22.10.2004 Ebru Türkol - netyorum.com / Sayı: 159
HİÇBİR UZAK YOK SANA
Kalpten uzaktı uzaklığın… Gözden ırak…
Yakınlaştıkça yoksullaşıyordu çehren. İz ağlamaklığın parçalıyordu yüzünü. Her
bir damlada kayboluşun yolunu aralıyordu.
Gel demek ne kadar sıradansa, git demek o kadar zor oluyordu varlığına.
Islıklar çalıyordu geçen trenler. Gariban diyarların yolcuları ceplerinde
çiçekler taşıyordu. Ve özlemin, özlemin çepeçevre surlar örüyordu benliğime… Ne
zordu ulaşmak gölgene…
Kayıp bir ülkenin veliahtıydın. Uzanmak zordu, dokunmak zordu sana. Her adımda
ayrılık örüyordu saatler. Öldüresiye tiktaklar…
Geçmeyen zaman…
Olası bile görünmeyen olma ihtimalin yanımda…
Hep böyle mi özlenirdi yitik ülkelerin veliahtları? Tacını unuttuğun yüreğimin
yalnızlığını almalıydın oysa ki…
Ki gitsen de yeni krallıklar kurulurdu senin adına…
Hiçbir ihtilal dolduramazdı yerini!
Kalbe tahtını kalıcı kılmıştın çünkü…
İnsan olmanın erdemini yitirmezdin elinin kirlendiği çamurlarda. Boğucu dünyamın
aydınlığı olurdu gülüşlerin…
Hiçbir gidişin yokedemezdi ardındaki ebemkuşağı siluletini…
Ve gariban yolcuların cebindeki çiçekler kadar güzeldin…
Ebedi bir serap balta girmemiş ormanların arasında.El değmemiş bakir toprakların
yaşamaklığınca özgür.
Git, istediğin kadar uzağa…
Hiçbir uzaklığın uzak olmaz kalpten.
Ol gözden ırak…
Dilediğince…
Hep oradasın…Orada…
Tahtın yerli yerinde…
Tacın yürek üstünde…
Ebru Türkol
e-posta: ebrutrr@mynet.com
netyorum.com: (Bu metnin elektronik, basılı veya görsel
yayın organlarında tamamen veya kısmen yayınlanması yazarının yazılı iznine
tabidir. Aksine davranılmaması önemle rica olunur. Alıntı yapılmadan bu sayfaya
link verilmesi için herhangi bir izin gerekmemektedir.)
|