Sinan Oymacı - 20030626

Yaz aylarında İnternet kullanımında bir miktar düşme olduğu istatistiklerle belirlenen bir gerçek. Bu dönemde İnternet sitelerindeki okunma oranı maalesef düşüyor. En büyük nedeni pek çok kişinin tatil yapması.

Yaz ayları süresince, bir başka deyişle Eylül'e kadar her hafta Perşembe değil, iki haftada bir Perşembeleri sizlerle olacağız.

Ancak bu arada belirtmeden geçemeyeceğimiz bir başka olgu var, o da; elimize ulaşan eser sayısındaki artış. Sanatçıların üretim temposu düşmüyor. Elimizde her hafta yayına devam etmemizi sağlayacak çalışma var ve sürekli yenileri de geliyor. Bu eserleri daha fazla okur ile paylaşmak gerektiğini de düşünüyoruz.

Bu nedenle yukarıda da belirttiğim gibi Eylül'e kadar onbeş'te bir sizlerle olacağız. netyorum'un güncellendiği bilgisi yine abonelere bülten aracılığı ile duyurulacak.

Çalışmalarınızı iletmeye devam edin, okurlarımıza da bizi izlemeye devam edin, çağrısını yapıyorum. Çalışmaları ile ya da okuyarak katkı veren herkese tekrar tekrar çok teşekkür ederiz.

KONU: DÜZELDİ

İnternet yurt dışı bağlantılarındaki sorun giderilmiş durumda. Performans sorunu en azından benim kullandığım sahalarda kalmadı. Bundan sonra aynı sorunu yaşamamayı dilerim. Toplam sıkıntı süresi 25 gün civarında gerçekleşti.

FİLM: UZAK

Ceylan'ın "Mayıs Sıkıntısı", "Kasaba" ve "Koza" 'dan sonraki dördüncü filmi "Uzak".

Oyuncular; Muzaffer Özdemir, Emin Toprak, Zuhal Gencer Erkaya, Nazan Kırılmış, Feridun Koç, Fatma Ceylan ve Ebru Ceylan.

Ceylan daha önceki filmleri ile Uluslararası İstanbul Film Festivali, Antalya Altın Portakal, Cannes Film Festivali, Berlin Altın Ayı gibi etkinliklerde çeşitli ödüllere aday olmuş ve kazanmıştı.

"Uzak" filmi de bir başka başarıya imza attı ve 2003 Cannes Film Festivalinde Nuri Bilge Ceylan Jüri Büyük Ödülünü, Muzaffer Özdemir ve Emin Toprak'da En İyi Erkek Oyuncu ödülünü aldılar.

Maalesef Emin Toprak'ı 2002 senesinde Çanakkale yakınlarındaki bir trafik kazasında yitirdik.

Toprak, Ceylan'ın önceki filmleri "Mayıs Sıkıntısı" ve "Kasaba" 'da, Özdemir de "Mayıs Sıkıntısı" 'nda yer almıştı.

Film, İstanbul'da fotoğraf sanatı ile uğraşan bir kişi ve onun yanına iş bulmak umuduyla memleketinden gelen bir hemşehrisinin birlikte geçirdikleri dönemdeki olayları gösteriyor. Ancak bu arada büyük şehirdeki yalnızlık, hasret, yalnız yaşamanın getirdiği kurallar, yaşamdan beklenenlerde azalma, umutsuzluk, öfke, gurur, saf ancak kendisine göre geçerli kurnazlık, delikanlı düşünceler aktarılıyor. İstanbul'da yalnız yaşayan Mahmut'un rahatı, kendisini ziyarete gelen ve denizlere açılarak para kazanma hayali kuran memleketlisi Yusuf'un gelmesi ile bir süre sonra bozulur. Ne de olsa Anadolu'dan gelen bir delikanlı ile İstanbul'a geleli çok olmuş ve ortama uyum sağlamış, para kazanabilmiş adamın öyküsü.

Tam bir sanat filmi. İzlediğiniz zaman niçin ödül kazandığını anlayacaksınız ve hiç şaşırmayacaksınız. Temposu yüksek olmayan ancak görüntülerin ve konunun alıp götürdüğü bir film. Diyaloglar ve müzik olabildiğince az kullanılmış. Büyük şehir yaşamına ve sanatçıların dünyasına aşina olanların pek çok şey bulabileceği bir film.

KİTAP: KIZLARIMA MEKTUPLAR - EMRE KONGAR

45. basımı elimde olan bir kitap Emre Kongar'ın "Kızlarıma Mektuplar - Yaşamdan Satırbaşları".

Kongar, herkes için geçerli öğütleri kızlarına yazdığı mektuplar aracılığı ile iletiyor bizlere. Bu arada aile yaşamı, çocukların büyümesi, iş yaşamı, okul, kadın erkek ilişkileri, eşler arasındaki diyalog Kongar'ın akıcı yazısı ile okurla buluşuyor.

Alınacak çok ders var. Hemen bir iki başlık aktarmak istiyorum:

- Çocukların büyümesi esnasında karısı ile birlikte başladıkları yaşam temposu ve düzen. Yaşamı nasıl paylaştıkları.

- İkizler okula başladıklarında uzaktan da olsa izleyerek kendisini göstermek.

- Büyüme esnasında paylaşılan anlar ve o anlardaki sohbetlerde ortaya çıkan dersler.

Bu kitabı yaşam hakkında öğütler arayan herkese öneririm. Her sayfasından bir fikir ortaya çıkıyor. netyorum okurlarının beğeneceğinden hiç şüphem yok.

SÖZ: GUILLAUME APOLLINAIRE

Come to the edge, he said
They said: we are afraid

Come to the edge, he said
They came.

He pushed them... and they flew.

Guillaume Apollinaire (Rome 1880 - Paris 1918)

"Kenara Gel" dedi,
"Korkuyoruz" dediler

"Kenara Gel" dedi,
Geldiler.

Onları itti ve onlar uçtu.

Guillaume Apollinaire (Rome 1880 - Paris 1918)

SÖZ: GENERAL F. CORP

"Her şeyden önce, plan!... Nuh Peygamber gemisini yapmaya başladığı zaman, daha yağmur başlamamıştı". - General F. Corp

Sayın Fatma Demirdöven'e teşekkür ederim.

SÖZ: KARDİNAL RICHELIEU

"Dünyanın en namuslu, en dürüst, en erdemli adamına altı satır yazı yazdırın, onu giyotine gönderecek en az bir açığını yakalarım". - Kardinal Richelieu

Sayın Fatma Demirdöven'e teşekkür ederim.

Niçin görüşlerinizi iletmiyorsunuz? E-posta adresim aşağıda. Katkılarınızla daha iyi olacağını garanti edebilirim.

M.Sinan Oymacı
TRIO Çözüm Evi Bilişim Hizmetleri A.Ş.
e-posta: sinanoym@triosh.com

Yorum Ekle

Yorumları Listele

138. Sayı önceki yazı

138. Sayı sonraki yazı

Yazarın Önceki Yazısı

Yazarın Sonraki Yazısı