| Önsöz | Arama | Üyelik | Sohbet | Alış-Veriş | www.netyorum.com   
Ajanda
Seçtiklerimiz
Arşiv
Yazarlar
Yorumlar

Bölümler

Köşe Yazıları
Teknoloji
Sanat
Soru & Cevap
Dostluk & Sevgi
Eğlence
Geçmiş Zaman Olur ki

Konular

Sinema
Müzik
Kitap
Sözler
Oyunlar
Ürünler
Mekan
 
 
Reklam Fiyatları

İzleyici Mesajları

Elektronik posta :
bilgi@netyorum.com

 
 
Bu sayfayı arkadaşınıza göndermek için tıklayın.

 
 
Açılış sayfası yapmak için tıklayın.

Sık kullanılanlar listesine eklemek için tıklayın.

 

Eski Sayıları

08.03.2005 Alparslan Tolga Akpınar - netyorum.com / Sayı: 160

İHRACATLI TÜRKİYE

Türk Ekonomisi gün geçtikçe ne idüğü belirsiz bir istikamete doğru seyir halinde. Basının bir kısmı olumlu havalar estirirken bir kısmı da kriz geliyor diye bağırıyor.

Tabii ekonomi konusunda uzman olmayan halk kimin ağzına bakacağını bilmiyor. Fakat yine de iyi söyleyen doğru söyler mantığıyla Ekonominin iyi gittiğine inanmak istiyor ve inanıyor da. Aslında uluslarası ekonomi kuruluşları da Türk ekonomisi hakkında olumlu şeyler söylüyor. Kredi Derecelendirme kuruluşları Türkiye’nin Kredi notunu yükseltiyor. En son MOOD’Y Türkiye’nin notunu yükseltti. Fakat bu not yükseltme borsada ilk anda olumlu bir etki yapmasına rağmen bir müddet sonra borsa yine durağanlaştı.

Tüm durağanlığına rağmen borsa hiçbir zaman olmadığı kadar yüksek rakamlarda seyrediyor. Bu olumlu ancak durağan seyrin ilerde nasıl bir görünüm arz edeceği de aslında çözülebilmiş değil. Çünkü 6 ekimde AB ‘nin Türkiye hakkındaki raporu çok önemli ve Borsa bunu bekliyor. Borsanın bu tür önemli kararlara endekslenmesi aslında ne kadar dirençsiz olduğunun bir göstergesi. Etkiye anında tepki veren bir borsa ekonomisi hala bozuk bir ülkenin borsasıdır. Yani Türkiyemizin!

Tabii ki yukarıdaki yorumlar gerçeğe dayalı ve aslında yorumun da ötesinde gerçek göstergeler.

Borsanın dışındaki gelişmeler ise şöyle;

Tüm bunlara rağmen ihracat oranlarındaki artış ekonomi adına sevindirici olabilir fakat hala yetersiz! Çünkü rakamlar azar azar artıyor ve hala ithalatla ihracat arasındaki dengeyi kurabilmiş değiliz!

Peki ne yapabiliriz?

Yetersizliği tersine çevirmek için komşularla çok acele yeni ticaret anlaşmaları imzalanmalı. Hiç bir ülke komşularıyla ihracatı göz ardı edemez. Türkiye'deki işgücünü istihdam etmenin ve ekonomiyi düzlüğe çıkarmanın tek yolu ihracatı artırmaktır. Bunun yanında ihracat kalemlerini artırmalıyız ve hammadde satmak yerine işlenmiş mal satmalıyız. İhracat arttığı zaman ekonomimiz açık vermeyecek dışarıdan gelen kaynakla paramızın değeri yükselecek, kişi başına düşen gelir artacak ve tüm bunlarla refah artacak!

Ekonomideki tüm bu gelişmeler olabilecek şeyler. Türkiye'deki sanayiciye ucuz enerji, az vergi oranı uygularsanız Türkiye'deki sanayici çok üretir. Bunları yapmak devlete fazla yük getirmez. Aslında Hükümet 1500 doların altındaki illere yatırımı teşvik kararı aldı ve uygulamaya da soktu. Ancak her şey bununla yeterli kalmamalı! Kurulan fabrikalara, yapılan yatırımlara teknik ve mali (kredi) destekler sağlanmalı! Mal üretildikten sonra bunları tanıtmak amacıyla bölge fuarları kurulmalı ve bu fuarlardan yabancı sermaye sahipleri ve alıcılar haberdar olmalı! Yabancı ülkelerde Türk fuarları kurulmalı ve bu mallar yoğun pazarlama yöntemleriyle pazarlanmalı! Hükümet yatırımcısıyla, sanayicisiyle koordine içinde olursa bizi tutana aşk olsun!

Hayırlı günler!

Alparslan Tolga Akpınar - 5/9/2004
e-posta: tolgakirsehir@yahoo.com
http://www.kirsehir.diyari.com


netyorum.com: (Bu metnin elektronik, basılı veya görsel yayın organlarında tamamen veya kısmen yayınlanması yazarının yazılı iznine tabidir. Aksine davranılmaması önemle rica olunur. Alıntı yapılmadan bu sayfaya link verilmesi için herhangi bir izin gerekmemektedir.)


Yorum Ekle Yorumları Listele
160. Sayı önceki yazı 160. Sayı sonraki yazı
   
Her hakkı saklıdır. All rights reserved. netyorum.com © 2000-2005 İstanbul-Türkiye