| Önsöz | Arama | Üyelik | Sohbet | Alış-Veriş | www.netyorum.com   
Ajanda
Seçtiklerimiz
Arşiv
Yazarlar
Yorumlar

Bölümler

Köşe Yazıları
Teknoloji
Sanat
Soru & Cevap
Dostluk & Sevgi
Eğlence
Geçmiş Zaman Olur ki

Konular

Sinema
Müzik
Kitap
Sözler
Oyunlar
Ürünler
Mekan
 
 
Reklam Fiyatları

İzleyici Mesajları

Elektronik posta :
bilgi@netyorum.com

 
 
Bu sayfayı arkadaşınıza göndermek için tıklayın.

 
 
Açılış sayfası yapmak için tıklayın.

Sık kullanılanlar listesine eklemek için tıklayın.

 

Eski Sayıları

14.12.2000 Cengiz Eren - netyorum.com / Sayı: 51

MAN IN THE MOON - AYDAKİ ADAM

Aydaki Adam Ya da Manipülasyonlar

"Aydaki Adam", bir adamın hayatı ama nasıl bir hayat. "Böyle bir hayatı yaşamak ister miydiniz?" diye sorulsa ne cevap verirdiniz acaba, eğer filmi izlediyseniz.

Benim vereceğim cevap hayır olurdu. En büyük komedyen olmak isteyen Andy, bu isteğini gerçekleştiriyor sonunda. Bu filmde beni etkileyen medya dünyasındaki insanların gözönüne çıktıktan sonra oradan inmemek için neleri, nasıl yaptıkları oldu. Çevremizde de bu örnekleri görüyoruz. Ekrandaki kavgalar söylenmemesi gereken sözler ve hareketler. Bunların yapılmasının nedenini "Aydaki Adam" 'ı izledikten sonra daha iyi anladım.

Andy, herşeyi manipüle ediyor ve gerçekleri değiştiriyor. Başlangıçta toplumsal değerlere karşı gelerek etki alanını genişleten Andy, kendisini de Tony formatında manipüle ediyor. Daha sonra toplumsal değerlere sınırsızca karşı geldiğinde, sahneden çekilmek zorunda kalıyor ve bu noktada toplumsal değerlere yeniden yapışmak gereğini hissederek, farklı mesajlar aktarmaya başlıyor. Yaşadığı, olmayan hastalığıyla mücadele ederken bütün tedavi yöntemlerini de kullanıyor. Giderek yaygınlaşan Hint kültüründen, teknolojiden, elle yapılan ameliyatlara kadar her şeyi deniyor. Bunlarında hepsi manipülasyon aslında, bizi aldattığını biliyoruz. Rating her yerde çok önemli galiba ve Andy sevilmeyi bilmiyor hiç sevgi görmediği için.

Daha sonra, Andy, kendisini öldürüyor ve yapılan sıkı bir cenaze töreniyle gömülüyor. Fakat bakıyoruz ki Tony ortada ve oynamaya devam ediyor. Andy kendisini gerçekten ama gerçek olmayan bir şekilde öldürmüştür. Bir insanın kendisini yaşarken öldürmesi kara mizahın uç noktası olsa gerek.

Peki, bizim hayatımızdaki manipülasyonlar neler? Politik hayatta, iş hayatında, televizyonda, medyada, evliliklerde, okullarda, sokakta bize yaşatılan manipülasyonlar yok mu, ya da bazen biz de kendi kendimizi manipüle etmiyor muyuz? Teybe kaydettiğiniz sesiniz size yabancı geliyorsa, farkında olmadan sesinizi bile doğru olarak duyamıyorsunuz demektir. Bu açıdan "Aydaki Adam", çok önemli bir film. Hayatımızdaki boşlukları ne şekilde doldurmak istediğimizi ve olmayanı varmış gibi göstermeye çalışan bir film. Kavga ederken onları ayırmaya çalışan arkadaşımın çalınan cüzdanı o kavganın da manipülasyon olduğunu gösteriyor. Onların bizi manipüle etmesindense, bizim kendimizi manipüle etmemiz bana daha doğru geliyor.

Peki, filmin adı neden "Aydaki Adam". Acaba filme bu adı koymakla senarist veya yönetmen Amerikalı'ların aya gidişinin de bir manipülasyon olduğunu mu ifade etmeye çalışıyor? Bunu bilmiyorum ama bir ara bu konuda ciddi tartışmalar var idi.

Araçları kendimizden daha önemli olarak hissettiğimizde ve araçların aracı haline geldiğimizde sorunlarımız giderek büyüyor ve yaşarken kendimizi öldürmek zorunda kalıyoruz.

Jim Carrey, bu filmde bence çok başarılı. Çizdiği iki tipe de müthiş uyum gösteriyor. Başlangıçta komedi filmi olarak algılanan film, giderek hepimizin yaşadığı bir kara mizaha dönüşüyor ve ağırlaştıkça bizi biraz daha taciz ediyor. Film seyircisi Andy'nin ölmesine üzülmüyor ve Tony'nin yaşadığını görünce şaşırmıyor ama sevinmiyor da. Görülmesi gereken bir film olduğunu düşünüyorum.

Sizin kendinizle barış içinde yaşarken başkaları tarafından manipüle edilmemeye dikkat etmeniz dileğiyle.

Cengiz Eren
elektronik posta: cengizeren@erenlp.com
Kimdir? http://www.erenlp.com/cengizeren.html


Yorum Ekle Yorumları Listele
51. Sayı önceki yazı 51. Sayı sonraki yazı
Yazarın Önceki Yazısı Yazarın Sonraki Yazısı
Her hakkı saklıdır. All rights reserved. netyorum.com © 2000-2005 İstanbul-Türkiye