30.01.2003 Dahlia - netyorum.com / Sayı: 120
SİZCE ADI NE OLMALI?
AŞK !!! BAĞIMLILIK !!! ESARET !!!
- Sizi ne kadar sevdiğini her fırsatta dile getirmiyorsa
kendinizi reddedilmiş ya da terk edilmiş hissediyorsunuz. Artık sizi sevmeyen
birini buna rağmen sevmeye devam edebilirsiniz.
- Yalnızlığa mahkum olmaktan ölesiye korkuyorsunuz.
- Beraberliğinizin bitmemesi için akla gelebilecek her şeyi,
hatta sizi memnun etmeyen şeyleri bile yapmaya hazırsınız.
- İlişkiniz yolunda gitmese de, aşkınızın her şeyin üstesinden
geleceğine inanıyorsunuz.
- Partneriniz sizin idolünüz, onun için yaşıyorsunuz.
- Başkalarıyla konuşmadan karar alamıyorsunuz.
Yukarıdaki cümlelerin büyük bölümüne 'evet' yanıtını
verdiyseniz, siz de etkin bağımlı diye tabir edilen insanlardan biri
olabilirsiniz.
Belki de bu cümleler size bir arkadaşınızı, bir tanıdığınızı ya da partnerinizi
anımsatıyordur. Çünkü, etkin bağımlılık ilişkilerde son derece yaygın görülen
bir davranış türü. İlişkinizde bu davranıştan izler görüyorsanız kendinize şu
soruyu sormalısınız: "Size gerçekten aşık olduğu için mi yoksa bağlandığı için
mi, ikide bir iş yerinden telefon açarak gününüzün nasıl geçtiğini soruyor? Size
gerçekten aşık olduğu için mi yoksa bağlandığı için mi varını yoğunu sizi memnun
etmeye harcıyor?". İnsanın birine bağlanmasının nedeni hiç şüphesiz onu sevdiği
içindir. Tutkuyla sevdiği, gözünde yücelttiği kişiyi kaybetmemek için her şeyi
yapar; çünkü bütün yaşamı bu ilişkinin etrafında dönmektedir.
'Evet, evet pekala!'
Sizinle aynı fikirde olmadığını ifade etmiyor. Memnuniyetsizlik yaratmak
istemediğinden her zaman başkalarının fikrine katılıyor. Kendisini mutlu etmeyen
şeyler yapmasının tek nedeni var, başkaları tarafından kabul edilmek.
'Senin sayende...'
Kişi kendisine fazla değer vermiyor. Dolayısıyla, başarılı olduğunda bunu
başkalarına, sevdiği insana, çevresine, kısacası kendinden başkalarına mal
ediyor. Ancak başarısız olursa, bu da başkalarının hatası, başına gelenlerden
ötürü sorumluluğu hiçbir zaman kabul etmiyor.
'Sen de istersen...'
Hayatıyla ilgili projelere kendi başına adım atamıyor, karar veya sorumluluk
alma konusunda da başkalarına bağımlı. Dolayısıyla, yaşam deneyimleri ona
insanlara nasıl güveneceğini öğrenememiş. Ne zaman birine güvense ihanete
uğramış.
'Sen benim idolümsün'
Karşısındakine bağlanan bu kişinin özgüveni son derece zayıf. Hayran olacak
birini arayarak içindeki boşluk hissini gizlemeye çalışıyor. Varlığını diğerleri
sayesinde ortaya koyuyor. Aynı zamanda, kendisini ona ilk kollarını açan kişiye
bırakma eğiliminde; çünkü nihayet birinin kendisine ilgi gösterdiğini düşünüyor.
'Senin için neler yaptığıma bir bak!'
Başkaları tarafından sevilmek uğruna, kendi ihtiyaçlarını bir kenara bırakarak,
başkalarının ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyor.
'Yanımda kal'
Terk edilme korkusu içinde. Yalnız kalmaktan korkuyor. Ne kadar korkarsan kork
yine kendinle yalnızsın.Yanında birinin varlığını görüp hissedemediğinizde
yanımda kalması soyutlaşıyor.
Aslında bütün bu yaşananlar AŞK, BAĞIMLILIK yoksa her ikisinin
ESARETİ mi?
Aşıksanız, bağımlısınız...
Bağımlıysanız, onun esirisiniz.
Sevginin görmezlikten geldiği ve hatta gözünüzü kör, kulağınızı
sağır ettiği, sadece onu yaşamak ve yaşatmak için bütün benliğinizi ortaya
koyduğunuz bir AŞK nasıl olurda bu kadar yaşanmaktan korkulur olabiliyor.
"senin sayende" AŞIĞIM...
"sen de istersen" BAĞIMLIYIM...
"benim idolüm" ESİRİNİM...
"senin için yaptığıma bak" BENİMLEYSEN....
"yanımda kal" AŞK BAĞIM...
Dahlia - 28.1.2003
e-posta:
dahlia_65@msn.com
netyorum.com: (Bu metnin elektronik, basılı veya görsel
yayın organlarında tamamen veya kısmen yayınlanması yazarının yazılı iznine
tabidir. Aksine davranılmaması önemle rica olunur. Alıntı yapılmadan bu sayfaya
link verilmesi için herhangi bir izin gerekmemektedir.)
|