"Yansımalar" 16.12.2003 Sinan Oymacı - netyorum.com / Sayı: 150
İçindekiler;
- Konu: P900 ya da XDA II
- Konu: netyorum Nereden Okunuyor?
- Konu: Bir Eğitmen ya da Danışman Seçerken Dikkat Edeceğiniz 10
Nokta
- Konu: Her An İzleniyorsunuz
- Film: The Dreamers - Hayalciler : Tutkular ve Suçlar
- Müzik: Feridun Düzağaç - Orjinal - Altyazılı
- Tiyatro: Kır
- Söz: Francis Bacon
- Söz: Golti
KONU: P900 YA DA XDA II
Sony Ericsson'un Symbian kullanan P900 mobil telefonu ile XDA II
ya da MDA denilen Microsoft Windows Mobile 2003 kullanan cihaz.
2004 yılbaşının ve önümüzdeki 2004'ün popüler cihazları.
Her iki cihazı da bilgi verebilecek ve deneyimlerimi paylaşabilecek kadar uzun
bir süredir kulllanıyorum.
Detayları bir sonraki yazıda aktaracağım - ancak bu sıralarda taşınabilir bir
cihaz almayı düşünüyorsanız muhakkak bu iki cihazı inceleyin, çok kısa sürede
geride kalacak cihazlara yatırım yapmayın. Pazardaki bazı cihazlar bir sene
öncesinin cihazı oldular bile ve yetenekleri bu ikisinin yanında çok zayıf.
Paranızı boşa harcamayın -. Şimdilik söylemek istediğim; iki cihaz da kullanışlı
ve iş görür durumda. Maliyetleri de hemen hemen aynı. Görünüm, işletim sistemi
bağımlılığınız gibi kriterlere göre karar vermeniz gerecek.
Benim seçimim %51 Sony Ericsson P900, %49 XDA II
KONU: NETYORUM NEREDEN OKUNUYOR?
Kasım 2003 sonunda biten netyorum.com 'u nereden okuyorsunuz anketimize
gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederiz.
Sonuçlar;
1. Ev 37.22%
2. İşyeri 29.13%
3. İnternet Kafe 21.36%
4. Okul 12.30%
İnternet kafelerden okunma oranının yüksekliği dikkat çekici. Benim çıkarımım;
İnternet kafe kullanıcılar için önemli bir mekan ve kullanımın %20'si buralardan
geçiyor.
KONU: BİR EĞİTMEN YA DA DANIŞMAN SEÇERKEN DİKKAT EDECEĞİNİZ 10 ŞEY
Şirketinize ya da kendinize bir danışman ya da eğitmen bulmak istiyorsunuz.
Pek çok şirket ya da kişi var bu konuma aday. Bunlardan doğru olanın hangisi
olduğunu nasıl bulacaksınız? Bu konuda sağlıklı karar vermenizi sağlayacak 10
madde listeleyeceğim.
1- Öncelikle hedefinizin ne olduğunu, nelerden sorun yaşadığınızı, projeyi,
kafanızdaki soru işaretlerini anlatmalısınız.
Dikkat edeceğiniz gibi iyi bir danışman ya da eğitmen ile çalışabilmenin ilk
koşulu kendinizi, şirketi ya da projeyi ona iyi anlatabilmek. Bunu yapmadan
başlayacağınız bir işbirliği olumsuz sonuçlanabilir.
2- Ne tür bir profesyonel hizmete ihtiyaç duyduğunuzu belirleyin.
Bir eğitmen'e mi ihtiyacınız var yoksa bir danışman mı işinize yardımcı olacak?
Ya da önce danışmanlık hizmeti verecek kurum ya da kişiden daha sonra eğitimde
mi alacaksınız?
Eğitmen, ilgil konuda bildiklerini size öğretir ve bunlarla kendinizi
geliştirdiğinizi kabul eder. Yapılacak işlerde sorumluluk sizindir. Danışman ise
bildiklerini sizinle paylaşır, deneyimlerini aktarır, yol gösterir. Önerileri
uygulamak size kalmıştır ancak eğer uygularsanız, sonuçlardan danışman da
sorumludur.
3- Sizinle çalışacak kişilerin profesyonel iş yaşamları, eğitimleri ya da
deneyimleri ne seviyededir?
Özel bir akademik ünvan ya da çalışma gerektirmekte midir? Projeniz bu konudaki
bir eğitimi alan kişi ile mi çalışılınca iyi duruma gelecektir yoksa her konuda
biraz bilgisinin olması yeterli midir? Uzmanlık gerektirecek kadar karmaşık
bölümler var mıdır projede?
4- Eğitmen ya da danışman projeye başlamadan önce sizlere kendisini tanıtacak
bir ön çalışma yapabilir mi?
Ne ile karşılaşacağınızı anlamanız açısından, size teklifte bulunan eğitmen ya
da danışmanın bir ya da iki seans tanıtım amaçlı toplantı yapmasını
isteyebilirsiniz.
Bu ayrıca eğitmen ya da danışmanın sizi ve firmanızı tanıması açısından da
yararlıdır. Karşılıklı yapılan tanıtımlar projenin ilerideki aşamalarında
kullanılacaktır.
5- Tanışma toplantılarında eğitmen ya da danışmanı tanımanıza yardımcı olacak,
onun yeteneklerini ölçebilecek yöntemler geliştirin.
Projenizi nasıl tanıtacağınızı planlayın. Ne kadar detaya ineceğinize ve sonuçta
ne beklediğinizin ne kadarını anlatacağınıza karar verin? Onların bu konuya
nasıl yaklaştığını sorgulayın.
Bu tür konulardaki deneyimlerini sorgulayacak sorular hazırlayın. Örnek: Buna
benzer bir projeyi daha önce kaç kişi ile ne kadar zamanda tamamladınız ya da
hem eğitim hem de danışmanlık hizmeti verdiğiniz diğer projelerde ne tür
yöntemler izlediniz gibi.
6- Daha önce yaptıkları işlerden örnek vermelerini isteyin.
Hem eğitmen hem de danışman daha önce yaptıkları işlerle ilgili örnek
çalışmaları size gösterebilmeliler.
7- Çalışacağınız kişileri sizinle aynı vizyonu ve hedeflere ulaşmaktaki
kararlığınızı paylaşma hevesini öğrenin.
Danışman'dan yaptığınız toplantılara istinaden hedefler, zaman çizelgesi,
yöntemler, sonuçlar içerem bir proje planı hazırlamasını talep edin.
Eğitmen'den bu konuda sonuca ulaşmak için kullanacağı malzemeleri ve eğitim
yöntemini isteyebilirsiniz.
8 - Projenin süresi ne olacak? Çalışacağınız kişiler bu sürede size zaman
ayırabilecek mi? Aklınızdaki soru işaretlerini yok edin.
Danışmanlar genelde aynı anda birden fazla projeyi eş zamanlı yürütürler. Bu
sizin projenizi etkileyebilir.
Eğitmenler ise üç aylık bir anlaşma isterler ve bu süre altı ay ile iki yıla
kadar uzayabilir.
9- Anlaşmayı nasıl resmi ve yasal şekle getireceğinizi düşünün.
Şirketinizin hazır bir sözleşme metni var mı? Bu yazılı bir kontrat mı yoksa
sözlü olarak mı anlaşılır? Maliyet parametleri ve sınıflarını belirleyin. Devam
eden projede bu parametrelere göre maliyet değişebilir mi, sorgulayın.
10- İşin tamamlanmasını nasıl izleyeceksiniz, izleme noktalarını belirleyin.
Her çağrı için bir zaman mı belirlenecek yoksa belli tarihlerde toplantı
yapılarak, gelinen nokta mı açıklanacak? Ne gibi kazanımlar elde edildiği hangi
yöntemlerle ölçümlenecek? Bu kazanımları seviyesi ne olduğunda proje başarıya
ulaşmış sayılacak?
Elde edilen ilerleme e-posta yolu ile mi, haftalık ya da aylık toplantılarla mı
yoksa resmi hazırlanmış raporlar ile mi size iletilecek?
Dikkat etmeniz gereken 10 madde bu. Eklemek ya da değiştirmek istediğiniz
konuları lütfen iletin.
KONU: HER AN İZLENİYORSUNUZ
Bilgisayar kullanıyorsanız farkında olmadan izlenme riskini de birlikte
taşıyorsunuz demektir. Echelon gibi sitemlerden söz etmeyeceğim. Çok daha basit
bir konu anlatacağım. Microsoft Word programı kullanıyorsanız, oluşturduğunuz
belgeler ile ne kadar fazla bilgi geçtiğinizin farkında mısınız?
Bu konu İngiltere hükümeti başbakanı Tony Blair'in başına geldiğinde biraz daha
fazla önem kazandı. Irak konusu ile hazırlanan ve İnternet sitesinde yayınlanan
bir basın bültenini hazırlayan dört kişinin kimler olduğu Microsft Word dokümanı
incelenince ortaya çıktı. Bu konudaki detaylara
http://www.ComputerBytesMan.com/privacy/blair.htm adresinden
erişebilirsiniz.
Microsoft Word dokümanları üzerinde en son çalışan 10 kişinin kullandığı dosya
adını ve bilgisayarlarındaki dizini içerisinde saklıyor - kullanıcı adları ile
birlikte -.
Bu özelliği kaldırmanız olası değil. Hatta Microsoft Word 2002 sürümünde "Tools
/ Options / Security" menüsündeki "Remove personal information from this file on
save" seçeneğini kullansanız dahi.
Microsoft, bu özelliğin yazılımın tasarımından geldiğini söylüyor ve getirdiği
öneri, bu bilgilerin saklanmasını istemiyorsanız, dokümanlarınızı .rtf ya da
.html formatında öncelikle saklamanız. Bu şekilde sakladığınız dosyaların
kişisel bilgileri kayboluyor. Daha sonra bu dosyaları tekrar açıp, .doc
formatında saklayabiliyorsunuz.
Siz belki de sadece bir Microsoft Word dokümanını açtığınızda "File /
Properties" altındaki bilgilerin sadece mevcut olduğunu düşünüyordunuz. Ancak
sadece bunlar yok gördüğünüz gibi.
Ayrıca Microsoft Word 2002 'ye "kişisel bilgilerime saklama" deseniz dahi, bu
tür bir dosyayı Outlook 2002 ile birisine gönderiyorsanız sistem otomatik olarak
bu dosyaya kişisel bilgilerinizi içeren özgün bir bölüm ekliyor.
Önerilen yöntem .pdf formatında dosyalarınızı saklayıp, iletmeniz.
Peki bu bilgileri siz nasıl görebilirsiniz? Çok basit.
Herhangi bir dosyayı bildiğiniz yöntemle açmayın. "File / Open" kısmına gidin,"
"Files of Type" seçeneğinde "Recover Text From Any File" 'ı seçtikten sonra
açacağınız dosyayı işaretleyin. Karşınıza gelecek bilginin çokluğu sizi
şaşırtabilir.
FİLM: THE DREAMERS - HAYALCİLER : TUTKULAR VE SUÇLAR
TÜRSAK vakfının her yıl düzenlediği "Uluslararası Sinema ve Tarih Buluşması"nın
altıncısının açılış filmi olarak Bernardo Bertollucci'nin "The Dreamers/
Hayalciler: Tutkular ve Suçlar" seçilmişti. Filmin Türkiye'deki ilk
gösterimi idi.
Basın bülteninden aynen alıyorum;
"Gilbert Adair'in senaryosunu yazdığı ve Cnbc-e ekranlarında gösterilen
'Dawson's Creek' dizisi ve Sandra Bullock'la başrolleri paylaştığı 'Murder By
Numbers/Adım Adım Cinayet' filmi ile tanıdığımız genç oyuncu "Michael Pitt",
2004 yılında gösterilecek olan Arsen Lupin filminin kadrosunda da yer alan bir
başka genç oyuncu "Eva Green"in ve Louis Garrel'in başrollerini paylaştığı 2003
yapımı film, "The Dreamers/Hayalciler: Tutkular ve Suçlar".
Avrupa'da gençliğin sesinin yankılandığı 1968 Baharında, Fransa'nın çalkantılı
politik perde arkasına eleştirel bir bakışla yaklaşan ve üç öğrencinin
kendilerini keşfetmelerini anlatan film, 2003 Venedik Film Festivali'nde büyük
beğeni toplamış ve film eleştirmenlerince, çekimleri ve hikayesi son derece
fantastik bulunmuştu".
Fransa'ya sinema öğrenmeye gelmiş bir Amerikalı öğrencinin tanıştığı iki Fransız
öğrenci ile birlikte yaşadıkları anlatılıyor. Rahat ve sınırları tanımayan bir
yaşamın içine giren öğrenci yaşadıkları karşısında değer yargılarını sorgulamaya
başlar. Ancak acaba aşk ve sevgi kendisini nereye kadar zorlayacaktır? Yoksa
tutkuların esiri olarak yaşamın akışına mı kaptıracaktır kendisini?
Öykü ve kurgu güzel. İddialı bir yapım. Salonlarda ne kadar gösterim olanağı
bulur bilinmez. İki saate yakın sürüyor. Bazı sahneler rahatsız edebilir.
MÜZİK: FERİDUN DÜZAĞAÇ - ORJİNAL - ALTYAZILI
Feridun Düzağaç'ın son albümünün adı "Orjinal - Altyazılı".
11 eserin yer aldığı çalışmada şarkıların hepsi güzel. Her zaman dinlenebilecek
güzel bir çalışma ortaya çıkmış.
Geçtiğimiz hafta - 12.12.2003 Perşembe - İstanbul Emek sinemasında konseri
vardı. Kalabalık bir gruba nitelikli bir konser verdi. Ses düzenine bir sonraki
konserde biraz daha dikkat edilirse daha fazla keyif alınabileceğinden eminim.
Şarkıların sözleri odaklanacak kısım olduğundan anlaşılabilir olması daha
önemli. Grupta yer alan ve eşlik eden tüm sanatçılar da çok başarılı idi.
F.D. :) isimli şarkıdan bir dize aktarmak istiyorum;
Gel, tanışalım önce
Ben kısaca F.D. :)
Ama sen bana uzun uzun 'seni seviyorum' de
İnternet erişim adresi
http://www.feridunduzagac.net
Bu arada belirteyim, CD'nin perakende satış fiyatı KDV dahil 5 Milyon TL. Korsan
almayın.
TİYATRO: KIR
İstanbul Devlet Tiyatrosu'nun 2003-2004 sezonunda sahneye koyduğ bir oyun
"Kır". Martin Crimp'in eserini Roza Hakmen Türkçeleştirmiş. Rejisör Işıl
Kasapoğlu, Dekor Tasarımı Hakan Dündar, Kostüm Tasarımı Serpil Tezcan, Işık
Tasarımı Enver Başar ve Müzik Joel Simon'dan.
Oyuncular; Ülkü Duru, Celal Kadri Kınoğlu ve Almıla Uluer.
Kocasının uyuşturucu sorunundan uzaklaşması için kır'da bir eve taşınan
çiftin ilişkilerinde neler olmaktadır? Eve yolda bulduğu bir genç kızı getiren
adam, bununla ilgili neler anlatacaktır karısına? Karısı eşi ile olan
diyaloğunda neleri sorgulayacak, neleri görmezden gelecektir? Genç kız aslında
kimdir, neler bekleyerek yaşamını sürdürmüştür? Oyunun tanıtımına bakarsanız;
"Aşk, cinsellik ve para" neleri ortaya çıkarır?
Güzel bir dekorda, oyuncuların iyi performansı ile hayata geçen bir eser. 1
saat 15 dakika süren 1 perdelik oyun. İzlemenizi öneririm.
İnternet adresi;
http://www.istdt.gov.tr/oyunlar/oyun.asp?lngType=0&lngPlayID=210
SÖZ: FRANCIS BACON
"Akıllı adam, bulduğundan daha fazla fırsat yaratan adamdır". - Francis
Bacon
SÖZ: GOLTI
"Hakiki arkadaşlık, sıhhatten farksızdır. Kıymeti, ancak elden
gittikten sonra anlaşılır". - Golti
Sözleri ileten Sayın Gülay Şahin'e teşekkür ederim.
Niçin görüşlerinizi iletmiyorsunuz? E-posta adresim aşağıda.
Katkılarınızla daha iyi olacağını garanti edebilirim.
M.Sinan Oymacı
TRIO Çözüm Evi Bilişim Hizmetleri A.Ş.
e-posta:
sinanoym@triosh.com
|