| Önsöz | Arama | Üyelik | Sohbet | Alış-Veriş | www.netyorum.com   
Ajanda
Seçtiklerimiz
Arşiv
Yazarlar
Yorumlar

Bölümler

Köşe Yazıları
Teknoloji
Sanat
Soru & Cevap
Dostluk & Sevgi
Eğlence
Geçmiş Zaman Olur ki

Konular

Sinema
Müzik
Kitap
Sözler
Oyunlar
Ürünler
Mekan
 
 
Reklam Fiyatları

İzleyici Mesajları

Elektronik posta :
bilgi@netyorum.com

 
 
Bu sayfayı arkadaşınıza göndermek için tıklayın.

 
 
Açılış sayfası yapmak için tıklayın.

Sık kullanılanlar listesine eklemek için tıklayın.

 

Eski Sayıları

"Harman köşesinde yayınlanmıştır" 13.01.1998 M.Sinan Oymacı - netyorum.com / Sayı: 87

SQWDQWD6YIU

Firmanın, kendi bünyesinde bulundurduğu, kullanıcı sorunlarına telefonla destek veren bölüme bir telefon geliyor.

Kullanıcı; “Bilgisayarımda hazırladığım dokümanı, yazıcıdan basmak istediğimde garip karakterler üretiyor. Ne yapmam gerekiyor?”

“Yazıcının kablosu, bilgisayara tam olarak takılı mı, yerinden oynamış olabilir mi?”

“Düzgün takılı durumda. Yaklaşık yirmi dakikadır uğraşıyorum. Bir netice elde edemedim.

“Peki. Ben gelip bakayım.” Destek bölümündeki kişi, kullanıcının ofisine gider ve herşeyi kontrol eder. Kullanıcıdan, yazıcıya birşeyler gönderip, basmasını istediğinde, yazıcıdan çıkan karakterler; “SQWDQWD6YIU” şeklindedir. Üç, dört kere bu tekrarlandıktan sonra, kullanıcının ekranına bakar ve görür ki, ekranda yer alan yazı; “SQWDQWD6YIU” şeklinde.

O anda ne olduğunu anlar. Kullanıcıya, ekrana birşeyler yazıp, yazıcıya gönderin dediğinde, kullanıcı, ne yazdığına dikkat etmeden, klavyenin sol üst kısmındaki tuşlara rasgele basmış ve yazıcıdan çıkan, anlaşılmaz görünümlü kelime oluşmuş.

Bu birinci öykümüzdü. İkinci öykümüz, işini bilen bir satış elemanı hakkında.

Modem satışı yapan büyük firmalardan birisinin yirmidört saat hizmet veren telefonla kullanıcı desteği veren bölüme gece bir vakit telefon gelir.

“İyi akşamlar. İnternet’e bağlanmak istiyorum. Ancak, başarılı olamadım. Yardımcı olabilir misiniz?”

“Evet. Modeminiz dahili mi, harici mi, hangi model?”

“Harici bir modem. Bugün öğleden sonra satın aldım. Modeli, XYZ”

“Güzel. Modeminiz harici ise, elektrik kablosu takılı mı, takılı ise, güç düğmesini açtınız mı, modemin ışıkları yanıyor mu?”

“Evet. Elektriğe takılı ve ışıkları yanıyor”

“Peki, telefon kablosu takılı mı? Telefon kablosunun, modem’in arkasındaki line yazan yere takılı olması gerekiyor”

“Evet. Söylediğiniz kabloda oraya takılı”

“Peki, modemden çıkan kablo, bilgisayarınıza bağlı mı? Onda bir sorun olmasın?”

“Ne bilgisayarı. Modemi bana satan kişi, internet’e bağlanmak için bilgisayara ihtiyacım olacağını söylemedi ki. Ayrıca, modemin üzerinde internet’e bağlanmak için herşey hazır yazıyor.”

Bu ve buna benzer gerçek olayları okumak isterseniz, internet’te, http://www.techtales.com adresinde, yeterince bulmanız olası. Bunların bir kötü tarafı, ingilizce olmaları. Buna benzer Türkçe bir sayfa oluşturmak istiyorum. Bunlara benzer, ilginç ve gerçek olayları elektronik posta aracılığı ile iletirseniz, sevinirim. İstemeyenlerin kimlikleri belirtilmeyecektir.

* * * * *

Mimic - Tehlikeli Yaratıklar” filminin yönetmeni, Guillermo Del Toro. Başrollerde, Mira Sorvino, Jeremy Northam ve Charles S. Dutton yer alıyor. Del Toro, 1993 senesinde “Cronos” isimli korku filmi ile Meksika’da ödül alan bir yönetmen. Northam’ı da, “The Net” filminden anımsayabilirsiniz.

Manhattan’ı hamam böcekleri istila etmiş ve sarı humma salgını başlamıştır. Bir bilim adamı hamam böceklerinin üremesini durduracak yeni bir nesil üretir. Ancak, üç sene sonra, üretilen hamam böceklerinin evrim geçirerek, insanları taklit edip, yeryüzünü ele geçirecek bir güce sahip olmaya başladıkları ortaya çıkar.

DNA’larla uğraşan bilim adamlarının insiyatifleri dışında, doğanın genel kuralları çerçevesinde, türlerin gelişimini vurgulayan bir konu. Film, müziğinde yardımı ile, ilginç bir gerilim öyküsü üzerine kurulmuş. Korku filmlerinin ana unsurları gerektiği kadar yer alıyor. Korku filmlerine meraklı olanlar izleyebilir. Onun dışında vakit harcanacak bir film değil.

* * * * *

Fransız imparator Napoleon Bonaparte’ın (1769-1821), medya hakkında söyledikleri; “Ben, üç gazeteden, yüzbin süngüden daha çok korkarım.”

Bundan yaklaşık iki yüz sene önce söylenen bir sözün, günümüzde ne kadar geçerli olduğunu düşünebiliyor musunuz?

M.Sinan Oymacı
TRIO Çözüm Evi Bilişim Hizmetleri A.Ş.
elektronik posta: sinanoym@triosh.com


Yorum Ekle Yorumları Listele
87. Sayı önceki yazı 87. Sayı sonraki yazı
Geçmiş Zaman Olur ki Önceki Yazı Geçmiş Zaman Olur ki Sonraki Yazı
Her hakkı saklıdır. All rights reserved. netyorum.com © 2000-2005 İstanbul-Türkiye