| Önsöz | Arama | Üyelik | Sohbet | Alış-Veriş | www.netyorum.com   
Ajanda
Seçtiklerimiz
Arşiv
Yazarlar
Yorumlar

Bölümler

Köşe Yazıları
Teknoloji
Sanat
Soru & Cevap
Dostluk & Sevgi
Eğlence
Geçmiş Zaman Olur ki

Konular

Sinema
Müzik
Kitap
Sözler
Oyunlar
Ürünler
Mekan
 
 
Reklam Fiyatları

İzleyici Mesajları

Elektronik posta :
bilgi@netyorum.com

 
 
Bu sayfayı arkadaşınıza göndermek için tıklayın.

 
 
Açılış sayfası yapmak için tıklayın.

Sık kullanılanlar listesine eklemek için tıklayın.

 

Eski Sayıları

10.07.2003 Rey'an Yüksel - netyorum.com / Sayı: 139

DAR ZAMANLAR

Sayıklamalar I

Müsait zamanlarda, müsait alanlar yaratmaktı niyetimiz. Hep bir kaçak dünyada yaşıyorduk yakalanma tehlikesiyle karşı karşıya. Severken kaybedeceğimizi ve kaybedenlerin de daha çok sevileceğini biliyorduk. Belki de kaybetmemek için olan çabamızın tek nedeni buydu. Gereksiz vicdani sorumluluklardan kaçıyor ve hep bir diğerimizin önayak olacağını düşünüyorduk bazen de...

Kurallar koyuyor ve o kurallara uymayı bekliyorduk, bunca kuralsızlık ortasında. Kuralsızlıkların ortasındaki kurallar sakil duruyordu , daha çok uzaklaştırıyordu bizi. Oysa ıramak aşkın büyüsüne aykırıydı, belki uyanıyorduk uykudan. Yolunda gitmeyen birtakım şeylerden ötürü kurallar koyduk.

Bilmiyorduk kuralların kural tanımazlar için hiçbir şey ifade etmediğini ya da o kural tanımazların, o hiçbir şey ifade etmeyen kuralları koyan, kural koyucuların, neden o kuralları koyduklarına dair sorgulara gireceğini.

Susmak en iyi çaredir dedik, özellikle bir taraf kızgınsa diğerinin susması kesinlikle gerekli diye düşünürdük. Oysa bilmiyorduk suskunlukların
kocaman seslere gebe olacağını. Cin hikayesini biliyorduk ama... Bilmiyor muyduk yoksa?

Çok güçlü bir cin zamanın birinde bir şişeye kapatılmış ve okyanusun dibine atılmış. Yıllarca vazgeçmeden yalvarmış cin, tam beş yüz yıl boyunca "beni buradan kurtaranın sonsuz dileğini yerine getireceğim" diye; ama ne gelen olmuş ne giden. Biraz burulmuş cin ama yine de kaybetmemiş ümidini sonraki beşyüz yıl boyunca "beni buradan kurtaranın üç dileğini yerine getireceğim" diye yalvarmaya başlamış yine kimse gelmemiş. Kızgınmış cin hem de çok kızgınmış artık onu oradan kurtaran en büyük cezayı hakediyormuş ona göre...

Bir gün sahilde gezen bir adam kumların üstündeki şişeyi bulduğunda hiç düşünmeden mantarını açmış ve karşısında kocaman cini görmüş daha şaşkınlığı bitmeden cin "beni buradan kurtarana sonsuz lanet" demiş. Adam şaşkın ve bir o kadar korkmuş bir ifadeyle "neden böyle dersin seni ben kurtardım" demiş, cinin cevabı çok netmiş " AMA ÇOK BEKLETTİN"...

Müsait ve dar zamanlarda, müsait ve dar alanlarda...

Rey'an Yüksel
e-posta: reyan@softhome.net


netyorum.com: (Bu metnin elektronik, basılı veya görsel yayın organlarında tamamen veya kısmen yayınlanması yazarının yazılı iznine tabidir. Aksine davranılmaması önemle rica olunur. Alıntı yapılmadan bu sayfaya link verilmesi için herhangi bir izin gerekmemektedir.)


Yorum Ekle Yorumları Listele
139. Sayı önceki yazı 139. Sayı sonraki yazı
Yazarın Önceki Yazısı Yazarın Sonraki Yazısı
Her hakkı saklıdır. All rights reserved. netyorum.com © 2000-2005 İstanbul-Türkiye