| Önsöz | Arama | Üyelik | Sohbet | Alış-Veriş | www.netyorum.com   
Ajanda
Seçtiklerimiz
Arşiv
Yazarlar
Yorumlar

Bölümler

Köşe Yazıları
Teknoloji
Sanat
Soru & Cevap
Dostluk & Sevgi
Eğlence
Geçmiş Zaman Olur ki

Konular

Sinema
Müzik
Kitap
Sözler
Oyunlar
Ürünler
Mekan
 
 
Reklam Fiyatları

İzleyici Mesajları

Elektronik posta :
bilgi@netyorum.com

 
 
Bu sayfayı arkadaşınıza göndermek için tıklayın.

 
 
Açılış sayfası yapmak için tıklayın.

Sık kullanılanlar listesine eklemek için tıklayın.

 

Eski Sayıları

"Harman köşesinde yayınlanmıştır" 23.04.1996 M.Sinan Oymacı - netyorum.com / Sayı: 63

KISSADAN HİSSE'LER

Bu hafta bir değişiklik yaparak, şimdiki zamandan, günümüz sorunlarından bahsetmeyeceğim. Bazı başlıkları, sözleri, anektodları aktararak, kıssadan hisse çıkartmanız için yardımcı olmaya çalışacağım. Öyle zannediyorum ki, pek çoğunuz bir takım öyküleri dinlediğinde, kendi yaşantımıza ne kadar uyduğunu düşünmemezlik etmemiştir.

İlk öykümüz bir çobandan. Köyün birisinde, köylünün hayvanlarına bakan, buna karşıda geçinip, giden bir çobancık yaşarmış. Her sabah hayvanları alır, dağa çıkarıp, otlatır, akşamları da geri getirirmiş.

Öykü bu ya, günlerden bir gün, çobanın canı sıkılmış. Köye doğru; "Hey, kurt geldi, hayvanları götürecek" diye, seslenmiş. Köylüler apar topar gelmiş. Çoban buna çok gülmüş. Çünkü ortada kurt filan yok.

Aradan bir süre geçmiş. Çobanın yine canı sıkılmış. Geçen seferden biliyor ya. Yine kurt ile ilgili köye seslenmiş. Köylüler yine gelmiş. Kurt filan yok.

Kurt geldiği gün, çoban yine köylüye seslenmiş ama kimse gelmemiş. Üçüncü sefer, kurt hayvanları almış gitmiş. Bu öykümüz bakalım hangi şirketlerimize veya kullanıcılarımıza gitti.

Ben böyle birşeyler yazacağımı söylediğimde, bir ahbabım, Nasrettin Hoca'dan birşey söyleyerek, yazabileceğimi söyledi. Bilinen bir öykü olmasına karşın, yazacağım.

Nasrettin Hoca'nın yolu bir köye düşer. Köyde Hoca'yı karşılarlar, izzet ikram, yemeğe otururlar. Nasrettin Hoca'ya bir küçük kaşık verirler, evin sahibinde de kocaman bir kaşık.

Ev sahibi yemeği kaşıklayıp durur, Hoca ise yiyemiyor, aç kalacak. Ev sahibi, her kaşıktan sonra, "Oh! Öldüm" diyip duruyor.

Hoca bir süre sabretmiş, sonra ev sahibinin kaşığına davranmış ve "Biraz da biz ölelim" demiş.

Şimdi yazacağım ise bir öykü değil, bir söz. Biliyorsunuz; "Sürüden ayrılanı, kurt kapar."

Geçenlerde de konuşuldu. Şu anda üretici firmalar, tüketiciler ile işbirliği yapıyorlar. Tüketicilerden gelen talepleri ürünlerine yansıtıyorlar veya servislerini iyileştiriyorlar. Tüketicilerin dernekleri ve çıkarılan bir de kanun var, "Tüketici Haklarını Koruma Yasası".

Bilgi Teknolojisi sektöründe faaliyet gösteren şirket veya şahıslarında bir araya gelerek oluşturduğu kuruluşlar var. Yukarıdaki örneklerden anlaşılacağı gibi, her şirketi, sektör örgütlerinden en az birisinde üye olarak görmemiz gerekir. Tüketiciye karşı kendimizi savunmak için değil, hizmet ve ürün kalitemizi arttırmak, tüketicinin yanında olarak, pazarın genişletilmesine katkıda bulunmak için.

Ayrıca, "Tüketici Haklarını Koruma Yasası" 'nı sektördeki herkesin bilmesi gerektiğine inanıyorum. Sadece birey olarak değil, şirketler olarak da haklarımızı koruyabilmek için.

* * * * *

Bu hafta size önce, yeni keşfettiğim ve bulmuş olmaktan zevk duyduğum bir seri kitabı tanıtmak istiyorum. Bu seriyi, "Popüler Bilim Kitapları" adı altında,Tübitak yayınlıyor. Fiyatları makul.

Bende şu anda üç kitabı var. Billy Aronson'un, Tuhaf bu DNA'lılar, Bilimsel Gaflar-Doğruya Giden Eğri Yolda Serüvenler ve James L. Adams'ın, Bir Mühendisin Dünyası.

Özellikle, son ikisini okumanızı öneririm. "Bir Mühendisin Dünyası" kitabının giriş bölümünden aldığım şu cümlelere bakın. "Sonuçta, teknoloji ve mühendislik hakkında öğrendiğimiz veya öğreneceğimiz herşeyin, bize faydası dokunacağına inanıyorum..... Elimizdeki güçle, kendimizi yok edebileceğimiz bir noktaya ulaşmış bulunuyoruz." Geçen hafta çok kısaca bahsetmek zorunda kaldığım, "Teknoloji ve Biz" başlıklı yazımı son derece mükemmel tamamlayan bu kitabı, edinmenizi ve fikirlerinizi benimle paylaşmanızı arzu ederim.

* * * * *

"Eğer bir insan, üniversiteden çıktıktan sonra, öğreneceği daha çok şey olduğunu öğrenebilmişse, yüksek öğrenim yapmanın bir zararı yoktur." Bu söz, Van Loon'dan geliyor. Mektepli ve alaylı çalışanların kendi işlerini iyi yapanlarla, yapmayanlar gibi.

M.Sinan Oymacı
TRIO Çözüm Evi Bilişim Hizmetleri A.Ş.
elektronik posta: sinanoym@triosh.com


Yorum Ekle Yorumları Listele
63. Sayı önceki yazı 63. Sayı sonraki yazı
Geçmiş Zaman Olur ki Önceki Yazı Geçmiş Zaman Olur ki Sonraki Yazı
Her hakkı saklıdır. All rights reserved. netyorum.com © 2000-2005 İstanbul-Türkiye