| Önsöz | Arama | Üyelik | Sohbet | Alış-Veriş | | www.netyorum.com |
|
"Harman köşesinde yayınlanmıştır" 09.12.1997 M.Sinan Oymacı - netyorum.com / Sayı: 90BYZANTINEBirisi gelip, “Haydi, bilgisayar’da oynanmak üzere, İstanbul’da geçen bir macera oyunu hazırlayalım ve uluslararası pazarda satışa sunalım”, dese, çok ciddiye almazdınız. Ancak, geçtiğimiz aylarda, Amerika’da satışa sunulan; “Byzantine:The Betrayal” isimli CD oyunu, konusunu İstanbul’daki bir polisiye öykü üzerine inşa etmiş. Nedense, Türkiye’deki yayın organlarının çok fazla dikkatini çekmeyen bu oyun hakkında biraz bilgi vermek istiyorum. Çünkü, yurt dışında olumlu eleştiriler almış durumda. Hatta, Almanya’da bu sene düzenlenen Frankfurt Kitap Fuarı’na dahil Uluslararası EMMA ödülleri organizasyonunda, üç ödül almış durumda. Bunlar; “Altın Ödül - Gold Award For Excellence”, “Yetişkinler için En İyi Oyun Yazılımı” ve “En İyi Macera/Fantezi Oyunu”. Oyun, “Stormfront Studios” tarafından, “Discovery Channel Multimedia” için, “Planet Explorer” serisinin ilk ürünü olarak üretilmiş. “Interplay” firması tarafından dağıtımı yapılmakta. Toplam, 6 CD’den oluşuyor. “Planet Explorer” serisinin amacı, dünyadaki çeşitli ülkeleri ve şehirleri kültür, tarih ve coğrafi açılardan tanıtmak. Serinin başlangıcı olarak da, “İstanbul” alınmış. İstanbul ile ilgili bir de video kaset piyasaya sunulmuş durumda. Kısaca, İstanbul’un göz kamaştıran güzellikleri arasında, Amerika’lı bir gazeteci olarak, arkadaşınızdan aldığınız kaçakçılıkla ilgili bir yardım ve araştırma çağrısı ile, İstanbul’da yaptığınız araştırmaları konu alan, sürükleyici bir polisiye, macera oyunu. Oyun, aynı zamanda, konu aldığı şehirler hakkında, tarihi, coğrafi çeşitli bilgileri de, oyunculara aktarıyor. Örneğin, evdeki kütüphanede bulacağınız bir ansiklopedi’de, Topkapı Sarayı ile ilgili bilgileri öğrenmeniz, bir başkasında, İstanbul’un diğer bir köşesini anlamanız mümkün. İstanbul’un içinde dolaşırken, Süleymaniye Cami’sinden, Ayasofya’ya, Kapalı Çarşı’dan, Galata Kulesi’ne, Pera Palas’tan, Topkapı Sarayı’na, Yerebatan Sarayı’ndan, Efes’e kadar pek çok yeri görmeniz, onlar hakkında bilgi edinmeniz olası. Oyunda yer alan oyuncuların hemen hemen hepsi Türk. 27 Türk oyuncu yer almış. Fotoğraflar için Türk’lerle çalışılmış. Tüm yapım ekibi 90 kişinin üzerinde. Oyunda görüntüler, 360 derece, panoramik. Bir başka deyişle, fare’yi hareket ettirdikçe, görüntüde kesinti olmadan, çevreyi inceleyebiliyorsunuz. Özellikle, sarayların, camileri içini görmek çok güzel. Ayrıca, oyun içerisine, 45 dakikalık canlı film görüntüleri eklenmiş. Bu sayede, ilerledikçe, oyuncularla diyalog kuruyor, hareketlerini izleyebiliyorsunuz. Oyunun, İngilizce olduğunu ekleyeyim. Açılış bölümünde, Türkçe diyaloglar duyduğunuzda, şaşırmayın. Olanak bulursanız, temin edip, inceleyin. Keyif duyacağınızdan eminim. Oyundan hoşlanmasınız dahi, İstanbul hakkında bilmediklerinizi öğrenir, bildiklerinizi tazelersiniz. Internet erişimi olanlar için; “http://www.planetexplorer.com” adresinde daha fazla bilgi bulmanız olası. * * * * * Bu sezonun güzel filmlerinden birisi ile karşı karşıyayız: “L.A. Confidential - Los Angeles Sırları”. Curtis Hanson’ın yönettiği filmin başrollerinde; Kevin Spacey, Russell Crowe, Guy Pearce, James Cromwell, Kim Basinger ve Danny DeVito yer alıyor. Film, James Elroy’un kitabından beyaz perdeye uyarlanmış. 1997 Cannes film festivalinde Altın Palmiye‘ye aday olan bir film. Konu, 1950’lerin Los Angeles’ında, polis örgütünün içerisinde, yasal olmayan işlerle uğraşan üç polis’in yaptıkları ve onları ele geçirmek için çalışan iki polisin öyküsü. İşin içerisine, aşk, macera, intikam, entrika, cinayet girdiğinde, ikibuçuk saatlik, son derece yüksek tempolu filmde, zamanın nasıl geçtiğini anlayamıyorsunuz Polisiye, macera filmlerini sevenler, kaçırmasın. Bu türü sevmeyenlere de öneririm. Bu film sayesinde, polisiye filmlerden hoşlanmaya başlayabilirler. Zaman ayırıp, izleyin. * * * * * İrlanda doğumlu bir yazar Oscar Wilde (1854-1900) ‘dan bir alıntı yazıyı noktalayalım. “Düşen bir çığda, hiçbir kar tanesi, kendisini olan bitenden sorumlu tutmaz”. Galiba, bu durumda, çığın düşmemesi için dikkatli olmamız, tedbirleri önceden almamız gerekiyor. Yoksa, çığ düşmeye başladığında, yapacak birşey kalmıyor. M.Sinan Oymacı
|
Her hakkı saklıdır. All rights reserved. netyorum.com © 2000-2005 İstanbul-Türkiye |