| Önsöz | Arama | Üyelik | Sohbet | Alış-Veriş | | www.netyorum.com |
|
"Yansımalar" 06.04.2005 Sinan Oymacı - netyorum.com / Sayı: 162İçindekiler;
KONU: HAKSIZLIK OLMUYOR MU?"Türkçe işletim sistemi çıktı", "Tübitak'ın geliştirdiği Pardus kullanımda, gözümüz aydın" şeklinde haber ve mesajlara fazlaca raslayınca google'de "Türkçe Linux" kelimeleri ile bir arama yapayım dedim - aslında ne bulacağımı biliyorum da nereden buldun demeyin diye böyle yazıyorum -. Bulduklarım bildiklerim ile örtüşüyor. Gelecek Linux, Turkix isimleri Linux ile uğraşanlara aşina. İkisi de uzunca bir süredir pazarda kullanıcılarla buluşmuş durumda. Turkix, canlı Linux denilen tarzda. Bunun anlamı cd'den çalışıyor. Linux ile tanışmak isteyenler için canlı Linux güzel bir ortam. Gelecek Linux ise Mandrake çekirdeğinin üzerine oturmuş, bilgisayarınıza kurduktan sonra çalıştırabileceğiniz bir sürüm. Ben Knoppix, Linspire, Suse ve Mepis ile ilgilenme fırsatı buldum. Bir sorun çıkarmadılar. Birden fazla farklı konfigürasyonlardaki bilgisayara kurup, başarı ile çalıştırabildim. Aslında herkes kendi Linux sürümünü kendisi yapabiliyor. Bunun için gerekli tüm araçlar İnternet'de mevcut. Ancak işin içine destek, yeni cihazların tanıtımı, hataların giderilmesi, yeni yazılım ve güvenlik sistemlerinin eklenmesi derseniz, kendi başına bir iş haline geliyor. Onun için de yukarıda söz ettiğim tüm Linux türevleri hatırı sayılır bir iş yapıyorlar. Son kullanıcının özellikle yeni model taşınabilir bilgisayar kullanıyorsa, cihazdaki tüm ekipmanı sağlıklı kullanabileceği bir Linux türevini hemen alıp, kullanması pek kolay değil. Ancak yapacağı araştırmalarla bir yerlere gelebiliyor. Bir süre sonra da yeni sürümlerle standart olarak ekleniyor. Grafik kullanıcı ara birimi ile çalıştığınızda günlük işlerinizi aksatmadan yapabiliyorsunuz. Herkesin emeğine saygı duyuyor, çalışmalarını alkışlıyorum ancak başlıktaki cümleye katılır mısınız? Bir son not: Anka Information'dan Sayın Kemal Gençay ile yaptığım bir konuşmada daha önce dikkatimi çekmeyen bir konuyu söylemişti. Linux - hangisi olursa olsun - kullanırken caps lock tuşuna basılı durumda i harfi yani İ yazmayı dener misiniz? KONU: ANKET SONUCU 2005 ZAMLARI2005 Mart ayı başından sonuna kadar geçen sürede yaptığımız "2005'de maaşınıza yapılan zam" anketine yüksek bir katılım gerçekleşti. Sonuçlar aşağıda; 1. Yapılmadı 45.64% netyorum okurlarından çalışanların yaklaşık %50'si 2005 senesi için maaşlarında artış görmemiş. Onun dışındaki değerlendirmeleri size bırakıyorum. FİLM: SHALL WE DANCE? - AŞKA DAVETUzunca bir süre sinema ile ilgili yazılar yazmayınca geçen arada izlenen ancak yazılamayan filmler birikti. Bu yüzden şu anda gösterimde olmayan filmlerden de sizlere bilgi vereceğim. Peter Chelsom'un yönettiği "Shall We Dance? - Aşka Davet" filminin başrollerinde Richard Gere, Jennifer Lopez, Susan Sarandon, Stanley Tucci, Lisa Ann Walter ve Anita Gillette yer alıyor. Film Masayuki Suo tiyatro eserinden Audrey Wells tarafından beyazperdeye uyarlanmış. Gere orta yaşlı bir avukattır. İş ile ev arasında monoton bir tempoda çalıştığını ve eşi ile arasında kopukluklar olduğunu düşünmektedir. Bir akşam eve dönerken gördüğü Dans Okulu penceresindeki Lopez'den etkilenerek, dans kurslarına katılmaya başlar. Lopez'in de yaşamı zorluklarla geçmiştir. İkisi arasında duygusal bir yakınlaşma başlasa da esas paylaştıkları dansın büyüleyici atmosferidir. Gere'in eşi bu arada kızı ile birlikte neler olduğunu anlamaya çalışmaktadır. Keyifli, tempolu, güzel dans sahneleri ile süslenmiş bu filmi bulursanız kaçırmayın, izleyin. Oyuncuların performansları iyi. FİLM: MEET THE FOCKERS - ZOR BABA VE DÜNÜR2000 senesinde "Meet The Parents" filmi ile başlayan seri, "Meet The Fockers - Zor Baba ve Dünür" ile devam ediyor. Robert DeNiro, Ben Stiller, Teri Polo, Blythe Danner, Barbra Streisand ve Dustin Hoffman'ın başrollerinde yer aldığı film, Jay Roach tarafından yönetilmiş. Erkek hastabakıcı olan Stiller'in sakarlıkları dillere destan. Bunu dört sene önce bizlere göstermişti. Bu filmde çiftin ailelerinin birbirleri ile tanışmalarına ve Stiller'in ebeveynlerinin doğal olmaktan gelen garipliklerine şahit oluyoruz. Stiller'in sakarlıkları, müstakbel kayınpederinin herşeye şüphe ile yaklaşması, anne ve babasının yaşam tarzı karşılaşınca ortaya çıkan film yüksek tempolu, kahkaha dolu oluyor. Konu o kadar hızlı gelişiyor, espriler o kadar üst üste yapılıyor ki, filmin her anı dolu. Eğlenmek, doya doya gülmek istiyorsanız, kaçırmayın, izleyin. Ancak filmde bir miktar İngilizce kelimelerle gelişen espriler var, onları yakalamak için zorlanabilirsiniz ya da eğer İngilizce sorununuz varsa etrafınızdaki bazı kişilerin katıla katıla niye güldüklerini anlayamayabilirsiniz. FİLM: MISS CONGENIALITY 2: ARMED AND FABULOUS -
|
| ||
| ||
|
Her hakkı saklıdır. All rights reserved. netyorum.com © 2000-2005 İstanbul-Türkiye |