| Önsöz | Arama | Üyelik | Sohbet | Alış-Veriş | www.netyorum.com   
Ajanda
Seçtiklerimiz
Arşiv
Yazarlar
Yorumlar

Bölümler

Köşe Yazıları
Teknoloji
Sanat
Soru & Cevap
Dostluk & Sevgi
Eğlence
Geçmiş Zaman Olur ki

Konular

Sinema
Müzik
Kitap
Sözler
Oyunlar
Ürünler
Mekan
 
 
Reklam Fiyatları

İzleyici Mesajları

Elektronik posta :
bilgi@netyorum.com

 
 
Bu sayfayı arkadaşınıza göndermek için tıklayın.

 
 
Açılış sayfası yapmak için tıklayın.

Sık kullanılanlar listesine eklemek için tıklayın.

 

Eski Sayıları

16.02.2004 Ayşe Ozan - netyorum.com / Sayı: 154

BANA GÖRE SEVGİ

Beni neden seviyorsun diye sordum?

Sen benim parçamsın, evladımsın, yaşama sebebimsin. Senin canın acısa benim canım acır, sen mutluysan ben de mutluyum. Sen benim bütün dünyamsın, dedi. Gülümsedim.

Beni neden seviyorsun diye sordum?

Beni bu dünyaya getiren sensin, annemsin, iyi de ve kötü de hep yanımda oldun ve bundan sonra da olacağını biliyorum. Sorgusuz sualsiz kahrımı çekensin, sen bu dünyada huzur bulduğum yegane sığınağımsın, dedi.

Gülümsedim.

Beni neden seviyorsun diye sordum?

Sen benim acı, tatlı bir çok şey paylaştığım kardeşimsin. Dünyaya saldığım köklerin bir parçasısın, kanımdansın, ailesin. Sana yapılmış kötülük bana yapılmış demektir. Bütün dünya bana kapılarını kapasa, sen kapamazsın bilirim, dedi.

Gülümsedim.

Beni neden seviyorsun diye sordum?

Sen benim ruhumun öbür yarısısın, aşkı yaşadığımsın, yaşamı benim için anlamlı kılansın. Sensiz geçirdiğim her an kayıp bana. Sen benim herşeyimsin, sensiz bir hayat ölümle bir benim için, dedi. Gülümsedim.

Beni neden seviyorsun diye sordum?

Dert ortağımsın, kahkahamsın, neşemsin. Başıma ne gelirse gelsin, dünyanin neresinde olursan ol, her zaman yanımda olacağını biliyorum. Karanlıkta el fenerim, çöl sıcağında şemsiyemsin. Dostluğunu hiçbirşeye değişmediğimsin, dedi.

Gülümsedim.

Beni neden seviyorsun diye sordum?

Çok acayip bir şey sormuşum gibi şaşırdı önce, sonra başını öne eğip düşündü bir süre.

Sonra gözlerimin içine bakıp gülümsedi. "Seni sevmemek elimden gelmediği için, herhalde" dedi.

Beni sevdiğini anladım.

Bana göre sevginin tek bir türü var arkadaş.

Sevgi ne yaşananlar, ne de yaşanacaklardır. Sevgi işte şu an içine dolandır.

Neden, ne zaman, nerde, nasıl olduğunu açıklayamadığındır. Başlangıcı yoktur ki sonu olsun.

Kaybetmekten korkmadığındır. İnsan sahip olduğu birşeyi kaybedebilir ancak. Sahiplenmede bencillik vardır. Seven sahiplenmez, özgür bırakır.

Sevgi fedakarlık gerektirmez. Fedakarlıkta senin için değerli birşeyi bir başkasına vermek vardır. Oysa sevdin mi sen yoksundur artık, ve hiçbirşey dudağında bir gülümseme kadar değerli değildir ve ona verebileceğin herşey çoktan onundur zaten.

Sevgi, emek istemez, arkadaş. Emek, bir amaç için bilinçli yaptığın hareketlerdir. Sevgi de amaç yoktur ve sevilen için yaptığın herşey bir reflekstir, tıpkı nefes alışın gibi, doğaldır.

Sevdiğin seni acıtamaz, arkadaş. Ancak beklediğin gibi hareket etmediklerinde incitir insanlar seni, hayal kırıklığına uğratır. Oysa sevgi olduğu gibi kabullenmektir. Hiçbirşey beklemediğin bir insan seni nasıl incitebilir?

Sevilenin yokluğu eksiklik yaratmaz. Seven, varlığında da, yokluğu kadar özlemeye devam eder sevdiğini. Sevginin tamı, azı, çoğu yoktur. Sevdin mi her daim birşeyler eksiktir zaten, çünkü sevgi sınır tanımaz, hep daha fazlası mümkündür. Sevdin mi bir kez, bir hiçsindir, seni evrenden başkası tamamlayamaz. Sevdin mi bir kez evrensindir, seni bir hiç bile tamamlayabilir.

Seven sevilmek ister, arkadaş. Fakat, bu bir beklenti değil, daha çok bir dilektir. Sevilmezse de sevebilir insan, çünkü bu önüne geçemediği bir duygudur. Ama sevilmediğinde, kanatları koparılmış, kafeste bir kuş gibidir seven. Havalanıp uçamaz sevgi o zaman, güneş taptaze umutlara doğar her bir sabah ve bir daha doğmayacakmış gibi batar her bir akşam, demir parmaklıkların arkasından.

Sevgi basittir arkadaş, komplike olan ilişkilerdir. İşin içine, beklentiler, fedakarlıklar, harcanan emekler girince işler strateji oyununa dönüşür. Bir bahar günü parmağına konan bir kelebeğin kanatlarındaki renklere hayranlıkla bakarken, havalanıp gökyüzüne, senden uzaklaşmasını seyrederken dudağına takılan gülümseme kadar basittir oysa sevgi. Neden?, Nasıl?, Nereye kadar?, Doğru mu?, Gerçek mi? soruları almaz. Gülümsersin, sevgi içine doğar. Tarifsiz birşeyler havalanır yüreğinden. Birden hayata dair bütün cevapları bildiğini farkedersin, çünkü sorulabilecek bütün sorular anlamsızlaşmıştır. Anlamsızlığında yakalarsın, hayatın en derin anlamını ve on an sevdiğini anlarsın.

Sevgi sıfat almaz. Anne, baba sevgisi gibi, evlat sevgisi gibi, aşk gibi, dostluk gibi "Sevginin tek bir türü vardır, o da yüreğini sıcak tutanı. Sıfatlar, sevgiyi kalıba sokar, görev yükler. Oysa sevgi kural tanımaz, görev almaz. Sevdin mi kanından olduğu için değil, canından olduğu için seversin. Sevdin mi, sana verdikleri için değil, ona verebileceklerin için seversin. Sevginin beklentisiz, emeksiz ve sınırsız oluşu bu sıfatsızlıktan gelir. Sıfatlar,olsa olsa ilişkiye şekil verir. Kimini yanaklarından, kimini dudaklarından, kimini alnından öpersin. Fakat, sevdin mi, neresinden olursa olsun, öpüşün yüreğine değer. Sevgi sıfat almaz işte bu yüzden arkadaş, tek bir türdür. Sıfatlarla bezediklerimiz, sevgi yolunda yaşadığımiz güzel duygulardır. Gün gelir bir gün sevgiye dönüştüğünde bu güzel duygular, "Sen benim neyimsin?" sorusu düşer, diğer bütün sorular gibi.

Sevgi bir başarısızlıktır, arkadaş. Uğraşla, azimle, çalışmayla gelmez insana. Analiz etsen, parçalara bölsen, adım adım ilerlesen, hiçbir şey değişmez. Sevmeye çalışma, sevdirmeye çalışma kendini boşuna. Sevmeyi oğrenemezsiniz, seviyorsan öğretemezsin. Irmak, denizi bulup okyanus olamıyorsa, ne yağmur suyunu artırır, ne rüzgar yolunu gösterir. Elinden hiçbirşey gelmez, oluruna bırak herşeyi. Sevgi bir başarısızlıktır, ne zamanki sevmemeyi başaramazsın,-bir hendeğe birikemeyecek kadar çağlayan ırmak gibi- o an ırmak okyanus olur, okyanus içine akan ırmak ve sen bir damla okyanusa meydan okuyamayacak, işte o an SEVDİĞİNİ anlarsın.

Ayşe Ozan
e-posta: ayseozan@yahoo.com
internet: http://www.geocities.com/ayseozan/

"There are very fine lines between LOVE and NEED, DESIRE and LUST. And any one can turn into an obsession in someones's mind".- Fredrick Forsyth


netyorum.com: (Bu metnin elektronik, basılı veya görsel yayın organlarında tamamen veya kısmen yayınlanması yazarının yazılı iznine tabidir. Aksine davranılmaması önemle rica olunur. Alıntı yapılmadan bu sayfaya link verilmesi için herhangi bir izin gerekmemektedir.)


Yorum Ekle Yorumları Listele
154. Sayı önceki yazı 154. Sayı sonraki yazı
Yazarın Önceki Yazısı  
Her hakkı saklıdır. All rights reserved. netyorum.com © 2000-2005 İstanbul-Türkiye