| Önsöz | Arama | Üyelik | Sohbet | Alış-Veriş | www.netyorum.com   
Ajanda
Seçtiklerimiz
Arşiv
Yazarlar
Yorumlar

Bölümler

Köşe Yazıları
Teknoloji
Sanat
Soru & Cevap
Dostluk & Sevgi
Eğlence
Geçmiş Zaman Olur ki

Konular

Sinema
Müzik
Kitap
Sözler
Oyunlar
Ürünler
Mekan
 
 
Reklam Fiyatları

İzleyici Mesajları

Elektronik posta :
bilgi@netyorum.com

 
 
Bu sayfayı arkadaşınıza göndermek için tıklayın.

 
 
Açılış sayfası yapmak için tıklayın.

Sık kullanılanlar listesine eklemek için tıklayın.

 

Eski Sayıları

"Yansımalar" 25.10.2001 Sinan Oymacı - netyorum.com / Sayı: 89

İçindekiler;

  • Konu: Bulunsun
  • Film: Bring It On - Gençlik Ateşi
  • Söz: Özdemir Asaf

 


KONU: BULUNSUN

Bu dönemin dikkat edilmesi gereken konularından birisi tutumlu olmak. "Bulunsun" yaklaşımı ile alınan ve bir kenara koyulan herşey hem kişisel hem de şirketler olarak açığın büyümesine yol açıyor.

Bir ahbabımla geçenlerde konuşurken, kredi kartı almak için müracaat edeceğini söyledi. Bildiğim kadarı ile en az dört tane kredi kartı vardı. Bunu söyleyerek; niçin bir tane daha almak istediğini sorduğumda, "elimin altında bulunsun, ne olur olmaz, biraz da bunun limitinden kullanırım" diye yanıtladı.

Kendi açısından baktığımızda haklı gibi görünüyor. Ancak daha büyük yelpazede düşünürseniz, harcanan kaynaklar, bu ülkenin kaynakları. Yeni bir kart, bu kart sahibi ile ilgili doldurulan ve arşivlenmesi gereken evrak, şifre, güvenlik sistemi, hesap hareketlerinin takip edildiği disk alanı, sorunu olduğunda yardımcı olması gereken destek personeli ve diğerleri.

Örnekleri çoğaltmak mümkün. Biraz düşünelim. Yedek anahtarlar, ikinci araba, ihtiyaç olmamasına rağmen arşivde bulunması için alınan ürünler. Sadece modası geçti diye yenilenen kıyafetler, mobilyalar. Kıyafet ve mobilya konusu belki biraz abartı. Yine de son dönemdeki ekonomik konum bu tür yenilemeleri düşünenlerin sayısını en aza indirdi. Tamamen olmadıklarını söyleyemeyiz çünkü her toplulukta ya da toplumda, gelir seviyesi ve harcama düzeyi yüksek kişiler bulunacaktır. Aslında toplumun her kesimi elinden geldiği kadar harcama yapmalı ve paranın ekenomide dolaşıma girmesine yardımcı olmalı.

Bu şekilde ticarette canlanma gerçekleşebilir ve reel sektör yaşama geri dönebilir. Üretimin artması ile birlikte zincirleme olaak birbirini etkileyen sektörler devreye girecek, işletmelerde çalışan sayısında artış olacak ve büyüme başlayacaktır.

Bunu yaparken israftan kaçınmak gerek. Bulunsun diye yapılan bir işin yararı yok.

Kredi kartı örneğine dönersek; pek çok kişi ekonomik sorunlardan dolayı kredi kartlarına borçlanarak yaşamını sürdürüyor. İnanılmaz faiz yükü altındalar ancak bunu sineye çekiyorlar. Limit aşımı olduğunda ve ödenmesi gereken en az tutarı da bir başka yerden temin ettikleri kredi kartından nakit çekip, borçlanarak ödeyemeyecekleri zaman esas sorun başlayacak. O zaman yakında olmasın. Mucize olabilecekse olsun. Ne kadar olabilecekse!


FİLM: BRING IT ON - GENÇLİK ATEŞİ

Peyton Reed'in yönettiği "Bring It On - Gençlik Ateşi" filminin başrollerinde, Kirsten Dunst, Eliza Dushku, Jesse Bradford ve Gabrielle Union yer alıyor.

Geçtiğimiz sene (2000) hemen hemen bu aylarda gösterime girmişti. O dönem sinemelarda izleyemeyenler için televizyonlarda gösterilmeye başladı. Ayrıca DVD formatında da temin edilebiliyorlar.

Dunst "Interview with the Vampire: The Vampire Chronicles", Dushku "Buffy the Vampire Slayer", Bradford "Romeo And Juliet", Union "10 Things I Hate About You" filmlerinden anımsanabilir.

Filmin müzikleri "Buffy the Vampire Slayer" dizisinin müzikleri ile 1998'de Emmy ödülü almış Christophe Beck'e ait. "U.G.L.Y. - Daphne & Celeste" ve "Mickey - B*Witched" şarkılarını filmden sonra da aklınızda tutacaksınız.

Film çok kısa özetlemek gerekirse; Amerika'da spor müsabakaları esnasında gösteri yapan amigo kızlardan kurulu takımların yarışması. Genç ve güzel kızlardan kurulu ekip bu yarışmaya hazırlanırken değişik metodlar kullanmaya çalışırlar.

San Diego'daki Rancho Carne Lisesi takımını destekleyen Toro adındaki amigo kızlar yeni başkanları ile birlikte geçmişteki başarılarını devam ettirmek istemektedirler. Ancak bu sefer Ulusal amigo kızlar yarışmasında karşılarında zorlu bir rakip vardır.

Gençlik ve komedi filmi. Müzikler güzel, espriler rahat, gösteriler etkileyici. Sinemalarda artık gösterimde olmadığına göre DVD'de kiralayarak izleyebilirsiniz. Ya da televizyon kanallarında gösterime girmesini bekleyeceksiniz. Ekran başında sıkılmadan, rahat vakit geçirebileceğiniz tarzda bir film.


SÖZ: ÖZDEMİR ASAF

Dün sabaha karşı kendimle konuştum
Ben hep kendime çıkan bir yokuştum
Yokuşun başında bir düşman vardı
Onu vurmaya gittim kendimle vuruştum.

Ankara doğumlu şair Özdemir Asaf (1923-1981) 'ın bir dörtlüğünü aktardım.

İnsanın kendi kendisinin düşmanı olduğunu ne kadar güzel anlatmış.


Niçin görüşlerinizi iletmiyorsunuz? E-posta adresim aşağıda. Katkılarınızla daha iyi olacağını garanti edebilirim.

M.Sinan Oymacı
TRIO Çözüm Evi Bilişim Hizmetleri A.Ş.
e-posta: sinanoym@triosh.com


Yorum Ekle Yorumları Listele
89. Sayı önceki yazı 89. Sayı sonraki yazı
Yazarın Önceki Yazısı Yazarın Sonraki Yazısı
Her hakkı saklıdır. All rights reserved. netyorum.com © 2000-2005 İstanbul-Türkiye