12.02.2004 Ahmet Yapar - netyorum.com / Sayı: 153
DAHA GİDECEK ÇOK YOLUMUZ VAR
Ellerimde biriktirdiğim güneşleri getirdim sana. Aç özlemlerini bana... Bak
bir ömür seni bekliyor... Nerelerdesin!
Kara bir günah gibi yapıştı yakama istemediğim yarınlar. Sağa dönsem yalncı
karalar, sola baksam en kara sevaplar... Bir bilinmezliğin içinde yok olurken
ömrüm sen çıktın karşıma. Söyle neredesin...
En korkunç ölümlerden geçti bu beden, en sevimsiz yarınları gördü... Bugününü
yaşarken dününü düşünde bu can... Ben herkes gibi geçmnişimi yaşıyorum. Her
saniye benim için geçiyor, her dakika benim için. Ey can! Bu beden senin,
nerelerdesin!
En yalnız günümdür yarınım. Bir Pazar sabahı tanıştım en büyük korkumla...
Kalktım... Yoktun.
KADIN --- Yaşanmışlığın en ötesinde kaldırımların yağmurla tanışmasına tanık
olmuştuk. En sade günlerimde bile yağmurlar vardı penceremde. Hiç bir
sokaklarımı ıslatmadı damlalar, taki o hain rüzgarlar, fırtınalar çıkana kadar
yaşamımda. Bilebilirdim aslında doğacak güneşin ne zaman doğacağını. Hangi
günün, hangi güne ait olduğunu. Kara kaplı yalanlarımla yatağımdan kalktığım
günlerimi nasıl unutabilirdim. Kurtar beni bu çelişkilerden... Ne olur!
...
Ey özlemlerim nerdesiniz? Bir yağmurun çilesine tanık olduk aslında ömrümüz. Ne
yarınlarımız bizim ne geçmişlerimiz. Ne sen beni seviyorsun ne ben kandimi...
Asıl sen nerdesin geleceğim. Bak ben burdayım.
KADIN --- Bilmiyorum... Bilemiyorum. Aslında biz yenilemiyoruz kendimizi.
Geçmişimiz bizim olsun. Bir pazar günü kendimle tartıştım ve attım kendimi
yağmurlu günün birinde sokaklara. Oturdum ıslak bir banka, başımı kaldırdım göğe
ve yağmurların nerden geldiğini anlamaya çalıştım. Yalnızdı sokaklar, ıslaktı
şehir. Arkamda sanmıştım seni... kalktım büyük bir yanılgıydı gördüklerim. Ne
sen vardın nede başka biri. Tek hissettiğim şey üşüyordum. Başka bir şey
değildi. Nasıl oldu bilmiyorum. Bunları niye yaşıyorum onuda bilmiyorum. En
berbat zamanımda terk edip gittin beni uzaklara. Söylesene mutlu musun oralarda?
Yağmurların yağdığı yere baktım. Ağlıyordu gökyüzü, aslında ağlayan sendin
biliyorum. Ayrılışın, ayrılışımız böyle olmamalıydı. Sen çok büyük bir yanlışın
içine attın kendini. Beni burda tek başıma bıraktın...
Ölümünde de haksızdın, yaşamında olduğun gibi. Haksızlığını o kadar çok
arıyorum ki!
Bir Pazar tanıştım yalnızlığınla. Şehir ağlıyordu yokluğuna... Ben penceremde
tanıktım olanlara...
Penceremdeydi geçmişin... Ben... Şehir ağladık... Her ikimizde olabildiğince
yalnız ve kimsesizdik.
Ey katledilmiş yarınım, nerelerdesin.
...
Uykumdan uyandığım bir vakit gördüm seni... Ağzından çıkan tek sözü hatırlıyorum
sadece:
Daha Gidecek Çok Yolumuz Var!
Gördüklerimiz rüyadan başka bir şey değil. Yaşadıklarımız gibi.
Ahmet Yapar
e-posta: genc_ahmet20@mynet.com
netyorum.com: (Bu metnin elektronik, basılı veya görsel
yayın organlarında tamamen veya kısmen yayınlanması yazarının yazılı iznine
tabidir. Aksine davranılmaması önemle rica olunur. Alıntı yapılmadan bu sayfaya
link verilmesi için herhangi bir izin gerekmemektedir.)
|