| Önsöz | Arama | Üyelik | Sohbet | Alış-Veriş | www.netyorum.com   
Ajanda
Seçtiklerimiz
Arşiv
Yazarlar
Yorumlar

Bölümler

Köşe Yazıları
Teknoloji
Sanat
Soru & Cevap
Dostluk & Sevgi
Eğlence
Geçmiş Zaman Olur ki

Konular

Sinema
Müzik
Kitap
Sözler
Oyunlar
Ürünler
Mekan
 
 
Reklam Fiyatları

İzleyici Mesajları

Elektronik posta :
bilgi@netyorum.com

 
 
Bu sayfayı arkadaşınıza göndermek için tıklayın.

 
 
Açılış sayfası yapmak için tıklayın.

Sık kullanılanlar listesine eklemek için tıklayın.

 

Eski Sayıları

"Güncel Yaşadıklarım" 14.09.2000 Timur Yalçın - netyorum.com / Sayı: 38

NAPSTER

Bu hafta sizlere Napster hakkında bir takım bilgiler vermek istiyorum.

Başlarken, Napster yazılımının ne olduğunu ve nasıl çalıştığını bilmeyenler için açıklamak daha doğru olacak sanırım.

Napster, internet üzerinde MP3 dosyalarını kendinize çekmenizi ve sahip olduklarınızın başkaları tarafından çekilmesini sağlayan bir programdır. Programı makinanıza kurduğunuzda internete bağlıysanız Napster sunucuya bağlanır ve buraya sizin gibi bağlı olan yüzlerce, binlerce kullanıcının birbirini görmesini sağlar. Program kullanılan disk üzerindeki MP3 dosyalarını çekilmeye müsade edecek şekilde paylaştırır. Bu sayede arzu ettiğiniz bir parçayı arayarak bulduğunuz diğer kullanıcılardan çekebilirsiniz. Burada önemli bir noktayı vurgulamak gerekiyor; Napster'ın sitesinden veya sunucusundan herhangi bir MP3 dosyası çekmiyorsunuz.

Uzun zamandır kullanılan ve pek çok kişinin beğenisini ve saygısını kazanan bu program şu sıralar yasaklanma tehdidi altında. EMI, Warner Bros., Sony gibi firmalar telif hakları yasası uyarınca bu programı ve sahibini mahkemeye verdi. Program sahibi herhangi bir şekilde para kazanmadığı, ücretsiz olarak kullanılan bu programı sonuna kadar savunmaya karar verdi. Bende size bu konuda göz ardı edilen bir takım gerçekleri ve uygulamaları anlatmak istiyorum.

İlk olarak, bu firmaların neden böyle bir davaya girmiş olduklarına bakarsak haklı olabileceklerini düşünebiliriz. Ancak problem şu; site sadece MP3 paylaşmak isteyen internet kullanıcılarına birbirlerine dosya transfer olanağı sağlıyor, herhangi bir dosyayı kaçak veya özgürce dağıtmıyor.

Bu noktada, davacı firmalar sahip oldukları ürünlerin para karşılığında satılmaması yüzünden kazançlarının düşeceği endişesi ile bu çeşit bir yola başvuruyorlar. Ancak internet üzerinden doğrudan dosya çekilebilecek o kadar site dururken ve üstelik kendisi hiç bir dağıtım faaliyetinde bulunmazken, yani sadece MP3severlerin bir ortamda (Chat ortamı olarak düşünebilirsiniz) buluşarak birbirlerinden dosya alışverişinin herhangi bir yasal suç oluşturacağını düşünmüyorum.

Kaldı ki, insanlar istedikten sonra her türlü ortamdan bu tip bir alışverişi yapabilirler. Bunun için Napster gibi bir programa ihtiyac yok. Tabiki Napster bu işlemi daha kolaylaştırıyor.

Ancak firmaların gözardı ettiği bir nokta var ki, aslında bu tip bir iletişim zararlı gözükse de yararlı da olabilir. Ayrıca tüketiciyi de koruma altına almış olur. Bir kaç örnekle açıklamaya çalışayım.

Geçenlerde (bir Lord of the Rings ve J.R.R Tolkien hayranı olarak) internet'te bir arama yapıyordum. Karşıma çıkan ilginç sitelerden değişik bilgi ve kaynaklar buldum. Bunların arasında bir firmanın Lord of the Rings üçlemesinin CD ve Kaset kayıtlarının olduğunu ve bunu yaklaşık 90 Amerikan Dolarına sattığını gördüm. Hemen bir hayranın yapacağı gibi satın almak üzere bir girişimde bulundum, kargo masrafını öğrendim. 20 Amerikan Doları civarı bir şey tutuyordu. Sonra bir ara Napster ile bir kaç tarama yaparken, aklıma bu kayıtların birileri tarafından paylaştırılmış olabileceği aklıma geldi ve hemen bir tarama yaptım. Sonuç mükemmel idi, kayıtlar mevcuttu. Kayıtları indirmeye başladım. Çok fazla bir yer tuttuğundan tamamını indiremedim. Ancak kayıtları dinlediğimde bir hüsran kırıklığına uğradım ve 110 Amerikan Dolarının bu kayıtlar için epey fazla olduğu kararına vardım.

Bu noktada Napster bana bir tüketici olarak satın almadan önce deneme imkanı olmayan kayıtları dinlememe izin verdi ve bu sayede paramı boşa harcamamı engelledi.

Yine geçenlerde bir New Age hayranı olarak ne gibi yeni dosyalar var bir araştırma içerisindeydim. Gerçi en doğru ve en iyi kaynak napster değil. Ancak internet üzerinde takip edebileceğim kaynaklar üzerinde bu tip kayıtlar olmadığı için almayı düşünebileceğim ürünlerin neler sunacağını bilemiyorum. Ve paramıd a sokağa atmak gibi ne bir huyum var ne de o kadar param. Onun için şarkı örneklerini dinledikten sonra alacağım şeyi seçmeyi tercih ediyorum.

Uzun zamandır Enya'nın ve Lorenna McKenitt'in hemen hemen bütün albümlerini toplamıştım ama hiç Secret Garden dinleme fırsatını bulamamıştım. Tarama sonucu bulduğum bir kaç parçaya bakarak gerçekten zevkle dinlenebilecek bir grup olduğuna karar verdim. Şahsen, beğendiğim bir albümü almadan önce albümün en azından yarısından fazlasının iyi ve dinlenebilir olmasını isterim. Öyle ya grubun veya solistin bir parçası güzel diye bütün albümde güzel olmak zorunda değil. Bu yüzden araştırmamı biraz genişlettim, albümlerini ve içersindeki şarkıların listesini buldum, bunları kendime napster'dan çekmek üzere harekete geçtim. Sonuç gerçekten başarılı oldu ve ben bu albümleri hiç gecikmeden satın aldım.

Bu noktada şunu düşünmek gerek. İnsanların kullandığı ve alacağı ürünlerin hakkını vermesi, bedelini ödemesi gerek. Ben her zaman bunu savundum. Çünkü sizin geliştirmiş ve ortaya çıkarmış olduğunuz bir eserin kaçak olarak kullanılması pek hoş olmadığı gibi, sizin de diğerlerinin eserlerini kullandığınız ve işinize yaradığı, beğendiğiniz sürece karşılığını vermeniz gerekiyor.

Bu noktada Napster'ın sunduğu hizmet; "kullanıcıların bir eseri satın almadan önce dinleme ve zevk alma imkanı" vermektir.

Zaten bir eseri tabiri uygunsa beleş kullanmak isteyen napster olmasa da bir şekilde onu bulur. Ayrıca, insanları bir iki parça yüzünden yaklaşık yetmiş dakikalık bir albümü almaya mecbur kılmakta pek doğru değil. Ülkemizde single satışlarının da olmaması bu yükü daha da artırmaktadır.

Bunlarla birlikte, mahkemeye verilme konusunda bir çelişki var; o da herhangi bir kişi satın aldığı, radyodan çektiği veya bir şekilde temin ettiği bir eseri çoğaltabiliyor, kasede kaydedebiliyor, arabasında dinleyebiliyor veya arkadaşına verebiliyor.

Bir başka konuda, insanlar herzaman bütün bir albümü komple dinlemek zorunda olmadığı için, genelde ellerindeki eserleri kendi zevklerine göre karışık bir şekilde birleştirerek, yeni bir albüm yapabilme hakkına sahiptir bence.

Dolayısıyla Napster'ın suçlanması bana göre anlamsız. Suç işlemek isteyen bir kişi zaten bir şekilde işleyecektir o suçu.Burada öne çıkan konu, eserin bedelinin ödenmesi

Napster'in yaptığını suça teşvik olarak da görmüyorum. Çünkü bu tamamıyla bakış açısına göre değişir.

Ve şunu unutmayalım; internet ne demek? İnternet Özgürlük demek. İnsanların elinden bu özgürlüğü almaya kimsenin hakkı yoktur.

Timur Yalçın
elektronik posta: timury@techie.com


Yorum Ekle Yorumları Listele
38. Sayı önceki yazı 38. Sayı sonraki yazı
Yazarın Önceki Yazısı Yazarın Sonraki Yazısı
Her hakkı saklıdır. All rights reserved. netyorum.com © 2000-2005 İstanbul-Türkiye