantıksız insanlardan çıkar."

Kimleri tanımlamaya çalışıyor acaba?


Niçin görüşlerinizi iletmiyorsunuz? E-posta adresim aşağıda. Katkılarınızla daha iyi olacağını garanti edebilirim.

M.Sinan Oymacı
TRIO Çözüm Evi Bilişim Hizmetleri A.Ş.
e-posta: sinanoym@triosh.com


Yorum Ekle Yorumları Listele
66. Sayı önceki yazı 66. Sayı sonraki yazı
Yazarın Önceki Yazısı Yazarın Sonraki Yazısı
Her hakkı saklıdır. All rights reserved. netyorum.com © 2000-2005 İstanbul-Türkiye