| Önsöz | Arama | Üyelik | Sohbet | Alış-Veriş | www.netyorum.com   
Ajanda
Seçtiklerimiz
Arşiv
Yazarlar
Yorumlar

Bölümler

Köşe Yazıları
Teknoloji
Sanat
Soru & Cevap
Dostluk & Sevgi
Eğlence
Geçmiş Zaman Olur ki

Konular

Sinema
Müzik
Kitap
Sözler
Oyunlar
Ürünler
Mekan
 
 
Reklam Fiyatları

İzleyici Mesajları

Elektronik posta :
bilgi@netyorum.com

 
 
Bu sayfayı arkadaşınıza göndermek için tıklayın.

 
 
Açılış sayfası yapmak için tıklayın.

Sık kullanılanlar listesine eklemek için tıklayın.

 

Eski Sayıları

"Öykülerle Sözcükler" 04.01.2001 Nezih Kuleyin - netyorum.com / Sayı: 53

CEBECİ

Lise birinci sınıftayken, KDZ Ereğli'nin tek ve en iyi amatör küme takımı Erdemirspor'du. Şimdi de onun olduğu doğrultusunda haberler alıyorum.Yıl bindokuzyüzyetmişbirdi sanırım. Erdemirspor artık dışarıdan (yurtdışından değil Kdz Ereğlisi dışından) futbolcu transfer etmeye başlamıştı. Günlerden bir gün sınıfın kapısında siyah dik saçları ile her halinden sporcu olduğu belli olan birisi ve yanında Müdür Yardımcımız Ahmet Bey belirdiler. Ahmet Bey her zamanki gibi gülümseyen gözlerle sınıfa bakıp; "Size yeni sınıf arkadaşınızı tanıtmak istiyorum. Mehmet, Ankara'dan geliyor" dedikten sonra, Mehmet'i bize emanet ederek sınıfı terketti.

Oturacağı yer konusunda vereceği kararın, yaşamının en önemli kararlarından birisi olacağına inanmış olacak ki; Mehmet sınıfı büyük bir ciddiyetle süzmeye başladığında, "Hadi, burası boş" işareti yapmakta olduğum elimi havada görüp bizim sıranın üçüncü üyesi olarak aramızdaki yerini aldı. Her zamanki meraklılığımla sorgulamaya başlamışım:

- Ankara'da hangi lisedensin?
- Demirlibahçe lisesi
- Orası Kızılaya yakın mı? (Kızılayı bildiğimizden değil, sırf oranın adını biliyoruz)
- Yakın değil Cebeci'ye yakın
- Cebeci ne demek?
- Çattık. Bak kardeşim, bilmiyorum. Peki sen söyle o zaman. Ereğli ne demek?

Ben Ereğlinin ne demek olduğunu keşfetmiş birisi olarak, Mehmet'e bunu anlattığımda, Cebeci'nin bir sihri olduğu düşüncesine de kapılmadan edememiştim. Bu da sihirli sözcüklerden birisiydi. Bunu hissediyordum.

İpuçları çok fazlaydı. Kurtuluş savaşındaki en önemli komutanlardan birisi "Ali Fuat Cebesoy" 'du. "Cebe" 'yi çözmek, sorunu çözmemde yaşamsal bir noktaydı.

Edebiyat öğretmenimize sormaya karar verdim. Gülerek; "Örme zırh anlamına da gelir, silah anlamına da" yanıtı sihirin çözülme noktasıydı.

"Cebeci", zırhçı ya da silahçı anlamına geliyordu. Ankara'da Cebeci semtinde bir askeri dikimevi fabrikası olduğunu Mehmet bana söyleyince, önce zırhçı doğrultusundaki düşüncem arttıysa da, cephane sözcüğünün "cebehane" 'den kullanılarak dilimizde böyle söylendiğini keşfettiğimde gerçek sihir çözülmüş oldu.

"Cebe", silah demekti. Cebeci'de, silahçı gibi bir anlama gelen sözcük olarak sonradan semt adı olarak kullanılmaya başlanmıştı.

Sözcüklerin sırrını yakalamış bir kaşif edasıyla edebiyat öğretmenime gidip, "Cebeci" sözcüğü konusundaki görüşlerimi anlattıktan sonra kendisine, "Bence Cebelitarık'ta "Silahlı Tarık" demek" dediğimde, az kalsın gülmekten midesine kramp girecekti.

Ben bulgularımın sonuçlarından emin bir biçimde bu gülmenin nedenini henüz anlamamıştım ki, kahkahaların arasında şöyle söylediğini duydum.

- Cebel dağ demektir
- Olsun demişim, "En azından artık Cebelitarık'ın gerçek anlamını biliyorum"

O günkü mutluluğumu anlatamam. Sözcükler diyarında yeni bir kilometre taşına ayağım nerede ise tesadüfen çarpmıştı.

Nezih Kuleyin
elektronik posta: nezih@semor.com.tr


netyorum.com: (Bu metnin elektronik, basılı veya görsel yayın organlarında tamamen veya kısmen yayınlanması yazarının yazılı iznine tabidir. Aksine davranılmaması önemle rica olunur. Alıntı yapılmadan bu sayfaya link verilmesi için herhangi bir izin gerekmemektedir.)


Yorum Ekle Yorumları Listele
53. Sayı önceki yazı 53. Sayı sonraki yazı
Yazarın Önceki Yazısı Yazarın Sonraki Yazısı
Her hakkı saklıdır. All rights reserved. netyorum.com © 2000-2005 İstanbul-Türkiye