| Önsöz | Arama | Üyelik | Sohbet | Alış-Veriş | www.netyorum.com   
Ajanda
Seçtiklerimiz
Arşiv
Yazarlar
Yorumlar

Bölümler

Köşe Yazıları
Teknoloji
Sanat
Soru & Cevap
Dostluk & Sevgi
Eğlence
Geçmiş Zaman Olur ki

Konular

Sinema
Müzik
Kitap
Sözler
Oyunlar
Ürünler
Mekan
 
 
Reklam Fiyatları

İzleyici Mesajları

Elektronik posta :
bilgi@netyorum.com

 
 
Bu sayfayı arkadaşınıza göndermek için tıklayın.

 
 
Açılış sayfası yapmak için tıklayın.

Sık kullanılanlar listesine eklemek için tıklayın.

 

Eski Sayıları

"Öykülerle Sözcükler" 12.04.2001 Nezih Kuleyin - netyorum.com / Sayı: 66

ÇAPKIN

Çapkınlık bizim gençliğimizde erkek olmanın işlevlerinden birisi olarak kabul edilirdi. Bu düşüncemizin, yani çapkınlığın erkeklere özgü bir davranış biçimi olmadığını, üstelik erkeklerin kendilerini çapkın zannetmelerine rağmen aslında cinsel seçicinin kadın olduğunu Desmond Morris'in "Çıplak Maymun" adlı inanılmaz yapıtını okuduktan sonra öğrendim.

Bereket versin ki o zaman lise çağlarındadaydım ve bu nedenle yaşamımın bundan sonraki döneminde çapkın çapkın dolaşmayarak, kızlar tarafından akıllı olarak nitelenme şansını yakalamayı başardım. Ama çapkın sözcüğünün ne anlama geldiği konusunda ya da sözcüğün kökeni konusunda çok emindim. Kadınlara düşkün erkek ya da erkeklere düşkün kadınlara verilen ad'dı benim için çapkın. Sözcüğün boyutunun daha da geniş olduğunu 1972 yazında anlayacaktım.

Temmuz sonu özellikle Ağustos ve Eylül ayları, Karadeniz'de palamutların İstanbul boğazından çingene palamutu olarak yola çıkıp, Karadenizi boydan boya geçerken önce biraz büyüyüp palamut daha sonra büyüklüğünün son aşamalarına ulaşıp torik oldukları aylardır. Sahiller palamutla dolar. Fakir aileler çok ucuz olarak aldıkları palamutları kışın yemek üzere tuza basarlardı.

Bu aylarda Karadeniz Ereğli'ye Fatsa'dan Trabzon'dan büyük balıkçı mavnaları gelir ve avlanırlardı. Bu balıkçı mavnalarının isimleri bana inanılmaz derecede ilginç gelir, ben de bunları okumaktan büyük bir zevk alırdım. İşte bu günlerden birinde mavnalardan birinin adını görünce gözlerime inanamadım. Mavna'nın adı "Yalı Çapkını" 'ydı.

Yalı çapkını kuşkusuz yalı tavlama peşinde olan birisi olamazdı. Yalı sözcüğü Doğu Karadenizde koylardan oluşan sahillere verilen addır. Yalı çapkını'da gönlü bir yerde tutunamayan o kıyı senin bu kıyı benim dolaşan demek diye düşünmeden alamadım kendimi. Mavnaya gidip kaptana sordum:

- Nedir bu yalı çapkını
- O kiyi senun bu kiyi benum uçan bi kuştur bi güzeldur ki .

Daha sonraları bir arkadaşım oldu; soyadı Çapan. Sonraları bir soyad duydum; Çapar (ulak anlamında olduğunu öğrendim). Çapmak diye bir kökten türüyordu tümü, koşmak anlamına geliyordu Türkçede.

Erkeklerin ya da kızların peşinden koşanlar ayrı çapkın, o kıyı senin bu kıyı benim uçan da başka bir çapkın oluyordu sonunda.

Nezih Kuleyin
e-posta: nezih@semor.com.tr


netyorum.com: (Bu metnin elektronik, basılı veya görsel yayın organlarında tamamen veya kısmen yayınlanması yazarının yazılı iznine tabidir. Aksine davranılmaması önemle rica olunur. Alıntı yapılmadan bu sayfaya link verilmesi için herhangi bir izin gerekmemektedir.)


Yorum Ekle Yorumları Listele
66. Sayı önceki yazı 66. Sayı sonraki yazı
Yazarın Önceki Yazısı Yazarın Sonraki Yazısı
Her hakkı saklıdır. All rights reserved. netyorum.com © 2000-2005 İstanbul-Türkiye