07.02.2002 Tülay Çellek - netyorum.com / Sayı: 103
DİL SORUNSALI ve "ROOMUMUZ" HANGİ DİLDEN?
- ÖNERİLER
“Show Roomumuz açılmıştır”, “Perde Show Room alt kattadır”,
“Cybria İnternet Cafe”, “Butik Anjelik”, “Garden Car”, “Joy Car”, “Center Car”,
“Center Veteriner Kliniği”, “Mineflo İthalat Ürünleri”, Flash Elektronik”, “La
Casa Viva”, “Puffy Center”, “Troll Elektrik”, “Elit Export”, “Home Cinema”,
“Sare”, “Böve//Clean”, “New Form”, “Cupon Collection”, “Prefessional”, “Cuafor
Per Lui”, “Münih Restaurant”, “Oto Show”, “Cep Shop”, “Home Deco”, “Geberit”,
“Elegane”, “Güngör Auto Center”, “Nolina Çiçekcilik”, “Rubin Kuaför”, “İstikbal
Show Room”, “Cosmo Car”, “Cafe Püren”, “Class Otomativ”, “Cindy Zayıflama
Güzellik”, “Car Plus”, “Concept”, “Japon Center”...
Bunlar Bostancı Kadıköy arasındaki minibüs caddesi denilen yolun
bir tarafında yazılan tabelalardan birkaç örnek...
Dünya ortak dil üzerinde çalıştı ama henüz bir sonuç alamadı.
Bunu gereksinmeler adına bilimsel tarzda, bilinçli yapmaya çalıştı.
Ama “roomumuz” sözcüğü hangi zihniyetle türetildi. Dilin
kültürde, yaşamda, kalıcılıkta ne denli önemli olduğunu hepimiz biliriz.
Ayrıca dili yiten ulusun kendisinin de yok olduğunu çok daha iyi
biliriz.
“İngilizce’yle epey çalıştım, çok haşır neşir oldum, dolayısıyla
(yes sir), (okey) (goodmorning) artık benim günlük yaşamımda” savunmasını yapan
aydınlar kimlik savunusunu kafatasçılığa oturtup rahatladıklarını mı sanacaklar?
Ya da karşılarındaki topluluğa, insanlara göre mi tavır değiştirecekler?
Okullarımızdaki İngilizce öğretimine evet denilebilir. Ama
İngilizce eğitiminin ulaşacağı boyutta durulması gerekir. Anadolu Liselerinde
dersler İngilizce yapılmaya çalışılıyor yıllardır. Fakat genelde ya öğretmen iyi
İngilizce bilmiyor ya da iyi matematik bilmiyor. Ayrıca o yaşa kadar Türkçe
düşünen gençler İngilizce aktarımı ne kadar alabiliyorlar tartışma götürür.
İngilizce’nin öğrenimini savunabilirim. Ama gördüm ki iyi
İngilizce bilen her şeyi çözümlemiş değil. Eğer öğretmense öncelikle bireysel
ayrıcalıkların ayırımında olması gerekir. Fakat salt matematik kafasının aynı
zamanda tasarım yetisine sahip olamayacağını bilmiyorsa bildiği İngilizce ancak
çocukların harcanmasına neden olur.
Biz kendi kimliğimizde düşünmeyi, araştırmayı, yaratıcılığı,
proje üretmeyi, uygulamayı verebiliyorsak İngilizce artı olur. Eğer bunları
baştan verememişsek hazırcılığa İngilizce dayanmaz. Bu da Sultanbeyli’de
tuvaleti bulunmayan evlerde çanak antenin bulunması gibi bir şey olur.
Öneriler:
- Hükümet politikası olarak ele alınmalı, Kültür Bakanlığı ve
Milli Eğitim Bakanlığı işbirliğinde çalışılmalıdır.
- Aydınlarımız bu olayın üzerine gitmeli, dilimize sahip çıkarak
araştırma dili olma özelliği kazandırma çabası göstermelidirler.
- Basın en hassasiyet göstermesi gereken kurumdur. Gereken
ilgiyi sağlamalıdır.
- İngilizce öğretimine evet, özellikle mesleki açıdan. Ama
İngilizce eğitimine hayır. Bir başka ülkenin insanı gibi düşünmek, konuşmak,
yaşamak bizi ne biz yapar ne de İngiliz yapar. Ayrıca bu öğretimin de doğru
yapılması gerekir. Örneğin, Anadolu Güzel Sanatlar Liselerinde öğrencilere dünya
sanat literatürünü takip etsinler diye bir yıl İngilizce hazırlık okutulur.
Ancak müfredat programına sanat, sanat literatürü sokulmalı, çeviriler sanat
kitaplarından yapılmalı ki bu öğretim yerini bulsun. Çünkü, öğrenciler
ilişkilendirme yapamıyorlar. Bu da öğretmen yetiştirilmesine dayanıyor. Diğer
bir örnek ise, KPDS; alanı Sanat olana banka literatüründen dilbilgisi
soruluyor. Bu da yerini bulmuyor. O halde dil sınavı tamamen üniversitelere
bırakılmalı.
- Yazın-Edebiyat derslerimizde çağdaş yazarlara yer verilmeli,
yaratıcılığı ön plana çıkartacak nitelik kazandırılmalıdır. ( Dil yaratıcılığı,
yaratıcı yazın-kompozisyon, ilişkilendirme, bütünlük, anlam üzerinde durulmalı)
- Okumayı, araştırmayı seven bireyler yetiştirmek eğitimimizin
ilk ereği olmalıdır.
- Dil duyarlılığı ve dildeki bu yozlaşma sorgulanmalıdır.
Öğr. Gör. Tülay Çellek
YTÜ Sanat ve Tasarım Fakültesi (SANTAS)
e-posta:
tcellek@yildiz.edu.tr
netyorum.com: (Bu metnin elektronik, basılı veya görsel
yayın organlarında tamamen veya kısmen yayınlanması yazarının yazılı iznine
tabidir. Aksine davranılmaması önemle rica olunur. Alıntı yapılmadan bu sayfaya
link verilmesi için herhangi bir izin gerekmemektedir.)
|