"Yansımalar" 17.01.2002 Sinan Oymacı - netyorum.com / Sayı: 100

İçindekiler;

• Konu: Dalya ve Netyorum
• Konu: ASCII Oluşturucu
• Konu: Ücretsiz Oyun
• Kitap: Bir Gün Tek Başına - Vedat Türkali
• Film: Crouching Tiger Hidden Dragon - Kaplan ve Ejderha
• Söz: Özdemir Asaf

KONU: DALYA ve NETYORUM

Netyorum'un 100. sayısı. Bu DALYA demek.

Düzenli olarak yazı yazmaya başladığımda ilk dalya dediğim tarih 1996'nın sonu, ikinci dalya dediğim tarih ise 1998'in sonu idi. Her 100 yazıya kelimenin anlamına uyacak şekilde DALYA demek benim bir alışkanlığım oldu.

Bu yazı ile hem netyorum'daki yazılarımın yüzüncüsünü tamamlamış oluyorum hem de netyorum DALYA diyor.

netyorum altında büyük bir arşiv oluştu. Şu anda 1400'e yakın irili ufaklı sayfada değişik bilgi içeriyor. Bunları izleyerek 1995'den bu güne gelişen pek çok konuyu izlemeniz olası. Yayınlanan konular bilişim sektörü yayın organlarından tutun da bu alanla yakından uzaktan ilgisi olmayan pek çok yere kaynak oluşturdu, fikir verdi.

Katkıda bulunan yazarlarımıza tekrar tekrar teşekkür ediyorum. Görüşlerini bizlerle paylaştılar.

Ellerine ulaşan değişik konuları bizlere ileten ve netyorum'un geniş içeriğe sahip olmasını sağlayan okurlara da teşekkür ediyorum. Onların sayesinde bu kadar geniş bir yelpazede nitelikli içerik üretebildik.

Bilgi ve sevgi rüzgarının sayfalarını doldurduğu bu ürün ile yeni ufuklara doğru yola çıkmamızı sağlayan herkese içten teşekkürler. Bir sonraki dalya öyle gözüküyor ki 2004 başında olacak.

netyorum'un dalyası ile ilgili görüşlerinizi iletirseniz özel bir sayfa yaparak, tüm okurların beğenisine sunmayı düşünüyoruz. Lütfen bizimle paylaşın.

               __                                     
  ____   _____/  |_ ___.__. ___________ __ __  _____  
 /    \_/ __ \   __<   |  |/  _ \_  __ \  |  \/     \ 
|   |  \  ___/|  |  \___  (  <_> )  | \/  |  /  Y Y  \
|___|  /\___  >__|  / ____|\____/|__|  |____/|__|_|  /
     \/     \/      \/                             \/ 

Have fun. Don´t forget to bookmark this website :)

Bilgisayar kullanıcıları ASCII ne demek bilirler. "American Standart Code for Information Interchange" kelimelerinin baş harflerinden oluşuyor. Bu kod standardını kullandığınız taktirde sistemler arasındaki karakter uyuşmazlığını ortadan kaldırıyorsunuz. Her karakterin sayı olarak bir karşılığı var. Bunun için sistemler arası bilgi transferi kolayca yapılabiliyor.

Bilgisayar ile yakından ilgilenenler ve meraklılar imzalarını, isimlerini, özel bir takım terimleri şu anda okuduğunuz harfler ve rakamlarla değil, çizgilerle ASCII karakterlerle belirtrmeyi severler. Bu iş için özel çalışma grupları vardır. Bir kısmı muazzam  işler ortaya çıkarırlar. Tam bir sanatçıdırlar.

Bu kadar detaya inemem ama benim de ASCII bir çalışmam olsun diyenlere internet de bir adres vermek istiyorum;

http://www.network-science.de/ascii/ 

Bu adrese gittiğinizde karşınıza gelecek sayfadaki bilgileri verdiğiniz zaman seçtiğiniz yazı türüne göre size yazdığınızın ASCII görüntüsü üretiliyor. Ardından bunu istediğiniz yerde kullanabiliyorsunuz.

netyorum'un ki yukarıda. Beğendiğinizi umarım.

Son dönemde bilgisayar oyunlarına meraklı olanlar için özellikle adventure - macera türü oyunlar sevenler için yeni ürün bulmak zorlaştı. Hatta neredeyse olanaksız hale geldi. Piyasaya sunulan oyun sayısında ciddi düşüş var. Firmaların byük bir kısmı vurdulu kırdılı oyunlara yöneldiler.

Geçtiğimiz günlerde keşfettiğim bir internet sitesi konuya değişik bir akış açısı ile yaklaşmış ve internet üzerinden oynayabileceğiniz, ücret ödemek zorunda olmadığınız on-line bir macera türü oyun geliştirmişler. Maalesef İngilizce bilenlere hitap ediyor. Ancak eğer yabancı dil sorununuz yoksa keyif alabileceğiniz bir oyun.

Aslında bu tür oyunları oynayabilmek için iyi derecede İngilizce bilmeniz gerekmiyor. Bazı temel kavramları bilmeniz yeterli. Öyle bilgisayar oyuncuları biliyorum ki, günlük yaşamlarında İngilizce ile herhangi bir işlerini yürütmeleri olanaksız iken bilgisayar başında harikalar yaratıyorlar.

Sitedeki oyunların en güzel tarafı bilgisayarınıza herhangi bir şey yüklenmiyor. Benzer türde sitelerin hepsi muhakkak plug-in denen birşeyler yüklemeye çalışırlar sisteminize. Burada öyle bir şey yok. Siteye gidin ve oynamaya başlayın. Üstelik normal bir modem bağlantısı ile dahi performans güzel.

Oyun esnasında kaldığınız yerden devam edebilmek için kaldığınız noktayı saklayabiliyorsunuz.

Hafiyeyi canlandırdığınız oyunlarda genel olarak bir kişiyi bulmak, bir cinayeti çözmek, katili aramak gibi konular işlenmiş. Grafikler iyi, ekran geçişleri makul bir hızda.

Sitenin adresi; http://www.frontiernet.net/~adani/lozenge/mystery/index.htm

Bu tarz oyunlardan hoşlanıyorsanız, öneririm.

Geçtiğimiz günlerde "Güven" isimli son eserini yayınlayan Vedat Türkali'nin "Bir Gün Tek Başına" başlıklı eseri ilk baskısını 1974 yılında yapmıştı. Bu sıralarda piyasada görebileceğiniz baskının üzerinde "2. baskı" yazması sizi yanıltmasın, kitabın yeniden 
basımını üstlenen Gendaş Yayınlarının 2. baskısı. Yoksa kitap 28 senede çok baskılar yaptı.

Türkali 1919 doğumlu. "Bir Gün Tek Başına" çalışması 1974 yılında Milliyet Yayınları Roman yarışmasında birincilik ödülünü almış bir eser. O zamandan bu zamana kadar da güncelliğini yitirmeden okunmaya devam ediyor, yeni gelen okurlarla buluşuyor.

Kitap, 1960 senesindeki kısa bir dönemi aktarıyor. Dönem kısa ancak olaylar o kadar hızlı gelişiyor ve detaylı aktarılıyor ki, kitabı bitirdiğiniz zaman sanki çok uzun bir zaman dilimi anlatılmış gibi bir hisse kapılıyorsunuz. Halbuki beş altı aylık bir dönem.

Orta yaşa gelmiş bir erkeğin o yaşa ait bunalımlarını, kendisi ile yüzleşmesini, sorgulamasını anlatıyor. Bunlar karısı ve çocuğuna olan davranışlarını etkiliyor. Karşısına çıkan bir genç kıza kendini kaptırıyor ancak bu arada yaptıkları ne kadar ciddi sorunları olduğunu daha çok gözler önüne seriyor. Toplumun ön yargılarını, bunların nasıl engeller olarak görülebileceğini, hoşgörü ve kabullenmeyi, çıkmaz sokakları, kapana kısılmışlık duygusunu çok güzel yansıtıyor. Kişisel çıkarlar, tensel duygular, ülkeyi içki sofralarında kurtarmalar bir arada. İşin içine aile, geçim girdiğinde gençlik çağlarının idealist yaklaşımlarının ne kadar geri plana atılabileceğini sorguluyor. Bir kıvılcımla yeniden alevlenen düşüncelerin ne kadar kolay bastırılabileceğini de vurguluyor.

Sonuç kısmı biraz kısa. Bir anda bitiyor kitap ardında soru işaretleri bırakarak. Böyle mi bitmeliydi diye soruyorsunuz.

Kitabın kalınlığı gözünüzü korkutmasın. Rahat okunuyor ve kendisini izlettiriyor. Arşivlerde bulunması ve okunarak bilgi edinilmesi gereken bir kitap. Edinin.

Yönetmenliğini Ang Lee'nin yaptığı "Crouching Tiger Hidden Dragon - Kaplan ve Ejderha", Du Lu Wang'ın kitabından Hui-Ling Wang tarafından sinemaya uyarlanmış.

Başrollerde Yun-Fat Chow, Michelle Yeoh, Ziyi Zhang, Chen Chang, Sihung Lung ve Pei-pei Cheng yer alıyor.

Film 2001 senesinde 4 dalda Oscar ödülü aldı. Bunlar; En İyi Yabancı Film, En İyi Orijinal Müzik, En İyi Görüntü Yönetmeni: Peter Pau ve En İyi Sanat Yönetmeni: Tim Yip.

Lee "Sense And Sensibility" ve "The Ice Storm" filmleri ile anımsanacaktır.

Hong Kong'lu aktör Chow sayısız filmde yer almış ve fazla sayıda ödülün sahibi. Yeoh'u "Tomorrow Never Dies" 'da izlemiştik.

Çinde bir yerleşim biriminde yaşayanların dikkatle koruduğu bir kılıcın peşinde olanlar vardır. Kılıcı ele geçirmek istemektedirler. Bu çabalarında başarılı da olurlar. Ancak kılıcı çalanın peşine iki savaşçı düşer. Bu arayışlarında yanlarına bir de iyi dövüşebilen bir genç kız katılır.

Bundan sonrası basit bir aşk hikayesi ve uçarak havada yürüyebilen kişilerin vurdulu kırdılı sahneleri. Ancak bu sahnelerin koreografisi güzel tasarlanmış. Burada filmi izledikten sonra aklınıza takılan soru şu; bu insanlar niye uçuyor ya da uçarak dövüşüyor. Uzakdoğu dövüş sporlarının bir özelliği mi yoksa bilinmeyen güçlere mi sahip bu insanlar. Bu mistik hava ortamı soru işaretleri ile dolduruyor.

Uzakdoğu filmleri konusundaki düşüncelerinizi tekrar gözden geçireceğiniz bir film. Aklınıza uzakdoğunun Kung Fu filmleri geliyorsa durup düşünün. Ne kadar farklı ve güzel filmler yapılabileceğini kanıtlıyor bu film.

Konu, müzik, görüntüler, çekim tekniği, teknoloji açısından muhakkak izlenmesi gereken filmlerden. İzlemediyseniz araştırın ve izleyebileceğiniz bir ortam oluşturun. Pişman olmayacaksınız. Çin, Hong Kong, Taiwan ortak yapımı filmin süresi 2 saat.

Bu arada bir dip not aktarayım. Filmi muhakkak orijinal seslendirmesi olan Çince ile izleyin. Alt yazıları okuyarak anlayın. Filmi gerçek dili izlemek çok daha farklı bir keyif veriyor. Anlamasanız dahi tonlamalar, vurgular elde edilmeye çalışılan atmosferi 
daha gerçekçi kılıyor.

Bu filmle birlikte vizyona giren uzakdoğu filmlerinin sayısında ciddi bir artış var. Artık çekik gözlü oyuncuların filmleri sinema salonlarında yer almaya başladı. Örneklerini sık sık görmeye başladık.

Onun güzelliğini herkes görüyorsa o bence az güzeldir.
Herkes biliyorsa o bence hiç güzel değildir.
Onun güzelliğini yalnız ben görüyorsam bu sevgidir.
Yalnız ben biliyorsam bu aşktır.
Hiç kimse görmüyorsa bu yalnızlıktır.

Özdemir Asaf