| Önsöz | Arama | Üyelik | Sohbet | Alış-Veriş | www.netyorum.com   
Ajanda
Seçtiklerimiz
Arşiv
Yazarlar
Yorumlar

Bölümler

Köşe Yazıları
Teknoloji
Sanat
Soru & Cevap
Dostluk & Sevgi
Eğlence
Geçmiş Zaman Olur ki

Konular

Sinema
Müzik
Kitap
Sözler
Oyunlar
Ürünler
Mekan
 
 
Reklam Fiyatları

İzleyici Mesajları

Elektronik posta :
bilgi@netyorum.com

 
 
Bu sayfayı arkadaşınıza göndermek için tıklayın.

 
 
Açılış sayfası yapmak için tıklayın.

Sık kullanılanlar listesine eklemek için tıklayın.

 

Eski Sayıları

"Harman köşesinde yayınlanmıştır" 12.03.1996 M.Sinan Oymacı - netyorum.com / Sayı: 57

İNİŞE GEÇTİLER

Bu hafta yazıya acaba nereden başlamalı?

Donanım fiyatlarının, özellikle hafıza'ların fiyatının, inanılmaz bir düşüşe geçerek, piyasayı sarsmasından mı bahsetsek, yoksa, iki hızlı CD sürücü'den daha ucuza dört hızlı CD sürücü alınabilmesini mi konu yapsak?

Herhalde, Türkiye'de enflasyon rakamları hesaplanırken, bilgi teknolojisi sektöründe satılmakta olan bazı donanım parçaları dikkate alınsa, negatif enflasyon rakamı sonucu, ücretli çalışanların maaşlarında, inanılmaz bir azalma görülürdü.

Aldığınız bir ürünün sürekli fiyat yitirdiği başka hangi sektör var, bulmakta zorluk çekiyorum. Ondan sonra, kullanıcılara, bilgisayar satmaya uğraşıyoruz. Son sekiz, on ay içerisinde bilgisayar almış pek çok ahbabım, o sırada harcadıkları para ile, şu anda en az iki katı performans ve kapasiteli sistem alabileceklerini gördükleri için, neler söylüyorlar neler?

Elbette, fiyatların inmesini olumsuz karşılamıyorum. Bilgisayar kullanan, bilgisayar sahibi olan kişi adedinin artması için, son derece olumlu bir olay. Ancak, bu kadar kısa sürelerde de, aynı bedele, daha iyi sistemler alabileceklerini gören kişiler, satın alma kararlarını sürekli erteliyorlar.

Çok küçük kar marjları ile çalışan şirketler, yine ortaya çıktılar. Sattıkları sistemlerin, ileride nasıl bakım hizmetlerini verecekler, çok kişi merak ediyor. Bu işi çok ciddi yapan, çok iyi ekipler oluşturmuş, pazarı iyi takip eden, küçük kar marjları ile çalışsalar da, adet olarak çok satış yapan şirketleri bunun dışında tutmak gerekiyor.

Bilgisayar alacakların, sistem satın almaları için tam zamanı. Vakit geçirmeden, almayı düşündüğünüz sistemi satın alın. Belki biliyorsunuz, küçük çocuklara, çabuk büyüdükleri için, uzun süre giyebilsinler diye, bazı kıyafetler bir beden büyük alınır. Bilgisayar satın alırken de, aynı prensibi uygulamanızda, bence, hiçbir sakınca yok.

* * * * *

Internet'te galiba görünmeyen bir el start verdi. Her taraf servis hizmeti sağlamaya çalışan şirketlerin faaliyetleri ile toz duman.

Önümüzdeki günlerde, sizlere, hangi kuruluşların nasıl hizmetler verdiklerini, bu servisleri kullanmaya başlayan arkadaşlarımın tecrübelerine dayanarak aktaracağım. Fiyatlar konusunda, yayın organlarının hemen hepsinden bilgi edinmeniz olası. Fiyat karşılaştırması yaparken dikkate almanız gerek husus, kullanılan saat kadar, erişim hızı. Erişim hızı ne kadar yüksek ise, telefon hatlarının elverdiği ölçüde bağlantınız sürekli kalıyorsa, aradığınız bilgiye erişim için ödeyeceğiniz ücret düşük kalacaktır.

Arkadaşlarımın ilk izlenimleri, erişim hızları oldukça iyi, fiyatlar çok yüksek değil, ancak biraz daha ekonomik olabilir ve servis şirketlerinde çalışan kişiler, kullanıcılara ellerinden geldiğince yardımcı olmaya çalışıyorlar. İki, üç şirket için söylenenler bunlar. Şirket isimleri şimdilik bende saklı. Bir ara hepsini açıklarız.

* * * * *

Romantizm'den hoşlanıyorsanız, hüznü ve sevinci bir arada yaşayanları görmek istiyorsanız, muhakkak izlemeye gitmeniz gereken bir film var, bu haftanın film köşesinde.

Keanu Reeves'in başrolünde oynadığı, bir Alfonso Arau filmi olan, "A Walk In The Clouds - Bulutların Ötesi" filmi. Anthony Quinn ustanın da, ünvanına yaraşır bir performans sergilediği bu film, izlenecekler arasında.

Çekimler harika, müzik çok iyi, konu güzel. Daha ne söylenebilir ki? Tamamen masumane bir davranışla, iyi niyetle başlayan bir yardımın nerelere varabileceğini, kendiniz görün.

Ayrıca, aile bağlarının ne kadar kuvvetli olabileceğini, insanların yaşama sevincini, neleri paylaşabileceklerini izleyin.

* * * * *

Eski Danıştay Daire Başkanlarından Kazım Yenice'nin, "Işıyan Sözler, Geçmişi Anımsama, Değerlendirmeler" isimli kitabından bir alıntı ile yazıyı bitirmek istiyorum. Kitap, Çağdaş Yayınları tarafından yayınlanmış olup, içerisinde pek çok gerçek olayla karşı karşıya geliyorsunuz.

Cumhurbaşkanı Lincoln ayakkabılarını boyarken, kendisini yabancı bir diplomat ziyarete gelir. Durumu yadırgayan diplomat Lincoln'e sorar;

"Sayın Başkan, ayakkabılarınızı hep siz kendiniz mi boyarsınız?"

Lincoln, büyüklüğünü kanıtlamanın nasıl olacağını yabancıya şöyle anlatır:

"Evet, ayakkabılarımı ben boyarım... Peki siz kimin ayakkabılarını boyarsınız?"

M.Sinan Oymacı
TRIO Çözüm Evi Bilişim Hizmetleri A.Ş.
elektronik posta: sinanoym@triosh.com


Yorum Ekle Yorumları Listele
57. Sayı önceki yazı 57. Sayı sonraki yazı
Geçmiş Zaman Olur ki Önceki Yazı Geçmiş Zaman Olur ki Sonraki Yazı
Her hakkı saklıdır. All rights reserved. netyorum.com © 2000-2005 İstanbul-Türkiye