| Önsöz | Arama | Üyelik | Sohbet | Alış-Veriş | www.netyorum.com   
Ajanda
Seçtiklerimiz
Arşiv
Yazarlar
Yorumlar

Bölümler

Köşe Yazıları
Teknoloji
Sanat
Soru & Cevap
Dostluk & Sevgi
Eğlence
Geçmiş Zaman Olur ki

Konular

Sinema
Müzik
Kitap
Sözler
Oyunlar
Ürünler
Mekan
 
 
Reklam Fiyatları

İzleyici Mesajları

Elektronik posta :
bilgi@netyorum.com

 
 
Bu sayfayı arkadaşınıza göndermek için tıklayın.

 
 
Açılış sayfası yapmak için tıklayın.

Sık kullanılanlar listesine eklemek için tıklayın.

 

Eski Sayıları

"Harman köşesinde yayınlanmıştır" 08.10.1996 M.Sinan Oymacı - netyorum.com / Sayı: 80

SİZCE NE OLMALI?

Biliyorsunuz, Turnet'in devreye girmesi ile birlikte, pek çok Internet Servis Sağlayıcı şirket, abone kaydını hızlandırarak, servis vermeye başladı. Bu hızda giderlerse ve yurt dışı çıkışı güçlendirilmez ise, yakın bir gelecekte, eski günlere geri dönmemiz, yavaş bağlantılar kaçınılmaz görünüyor. Acilen, çözüm getirilmesi, gerekli yatırımların yapılması gerekiyor.

Bunun yanısıra, serbest piyasa ekonomisine uygun olarak, servis sağlayıcı firmalar, belirli tarifeler uygulamaya başladılar. Genel eğilim olarak, ilk 15 saat için sabit bir ücret, onbeş'ten sonrası için saat'lik ücret talep ediyorlar.

Ben soruyorum. "Sizce, internet'e erişim olanağında aracı olan bu şirketlerin uygulayacakları ücret tarifesi, ne olmalı?" Bununla ilgili, halihazırda bu hizmetlerden faydalanıyorsanız, memnun olduğunuz veya şikayetçi olduğunuz kısımları, lütfen bana iletin, yaşadıklarınızı paylaşın. Bunun sonucunda, hepimizin daha düzgün hizmet alma olanağına kavuşması için, gerekli yerlerle görüşülecek.

Benim görüşüm, yurt dışındaki bazı servisleri de inceledikten sonra, sınırsız kullanım için, aylık 20 ile 25 Amerikan Doları ücret makul geliyor. Ek olarak, sınırsız telefon kullanımı için, cüzzi bir ücret. Servis sağlayıcı şirketlerin, yeterli kalitede hizmet vermek için para kazanmaları gerekiyor, bunun farkındayım. Ancak, başka konularda yeni kaynaklar oluşturabilirler.

Bir diğer konuya daha dikkatinizi çekmek istiyorum. Servis sağlayıcılar, internet'e erişmek için, eğer dial-up bağlanıyorsanız, abonelerden, internet bağlantısında, ayrıca telefon parası ödememeniz için, aylık 10 Amerikan Doları alıyorlar. Bu bedel söylenenlere göre, Türk Telekom'a gidiyor. Bunun için, servis sağlayıcılar, abone sayısı kadar 10 Amerikan Doları'nı veriyorlar. 100 civarında telefon hattı ve modemle hizmet vermeye çalışan, 1000 kadar da abonesi olan bir servis sağlayıcı düşünün. Sizce, 1000 abonesi olan bir servis sağlayıcı, kaç telefon hattı ve modemle hizmet vermeli?

Bir kez daha tekrar etmek istiyorum. Internet erişiminde yaşadıklarınızı lütfen bana iletin, deneyimlerimizi paylaşalım ve erişim tarifelerinin ne olması gerektiğini, servis sağlayıcılardan neler beklememiz gerektiğini tartışalım.

* * * * *

Neyse, uzaylıların dünya'yı işgal etmesini önleyebildik. Çok fazla hasar verdiler, ancak, bilgisayar virüsü aracılığı ile, gerekli müdahale yapılarak, sonuç alındı. Bir diğer deyişle, bilgi teknolojisi ve üzerinde çok konuşulan bilgisayar virüslerinin, faydalı olabileceklerini kanıtladılar.

Büyük bir olasılıkla, bu hafta, hangi filmden söz edeceğimi tahmin ediyorsunuz. "Independence Day - Bağımsızlık Günü". Filmin yönetmeni, 1994 sezonunda "Stargate - Yıldızlara Geçit" filminin de yönetmeni olan, Roland Emmerich. Başrollerde, Will Smith, Bill Pullman ve Jef Goldblum yer alıyor.

Uzaylıların dünya'yı işgal etmek üzere, belli başlı şehirlerin üzerlerine, şehir büyüklüğünde gemilerle gelmesinin ardından, olaylar gelişiyor ve Amerika'lılar dünya'yı kurtarıyor. Görsel efektler güzel canlandırılmış. Bilgisayar oyunlarına meraklı olanlar, hemen hemen benzer sahneleri ve konuları, "Rebel Assault", "Wing Commander IV" oyunlarından anımsayabilirler. Filmde, uzaylıların neye benzediğini de görebiliyoruz. Böyle bir filmde, uzaylıların gösterilmemesi gerekirdi, diye düşünüyorum. Seyircinin hayal gücüne bırakılabilirdi.

Benim gittiğim seansta, izleyenlerin çok eğlendiği aşikardı. Amerika'lıların dünya'yı kurtardıkları için alkışlanmaları, çok ilginç. (Filmin sonunda, bizim seyircilerin niçin alkışlama ihtiyacı duyduklarını, henüz anlamış değilim)

Bu konu daha güzel işlenebilirdi. Sezonun üstünde en çok konuşulan filmlerinden birisi olacak bu filmi izlemek için tek bir sebep var; "Eleştirecek birşeylere sahip olmak". Bunun dışında, seyredilebilecek daha güzel filmler mevcut.

* * * * *

Hava durumu ile ilgilenir misiniz? Geçtiğimiz günlerde, internet'te dolaşırken, İstanbul'daki hava durumunu da öğrenebileceğim bir sayfaya rastladım. Bu adresi size ileteyim; "http://www.intellicast.com/weather/ist/". Eğer, Ankara'yı merak ediyorsanız; "http://www.intellicast.com/weather/esb/". Dünyanın hemen hemen her köşesinin, uydu fotoğraflı, hava tahminine erişmek için ise, "http://www.intellicast.com/weather/intl/" adresini kullanın.

Bundan sonra, internet'teki ilginç link'leri, her hafta bir tane olmak kaydı ile sizlere aktaracağım. Sizlerinde katkısını bekliyorum.

* * * * *

"Altına Hücum, Şehir Işıkları" gibi filmlerden anımsadığımız, sinemanın unutulmaz ismi, Charles Chaplin'den (Charlie Chaplin) (1889-1977) bir şey iletmek istiyorum; "Ancak hareketlerle ortaya çıkan bir komedi bizi güldürür. Hepimiz, pek iyi biliriz ki, konuşma, insanların düşündüklerinin aksini anlatabilmesi için icat edilmiştir".

Üzerinde düşünebileceğimiz bir söz. En çok neleri izlerken eğlendiğinizi gözünüzün önüne getirin. Ne kadar doğru olduğunu göreceksiniz.

M.Sinan Oymacı
TRIO Çözüm Evi Bilişim Hizmetleri A.Ş.
elektronik posta: sinanoym@triosh.com


Yorum Ekle Yorumları Listele
80. Sayı önceki yazı 80. Sayı sonraki yazı
Geçmiş Zaman Olur ki Önceki Yazı Geçmiş Zaman Olur ki Sonraki Yazı
Her hakkı saklıdır. All rights reserved. netyorum.com © 2000-2005 İstanbul-Türkiye