|
22.05.2003 Dahlia - netyorum.com / Sayı: 134
ACABA?
Pardon! Acaba sizi sevebilir miyim?
Neden?
Neden olacak, korkuyorum!
Korkuyor musun?
Evet ya, korkuyorum.
Çünkü seni seversem hemen huyun suyun değişecek.
Sende sevdiğim şeyler farklılaşacak. Şımaracaksın. Beğenmez olacaksın artık
beni.
Çünkü ben artık muhtaç olmuş olacağım sana, senin gözünde.
Öyle değil mi?
Bilmez misin? Muhtaç olmak acizliktir.
Simdi seni sevdiğim için cezalandıracaksın beni biliyorum!
Hor göreceksin.
Bekleteceksin.
Aramayacaksın.
Menfaatlerin ön plana çıkacak.
Şayet menfaatlerini de sevmezsem beni sileceksin.
Yalan mı? Sileceksin işte!
Sonra her gün benden azar azar uzaklaşacağını seyredip kahrolacağım.
Yahu ben bir seven'im. Yani seni sevgimle onurlandırmış bir insan.
Dünyayı ayakta tutacak insan kudretinin adıdır Sevgi... Şimdi ben sevdim diye,
bu kudrete ve cesarete sahip oldum diye sen beni nasıl ve ne hakla
cezalandırabilirsin?
Aklım almıyor. Zeka seviyemde. İnsanlığımda. Yüreğimde.
Yok! "Seni seviyorum" cümlesini çok sarf etme eskir! Yok! Herkese "seni
seviyorum" deme, sadece aşık olunca kullan! Yok! "Seni seviyorum" demeden önce
bin bir hokkabazlık yap ve şirin görün ki sevdiğin sevildiği için kendini dev
aynasında görmesin, onu inlet, süründür, aklını başına getirt, mahvet!
Neden?
Çünkü, bu makbul..
Kaç.... sevsen de sevmesen de kaç!
Neden?
Çünkü kaçan kovalanır aptal! Kaçan kovalanır...
İyi de, neden sevdiğim için kaçıyorum ki? Ben kaçacak ne yaptım?
Kaçarak daha mı makbul olacağım? Kaçarsam daha mı kıymetim anlaşılacak?
Sevmek utanç verici birşey mi ki kaçmam gerek?! Anlayamıyorum...
Oysa ben zaten sevdiğimi severek devleştirmişimdir.
Onun dev aynasında kendisini yeniden devleşmesine ne gerek var ki?
Bir görebilse benim gözlerimle kendini, eminim kıskanacaktır bendeki
kendisini...
Yok ama yok!
Bilmez sevgililer sevilmenin eşsizliğini, bilmez...
Ondandır bol keseden sevgiyi böyle tüketişleri...
Ben hiç şımarmayan, değişmeyen, yozlaşmayan, uçup gitmeyen, tükenmeyen sevgi
görmedim.
Artık cenaze törenleri iki türlü yapılmalı. Biri bedenler için, diğeri zorla
öldürülen sevgiler için!... Ne demiş Yılmaz Erdoğan,
" Ben senin beni sevebilme ihtimalini sevdim"
Anlayın artık varlıkları değil, ihtimalleri sever olduk...
Neden? Çünkü ihtimaller hayallerimizdir. Sevmekse hayatın bir gerçeği.
Hayallerimizde sevgilimiz hiç değişmez.
hatta "seni seviyorum" dedikçe ya gözleriyle, ya elleriyle ya da tatlı diliyle "
beni sevdiğin için teşekkür ederim aşkım " der...
Teşekkür etmek?! Beni sevdiğin için...
Evet ya... Bir onurdur, bir ödüldür, bir şereftir sevmek ve sevilmek.
Özgürlüğümüzdür. Cesaretimizdir. İnsanlığımızdır.
Ayrıcalığımızdır. Ama ne yazık ki birde bütün bunları farkında olamayışımızdır
sevmek...
Korkuyorum. Hep sevdiğim için cezalandırıldım.
Artık "seni seviyorum" derken bana tuhaf tuhaf bakmayacak varlıkları daha çok
sevmeye niyetliyim... Bir çiçek gibi... Bir hayvan gibi... Bir dağ manzarası
gibi... Bir su damlacığı gibi...
Bir küçük tomurcuk gibi henüz doğmakta olan...
Çünkü hepsinin insanlarda var olan bir büyük silahtan arındırılmışlığı var. Yani
dilleri yok, dilleri! Konuşamazlar...
Sadece dinlerler... Sevginizi anlayarak hissederek dinlerler.
Onlara "Pardon! Acaba sizi sevebilir miyim? " demeniz gerekmez.
Direkt söylersiniz sevginizi hesapsızca, umarsızca... Saymadan...
Ve sevgimi ifade edecek her türlü çılgınlığı hesapsızca yapmak istiyorum.
Gurur denilen sözcüğü sözlüklerden çıkartmak, sevdiğim için sevilerek
ödüllendirilmek istiyorum...
Dahlia - 16.5.2003
e-posta:
dahlia_65@msn.com
netyorum.com: (Bu metnin elektronik, basılı veya görsel
yayın organlarında tamamen veya kısmen yayınlanması yazarının yazılı iznine
tabidir. Aksine davranılmaması önemle rica olunur. Alıntı yapılmadan bu sayfaya
link verilmesi için herhangi bir izin gerekmemektedir.)
|