"Yansımalar" 20.04.2000 Sinan Oymacı - netyorum.com / Sayı: 17

BİMY'7 ARDINDAN

13-16 Nisan tarihleri arasında artık geleneksel hale gelmiş olan Bilgi İşlem Merkezi Yöneticileri Semineri "BİMY" 'nin yedincisi "BİMY'7"yine Antalya'da gerçekleştirildi. Açıklamalara göre 250 kişinin üzerinde bir katılım vardı. Bu rakamın önümüzdeki sene 350 kişinin üzerine çıkacağını tahmin ediyorum.

Oturumlar son derece yararlı konuşmalarla doluydu. Hemen öne çıkanları sayarsak;

- E-Devlet / Levent Kızıltan
- E-Kimlik / Prof. Dr. Murat Aşkar
- Veri Güvenliği / Prof. Dr. Ufuk Çağlayan
- Yeni Ekonomi ve Türkiye'ye Yansımaları / Faruk Eczacıbaşı
- Yazılım Üretimi, İthalatı ve İhracatının Sorunları / Sami Dönmez
- 2000'lerde BİM Yöneticisi Nasıl Olmalı? / Necil Öztürel

Maalesef ilk gün sabah seansında altı konuşmacı bulununca onar dakika gibi kısa bir sürede konuşmacılar bilgilerini aktarmaya çalıştılar. Her biri kendi konusunda en az kırk dakika konuşabilecek iken süre kısıtı gereken bilgilerin alınmasını biraz engelledi.

Prof. Dr. Murat Aşkar'ın sunumu "elektronik kimlik" Türkiye için son derece hayati bir konuyu gündeme getirdi. Bu konuda Tübitak Bilten gerekli tanıtım çalışmalarını yapıyor. Bu konuyu izlemenizde yarar var.

Dış Ticaret Müsteşarlığından Sami Dönmez; "Yazılım Üretimi, İthalatı ve İhracatının Sorunları" konulu konuşmasının başında "Sorun yoktur. Çünkü yaptığım araştırmalara göre elimizde yazılım ile ilgili rakamsal veri bulunmamaktadır" dedi. Ardından, yazılımın hizmet sektörü sayıldığı onun için yazılım imalat sanayi kapsamına girmedikçe sorunların aşılmasında zorluk yaşanacağını belirtti. Çok çarpıcı bir örnek Microsoft için verdi ve Microsoft'un ithalat rakamlarının mevzuattan dolayı tesbit edilemediğini aktardı.

Yeni Ekonomi ve Türkiye'ye Yansımaları konulu konuşması ile ilgili olarak Faruk Eczacıbaşı'na Prof. Dr. Ümit Karakaş'ın sorduğu "Risk Sermayesi" ile ilgili olarak kendi grubunun niçin yatırım yapmadığına dair soruyu Sayın Eczacıbaşı son derece güzel yanıtladı ve "Kendi grupları içerisinde yeterli yatırımı yaptıklarını, ayrıca risk sermayesinin sadece para koymak olmadığını" belirtti.

Necil Öztürel her zamanki üslubu ile dinleyicilere keyifli anlar yaşattı. Uyuyanları uyandırmama konusunda yaptığı espri kolay unutulacak gibi değildi.

Bu tür etkinliklerin en önemli özelliği sektörde yer alan kişilerin birbirleri ile olan diyaloglarını artırması. Bu sayede hangi arkadaşlarımızın nereden nereye geçtiklerini veya kendi işlerini kurduklarını, hangi konularla ilgilendiklerini öğrenme fırsatı bulabiliyorsunuz. Havuz çalışma gruplarını da göz ardı etmemekte yarar var. Özellikle ilk gün öğleden sonra havuz çalışma grubunun çok başarılı bir oturum gerçekleştirdiğini duyanlar, görenler var. İkinci gün bu konu ile ilgili önlemler alınmıştı.

Bir ilginç tesadüfte "Beşiktaş-Galatasaray" lig maçının etkinliğin ikinci gecesinde oynanmasıydı. Organizasyonun becerikli olması sonucu dev perdede maç izlendi ve centilmence tezahürat yapıldı. Salon açılış oturumlarında da ancak bu kadar kalabalıktı.

Etkinlik içerisindeki aktivitelere bakarsak stand-up gösteriler, tiyatro eserleri, "one man show" 'lar gerçekleşmeye başladı. Bu da bilginin keyifle edinilmesini beraberinde getiriyor. Bu şekilde edinilen bilgiye kim hayır diyebilir ki!!!

Emeği geçen herkese, TBD yönetim kurulu üyeleri, konuşmacılar, organizasyonu üstlenen Semor yetkili ve çalışanlarına ve tüm sponsorlara teşekkürler. Özellikle sponsorlar büyük bir teşekkürü hak ediyorlar. Bu etkinlikte sponsor olmak bir miktar maddi harcama gerektirse de manevi kazanım o kadar yüksek ki, ekonomik olarak getirisini ölçmek çok zor.

2001 senesinde yine benzer tarihlerde yapılacağını düşündüğüm BİMY'8 'de görüşmek üzere şimdiden aklınızın, ajandanızın, not defterinizin bir yerine kayıt yapın. Bu etkinliği kaçırmayın.

* * * * *

Palm Pilot kullanıcıları gözünüz aydın. Türkiye'deki Palm Pilot kullanıcıları aralarında birleşerek "Türkiye Palm Pilot Kullanıcıları Grubu" oluşturdular. Şimdilik çok keyifli bilgi alışverişinin gerçekleştirildiği grubun ileride ticari bir kimlik kazanacağı konusunda bazı düşünceler zihnimde oluştuysa da güzel bir girişim. Bakalım önümüzdeki günler ne getirecek. Yine de, eğer Palm Pilot kullanıcısı iseniz http://www.palmturk.gen.tr adresine bir göz atın. İşinize yarayacak bilgiler bulacaksınız. Grubun bazı üyelerinin bu konuya ne kadar fazla zaman ayırdıklarını görmek inanılmaz. Çok başarılı projeler yürütüyorlar. Herkesin ücretsiz faydalandığı müthiş işlevler söz konusu.

* * * * *

Bu hafta iki kitap hakkında bilgi vermek istiyorum. İki kitabımız da Tübitak Popüler Bilim Kitapları serisinden. Tübitak tarafından pazara sunulan bu seri çok güzel kitaplar içeriyor. Fiyatları da son derece makul. Ülkemizdeki okuma alışkanlığına son derece yararlı bir katkıda bulunuyorlar.

İlk kitabımız; Adrian Berry'nin yazdığı ve R.Levent Aysever tarafından çevirisi yapılan "Bilimin Arka Yüzü". Kitabın arka kapağından ne içerdiğine bakarsak; "Bu kitap, dünyayı değiştiren buluş ve keşiflerle onları yapan insanların kimilerine ışık tutmaya çalışıyor. Bu, oldukça kişisel bir derleme".

Kaşiflerden uzaya, bilim kurgudan savaşlara, Murphy'den iletişime kadar pek çok konuda akıcı bir dille yazılmış gerçekleri bulacaksınız.

* * * * *

İkinci kitabımız; Pulitzer ödüllü Amerikalı yazar Carl Sagan (1934-1996) 'dan. Çevirisi Miyase Göktepeli tarafından yapılan kitabın adı; "Karanlık Bir Dünyada Bilimin Mum Işığı". Aynı şekilde kitabın arka kapağındaki içerik özetine bakarsak; "Akıldışılığın ve batıl inançların egemen olacağı yeni bir Karanlık Çağ'ın eşiğinde olup olmadığımız sorusu bu kitabın çıkış noktası. Kitapta bir yandan bilimsel çalışmalara neden kara çalındığı sorgulanırken, bir yandan da uzaylılarca kaçırılma, "bağlantı kurma" ve şifacılık gibi konuların içyüzü gözler önüne seriliyor."

Her iki kitabı da herkesin okuması için hararetle öneriyorum. Bir şekilde zaman ayırıp edinin ve okuyun. Beğeneceğinizden eminim.

* * * * *

Bu hafta sözlerimiz yukarıda bahisi geçen iki kitaptan geliyor.

"Kentleri kuranların, yasa yapanların, ulusal kahramanların, zorbaların kökünü kazıyanların ve bütün bunlara benzeyen insanların bıraktıkları olumlu izler çok kısa sürer; buna karşılık mucitlerin eserleri daha şatafatsız, daha gösterişsizdir, ama izleri her yerde hissedilir ve sonsuza dek sürer". İngiliz filozof Francis Bacon (1561-1626) 'dan bir alıntı.

Romalı filozof Lucretius (M.Ö. 60 dolayları) 'un, Evrenin Yapısı eserinden bir alıntı; "Çocukların kör karanlıkta her şeyden korkup titremeleri gibi, biz de aydınlıkta korkarız, çocukların karanlıkta dehşetle beklediklerinden daha korkunç olmayan şeylerden..."

M.Sinan Oymacı
TRIO Çözüm Evi Bilişim Hizmetleri A.Ş.
elektronik posta: sinanoym@triosh.com