| Önsöz | Arama | Üyelik | Sohbet | Alış-Veriş | | www.netyorum.com |
|
08.03.2005 Gülay Şahin - netyorum.com / Sayı: 160YÜREĞİMİN SÖNEN IŞIKLARIYüreğimin sönen ışıkları yanar senin bir sesinle, parlar heryer adımlarınla.. Verdiğin heyecan ile gecem gündüz olur, o aydınlığın sığmaz içime bir sır olur. Hasretin o içimi yakan hasretin, özlemle dolar yüreğimin tam ortasına. Yokluğun bir karda esen fırtınanın sürüklemesidir beni. Boş ve amaçsızca savurmasıdır çam ağaçlarına, sonra iterek uzaklaştırmasıdır rüzgarın. Acı ve soğuk çarpmasıdır yüzüme. Yokluğun, sıcağın yok oluşudur içimde. Yüreğimin buzlaşmasıdır belki de. Sevdan nasıl deli eder de gönlümü, sığdırmaz ise bedenime, yokluğun da deli eder sayıklamadan bitirir beni. Öyle özledim ki adını, bakışını,. sesini. Bu içimdeki deli tufanları asla anlayamazsın, aldırmak istemiyorum geçmişe, aldırmak istemiyorum incinmişliğime, ne olursa olsun geleceğini bilmek, bekletse de beni bir ömür, değer ışık saçan gözlerine, değer, seni beklemeye. Aşkı ben seninle anladım, gönlüm çağlarmış yeni farkettim, aşk hasretliğe kavuşunca büyürmüş senle anladım. Coşarak koşmak, sarılmak istemek bende de mevcutmuş yokluğunda farkettim. Aşk. Gelir misin? Yıllar öncesine geri döner misin? Savurduğun beni kendine çeker misin? Vişne ağacında bekler misin..(!)
Gülay Şahin - Aralık 2003 netyorum.com: (Bu metnin elektronik, basılı veya görsel yayın organlarında tamamen veya kısmen yayınlanması yazarının yazılı iznine tabidir. Aksine davranılmaması önemle rica olunur. Alıntı yapılmadan bu sayfaya link verilmesi için herhangi bir izin gerekmemektedir.)
|
Her hakkı saklıdır. All rights reserved. netyorum.com © 2000-2005 İstanbul-Türkiye |