|
Sanat 29.05.2003 - netyorum.com / Sayı: 135
7. ULUSLARARASI ÇEVRE FİLMLERİ FESTİVALİ
TURSAK Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı
Tel: 0212 244 52 51 / 251 67 70 / 251 84 81
Fax: 0212 292 03 37
e-posta:
tursak@superonline.com
7 - 12 Haziran 2003
Türkiye
Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı (TÜRSAK) tarafından düzenlenen ve
halkla ilişkiler çalışmasını TÜRSAK'ın kurumsal sponsoru PİM Halkla İlişkiler'in
yaptığı ve İtalyan Kültür Merkezi'nin büyük ölçüde destek verdiği "Uluslararası
Çevre Filmleri Festivali" bu yıl 7-12 Haziran 2003 tarihleri arasında
İstanbul'da yedinci kez ÜCRETSİZ olarak çevreci sinemaseverlerle buluşuyor.
TÜRSAK Vakfı'nın ilkini 1997 yılında gerçekleştirdiği, çevreye doğal ve tarihsel
müdahalenin sonuçlarını ve bunların canlı yaşamı üzerindeki etkilerini
beyazperdeye yansıtan nitelikli yapımların gösterimi yoluyla, kamu bilincini ve
duyarlılığını artırmak ve çevre sorunlarını kültürel bir platformda gündeme
getirerek çevre bilincinin yaygınlaştırılmasına sinemanın etkili diliyle katkıda
bulunmayı hedefleyen festivalde, dünyanın çeşitli ülkelerinden seçilen uzun
metraj ve belgesellerden oluşan toplam 26 film izleyiciyle buluşacak.
Her yıl bir ana tema çerçevesinde seçilen filmlerin gösterildiği festivalde bu
yılın ana teması, genelde savaşların tarihsel sürecinin özelde ise son Irak
savaşının da çarpıcı bir şekilde gösterdiği çevresel ve kültürel yıkımlardan
dolayı "Barışa ve Çevreye Saygı" teması olarak belirlendi.
Festivalde gösterilecek filmler bu yıl İtalyan Kültür Merkezi, Fransız Kültür
Merkezi, Alman Kültür Merkezi-Goethe Institute ve Bilgi Üniversitesi Sinema
Salonu olmak üzere toplam dört sinema salonunda gösterilecek.
Festival dahilinde gösterilecek filmler, Konulu Filmlerin (7 film) yanı sıra;
Barışa ve Çevreye Saygı (6 film), İnsanların Doğasından (5 film), Hayvanların
Doğasından (3 film) ve Hayvan Hakları (3 film) olmak üzere 4 ana başlık altında
gösterilecek Belgesel Filmlerden oluşuyor.
TÜRSAK Vakfı'nın düzenlemiş olduğu diğer etkinliklerde olduğu gibi D.B.R. Basın
Sponsoru ve Ajans Press'de Medya Takip Sponsoru olarak desteklerini sürdürüyor.
Festival Afişi, TÜRSAK Vakfı'na kurumsal sponsor olarak büyük destek veren Art
Reklam'a ve Kemal Öktem'e ait.
Açılış
Festivalin Açılış Gecesi 07 Haziran 2003 Cumartesi saat:
19.30'da İtalyan Kültür Merkezi Tepebaşı'nda Piyanist Pietro Massa'nın vereceği
resital ile gerçekleştirilecek. Açılış konuşmalarının ardından Renzo
Martinelli'nin yönettiği ve Daniel Auteuil, Philippe Leroy ve Michel Serrault'un
başrollerini paylaştığı 2001 İtalyan yapımı "Vajont" filminin gösterimi ile gece
son bulacak.
VAJONT
2001, İtalya, 113'
Yönetmen: Renzo Martinelli, Oyuncu: Daniel Auteuil, Philippe Leroy Michel
Serrault, Laura Morante, Leo Gullota, Anita Caprioli, Jorge Perugorría,
9 Ekim 1963'te, İtalyan tarihinin en kötü felaketlerinden biri olan ve dünyanın
en yüksek hidroelektrik barajının taşmasına sebep olan bir toprak kayması
felaketi yaşandı. Meydana gelen selde, vadi kıyısındaki çok sayıda kasaba yok
oldu ve 2000 kişi öldü. Önceden öngörebilecek bu felaketin tohumları 1959
yılında barajın inşa edilmesiyle başladı. Başmühendisler Carlo Semenza ve Nino
Biadene bol kazançlı hidroelektrik anlaşmasını garantiye almak için tasarımın
güvenilir olmadığı yönündeki raporları görmezden geldi. Proje hayata geçince
katılan şirketler büyük paralar kazanmaya başladı. Bu filmde; doğanın, kendisini
anlamayan ve para hırsı içindeki insanlara verdiği cevap, İtalyan sinemasında
daha önce görülmeyen özel efektler kullanılarak görselleştirilmiş.
* Filmin yönetmeni Renzo Martinelli, festival kapsamında İstanbul'da olacak ve
izleyicileriyle buluşacaktır.
Tiyatro ve sinema oyuncusu Okan Bayülgen’in sunuculuğunu
üstleneceği “Kapanış Töreni” ise 13 Haziran 2002 Perşembe günü Cemal Reşit Rey
Konser Salonu’nda yapılacak. Atlas Dergisi’nin festival için düzenleyeceği
“Bambaşka bir Gezegen: Himalayalar” konulu dia gösterisinin ardından, Urart’ın
ödül sponsorluğunu üstlendiği “En İyi Uzun Metraj” ve “En İyi Belgesel” filmlere
ödülleri verilecektir. Festival, “En İyi Uzun Metraj Film Ödülü”nü alan filmin
gösterimi ile son bulacaktır.
Film Özetleri
KURMACA FİLMLER
1) YÜREK / HEART
2001, Almanya, 100'
Yönetmen: Horst J. Sczerba, Senaryo: Horst J. Sczerba, Görüntü Yönetmeni: Carl
Friedrich Koschnick, Oyuncular: Florian Fitz, Martin Roll, Mehmet Kurtuluş,
Pamel Knaak, Uwe Bohm
"Tropik Dalış" Köln'deki küçük dalış okulunun adıdır. Bir grup arkadaş düzenli
olarak, sualtı dünyasının ağırlıksız ortamında günlük problemlerini unutmak
amacıyla burada buluşmaktadır. Tercümanlık yapan Cem, bir suçtan dolayı mahkeme
karşısına çıkan Lale'ye aşıktır. Cinayet masasında dedektiflik yapan George,
karısını ona ilgisini giderek kaybetmesinden dolayı sorunlar yaşamaktadır.
Doktor olan Martin ise intihar girişimi sonrası tedavi gören hassas Natalie'yi
aklından çıkaramamaktadır. Ve Marlis de Guenther'i dalış hocası Marcel ile
aldatmaktadır.
2) KAR GİBİ BEYAZ / AS WHITE AS IN SNOW
2001, İsveç, 160'
Yönetmen: Jan Troell, Senaryo: Jan Troell, Görüntü Yönetmeni: Jan Troell, Mischa
Gavrjusjov, Oyuncular: Amanda Ooms, Björn Granath, Stina Ekblad, Shanti Roney,
Björn Kjellman, Rikard Woolf, Anti Reini
Elsa Andersson bu yüzyılın başında, babası, yeni eşi ve iki kardeşiyle birlikte
bir çiftlikte büyümüştür. Elsa 21 yaşına girdiğinde pilot olmaya karar verir ve
Ljungbyhed'deki Uçuş Okulu'nda tek kız öğrenci olarak eğitime başlar. Okuldaki
birçok adam ona aşık olur ve Elsa trajik bir aşk ilişkisinden sonra evine geri
döner. 20'lerde bir süre Berlin'de kalır. İsveç'e geri döndüğünde gezici bir
sirkte paraşütle atlama teklifi alır.
3) KÜÇÜK SİHİRLİ AT / THE LITTLE UNICORN
1998, İngiltere, 81'
Yönetmen: Paul Matthews, Oyuncular: Joe Penny, Emma Samms, David Warner,
Christopher Atkins, Brittney Bomann, Big Mick, George Hamilton
Bu sihir ve macera dolu hikayede, Polly Regan adlı bir yetim için büyükbabası
çiftliğinde bir ev yapmıştır. Polly'nin mutlu bir yaşamı vardır. Fakat çok
sevdiği atının doğum sırasında ölebileceğini öğrenince kalbi kırılır. Küçük kız
bütün kalbiyle atların kralı olan Unicorn'dan atını ve kısrağını kurtarmasını
diler. Ancak dilekleri karşılık görmez ve kısrak ölür.
4) FARDA / FARDA
2001, İran, Japonya, 107'
Yönetmen: Setsou Nakayama
Izava, Hiroko'ya aşıktır. Genç adam babasının dükkanında çalışan
İran'lı Mehdi ile kavga eder. Bu olay üzerine Mehdi sınır dışı edilir. Bir süre
sonra Hiroko'nun babası iflas eder, kendini öldürür. Hiroko, Izava'dan İran'a
gidip Mehdi'yi bulup ve af dilemesini ister. Izava İran'da Osman adlı yaşlı bir
kamyon şoförüyle tanışır. İkisi iletişim kuramasa da, aralarında kelimelerin
değerini yitirdiği kalpten bir ilişki doğar. Film, Izava'nın hala doğa ile içiçe
yaşayan İran'ın uzak köylerindeki lirik yolculuğunu şiirsel bir dille aktarır.
5) SIR / HUKKLE
2002, Macaristan, 75'
Yönetmen: Gyorgy Palfi, Oyuncular: Ferenc Bandi, Jozsefne Racz, Jozsef Forkas,
Ferene Nagy
Macar yönetmen György Pálfi'nin ilk filmi olan Hukkle'da diyalog yok. Bu hoş
film, seyirciyi bir yaz mevsiminde küçük bir kasabada gizemli ve görsel bir tura
çıkarıyor. Yaşlı bir adamım sürekli yinelenen hıçkırıklarıyla başlayan film kır
yaşamından zengin bir ses cümbüşü sunarken, böceklerden, hasadı una çeviren ağır
makineleşmeye yakın çekim yapıyor.
6) KUZEY BURNU / NORTH CAPE
2001, İtalya, 95'
Yönetmen: Carlo Luglio, Oyuncular: Emanuele Valenti, Francesco Vitiello, Luca
Riemma, Alberto Cretara, Stig Henrik Hoff, Ingar Helge Gimle, Søssen Krogh, Eli
Anne Linnestad
Güney İtalyalı dört genç kolay yoldan zengin olup, düzensiz ve geleceği belirsiz
yaşamlarını kurtarmayı ve umut dolu Almanya'ya ulaşmayı hayal etmektedirler.
Ancak, zengin bir aileyi soyma planlarının hatalı olduğunu anlamışlardır. Bu
sorunu çözmek için az sayıda çıkar yol vardır: Ya konforlu fakat mutsuz
hayatlarına geri dönecekler ya da macera dolu, beklenmedik heyecanlarla bir yolu
takip edeceklerdir.
7) SAVAŞ ALANI / FIELD
2001, İngiltere, 10'
Yönetmen: Duane Hopkins
Film kırsal kesimin yarattığı izolasyon ve sıkıntı duygusuna odaklanıyor. Film
ayrıca bu korku ve endişeleri yok etmeye yönelik denemeleri de ortaya çıkarıyor.
Bununla birlikte hareketler duruma göre deneme olarak kabul edilir veya
yargılanır. Sınır geçilirse ne olur?
BELGESEL FİLMLER
A) BARIŞA VE ÇEVREYE SAYGI
1) ÇOBANLAR / HERDSMEN
2001, Çin, 88'
Yönetmen: Chen Jianjun
Küçük bir film ekip, bir Kazak ailesinin Çin'in batısındaki Xinjiang bölgesinden
başlayan göçlerini bahar aylarından kışa kadar takip eder. İşçilerden ve
çiftçilerden oluşan Kazakistan halkından farklı olan Kazaklar, göçebe
yaşamlarını sürdüren ve doğayla olan bağlantılarını kaybetmeyen bir azınlık
olarak kalmışlardır.
2) ATEŞ BANDOSU / BRASS ON FIRE
2002, 113', Almanya
Yönetmen: Ralf Marschalleck, Senaryo: Ralf Marschalleck, Görüntü Yönetmeni: Lars
Barthel, Judith Kaufman
Karpatların ardındaki "Zece Prajini" adlı Romanya köyünden kalkıp gelen bir
çingene grubu dünyayı dolaşmaktadır. Gurup salonları doldurmakta ve insanları
çoşturmaktadır. Onları dünya müzik sahnesine çıkaran, iki Alman tarafından
keşfedilen "Fanfare Ciocarlia" müzisyenleri kısa zamanda başarılı ve kült bir
müzik grubu haline gelirler. Hızlı çalgıyla, şiirsel Balkan ezgilerini
karıştıran bu çingene müzisyenler dünyanın neresinde olursa olsun sanki sahnede
bir parti kutlar gibidirler. Film grubun sıfırdan başlamalarından yola çıkarak
onların heyecan verici deneyimlerine katılıyor. Ve seyirciyi bir aşk hikayesinin
içinde Avrupa'nın doğusunda yaşayan çingene kültürünün kökenlerine götürüyor..
3) KÜRESELLEŞME, ŞİDDET VE DİYALOG / GLOBALIZATION VIOLENCE OR DIALOGUE
2001, Fransa, 61'
Yönetmen: Patrice Barrat, Senaryo: Patrice Barrat
Üçüncü millenyumla birlikte kuzey-güney gerginliği ile birlikte küreselleşme
tartışması ve muhalif görüşler çoğaldı. Sivil toplumun zenginliği ve gücün ve
zenginliğin dağılımı... Küreselleşme hangi kapsamda kontrol altında ve kontrol
edilebilir? Ve küreselleşmeyi kontrol eden güçler arasındaki şiddet daha ne
kadar devam edecek?
4) BENJAMİN VE KARDEŞİ / BENJAMIN AND HIS BROTHER
2002, Sudan, Amerika, 87'
Yönetmen: Arthur Howes
Sudan'da yıllar süren etnik çatışma ve savaş, "Kayıp Çocuklar" adı verilen ve
evlerinden çok, mülteci kamplarında hayat süren yeni bir gençlik kuşağı yarattı.
Bu özel film, hiç bitmeyecekmiş gibi görünen ve bir sürgün karmaşasına kapılan,
Benjamin ve William Deng adlı kardeşlerin hikayesini anlatıyor. Kardeşlerden
biri yerleşim programı kapsamında ABD'ye gönderilirken, diğeri ise Kenya'da bir
mülteci kampında kalır.
5) ARAYIŞ / ECHOGRAPHIE
2001, Belçika, 44'
Yönetmen: Thomas de Thier, Senaryo: Thomas de Thier
Hamile bir kadın ve kocası, doğacak çocuklarını yetiştirebilecekleri en iyi yeri
aramaktadır. Dünyayı sadece bu arayış için gezen umutsuz çifte arkadaşları ve
aileleri de doğacak bebekleri için fikirler vermektedir.
6) SIRRIN SIRRI / LE SECRET DU SECRET
2002, İsviçre, 52'
Yönetmen: Louis Mouchet, Senaryo: Phillippe Souaille
Film İsviçre Jura'sında amansız hastalıkları iyileştirme yeteneğine sahip
insanların sırrını anlatıyor. Her kasabanın kendi "iyileştiricisi"var ve
özellikle yanıklar, kesikler ve burkulmalar konusunda uzmanlaşmışlar. İnsanları
ve hatta hayvanları iyileştiriyorlar.. Bu insanlar, acil vakaları ise telefonla
tedavi ediyorlar. Belgesel, geçmişte Hıristiyanlığın ilk zamanlarında çok fazla
uygulanan ve günümüzde de hala devam eden, hatta hastaneler tarafından bile hoş
görülen yöntemlerden ve "iyileştirici" insanlardan bahsediyor. Louis Mouchet
filmde bu "mucizevi" iyileştirme yeteneğine sahip kadınlar ve adamlarla
görüşüyor, onların "sırrını" çözmeye çalışıyor.
7) HALİÇ YAŞIYOR / GOLDEN HORN IS ALIVE
2003, Türkiye, 45'
Yönetmen: Erhan Cerrahoğlu, Engin Ağın
İstanbul'un doğduğu yer olan Haliç, Osmanlı'nın sanayileşmesi ve üzerine yapılan
köprülerle kirlenmeye başlar. Haliç kıyıları Cumhuriyet Dönemi'nde hızla
yapılaşır. Diğer yandan, kanalizasyon sistemi de olmayan şehrin tüm atıkları
Haliç'e boşalmaktadır. Haliç zamanla yaşanmaz hale gelir ve ölmeye başlar.
1980'ler ve 90'lardaki yerel yönetimler Haliç'i temizlemeye başlar. Bu arada
bilim adamları bu temizliği bizzat görmek için Haliç'e dalış yaparlar. İşte
Haliç Yaşıyor adlı bu belgesel söz konusu yolculuğu anlatmaktadır. Bu belgesel
Türkiye'nin (belki de dünyanın) "görüntülerinin gerçekliği noter tarafından
tasdik edilen" ilk ve tek belgeselidir.
B) İNSANLARIN DOĞASINDAN
1) IBOGA KUTSAL ORMAN İNSANLARI / IBOGA LES HOMMES DU BOIS SACRÉ
2002, Fransa, Gabon, 52'
Yönetmen: Gilbert Kelner
Gabonlu genç bir adam olan Mallendi ve ruhsal babası, bizleri Paris Doğal Tarih
Müzesi'nden alıp, Afrika'daki Ekvator ormanlarının ortasına, gizli doğa
törenlerinin ustası olan Iboga adlı kutsal bitkinin izlerini sürmeye götürüyor.
2) ELSE DÜNYADAKİ EVİNDE / ELSE, AT HOME IN THE WORLD
2003, Norveç, 60'
Yönetmen: Rossella Ragazzi
Belgeselin kahramanı olan Else adlı yaşlı çoban, günlük yaşamıyla, pek çoğumuzun
unuttuğu naif kavramları dürüst ve sıcak bir yaklaşımla aktarıyor... Evde olmak,
bir yere ait olmak, iç dünyamızla ve çevremizle temasta olmak gibi kavramlar.
Else, geliştirdiği olağandışı sağlık durumunun tek başına yeterli olmadığını ve
bunun başkalarına da yayılması gerektiğine inanıyor. Bu olağandışı sağlık
anlayışı ise ona göre; kendine dikkat etmekten, sevmekten, duyarlı olmaktan,
beslenmekten, dinlemekten, doğurmaktan ve şarkı söylemekten geçiyor.
3) CEVHER VE SU / OCHRE AND WATER
2001, Güney Afrika, 53'
Yönetmen: Joëlle Chesselet & Craig Matthew, Müzik: Kalahari Surfers
Belgesel, Namibyalı Himba'nın yemyeşil çayırlarını ve atalarının mezarlarını
sular altında bırakacak bir hidroelektirik santraline karşı çıkmasını, onu,
doğaya olan tutkusu ile teknolojik gelişme ikilemi içinde keskin ve lirik bir
anlatımla belgeliyor. Film Himba'nın öyküsüyle bu santralın aynı zamanda güçlü
bir sözlü geleneğe sahip göçmen çobanların, yaşam biçimini de tehdit etmekte
olduğunu çarpıcı bir dille haykırıyor.
4) OLMAK YA DA OLMAMAK / TB OR NOT TB: THAT IS THE QUESTION
1999, İsveç, 97'
Yönetmen: Olsson Kjell-Ake, Senaryo: Olsson Kjell-Ake
Bu belgesel; Nepal, Hindistan, Güney Afrika, Estonya, İsviçre, ABD ve İsveç'te
çekildi. Belgesel tüm dünyanın sorunu olarak görülen ve dünya insanını tehdit
eden "TB hastalığını"anlatıyor.
5) KALAHARİ AİLESİ-GERÇEK SU / KALAHARI FAMIİLY-THE REAL WATER
2002, Namibya, 60'
Yönetmen: John Marshall, Senaryo: John Marshall, Kurgu: John Marshall, Jonathan
Sahula, Sandeep Ray
1983 yılı boyunca Tjum!kui'deki Ju/'hoan hareketi ivme kazandı.Üç tane çiftçilik
topluluğu kuruldu. İnsanlar sütçülükle ve sığırcılıkla uğraşıyordu. Topluluk
yeni bir tehdit ile karşı karşıya geldi. Doğa Koruma Dairesi bölgedeki
insanların yiyecek stoku yapmasını ve ürün ekmelerini yasaklayacak bir girişimde
bulundu. Ve bu insanlar Bushmenler gibi davranacak, boyanacak ve turistlerin
eğlenmesi için avlanacaktır.
C) HAYVANLARIN DOĞASINDAN
1) YAMYAM BÖCEKLER / ACARIENS CANNIBALES
1999, Fransa, 52'
Yönetmen: Thierry Berrod, Quincey Russell, Senaryo: Thierry Berrod
Geceleri battaniyelerimiz ormanlar gibidir. Bir kısmı aslana, bir ismi antilopa
ve bir kısmı leş yiyicilerine benzeyen mite'lar gece boyunca ölü derimizi ve
kendilerini yerler. İnsanların bazıları derilerini traş ederken bir kısmı da
elleriyle gizli bölgelerini örterek uyurlar. Belgesel, yeni elektronik
mikroskopi teknoloji sayesinde, ilk defa şimdiye kadar görülemeyen yerleri
bizlere gösteriyor.
2) KARINCA SALDIRISI / TERMITES ATTACK
2000, Fransa, 52'
Yönetmen: Thierry Berrod, Quincey Russell, Senaryo: Thierry Berrod
Avrupalı ve Kuzey Amerikalı beyaz karıncalar insanlığın gerçek düşmanları. Fakat
onlar doğadaki kendi durumlarından bir çıkar sağlama düşüncesinde değiller.
Afrika'da ve Avustralya'da beyaz karıncaların yol açtığı zararlara rağmen bu
böceklerin kültürler içindeki durumu oldukça değişik. Çünkü beyaz karıncalar;
doktor, gösterge, müzisyen, mimar, altın arayıcı hatta sandviçtir..
3) SİVRİSİNEK SALDIRISI / ALERTE MOUSTIQUE
2001, Fransa, 52'
Yönetmen: Thierry Berrod, Quincey Russell, Senaryo: Thierry Berrod
Onlar her zaman buradaydı. Son dinozorları biliyorlar. Kuşların çoğalmasının,
mamutların ve insanların ortaya çıkışını gördüler. Tek istedikleri kanımızdan
bir damla. Bu bizi daima savaşta tutan kanın bir bedeli. Bu savaş çeşitli çağ ve
ülkelerde değişik biçimlerde yaşana geldi. Bu film açık bir dille sivrisinekler
hakkında hayal etmeye cesaret edemeyeceğimiz gerçek bir öyküyü anlatıyor.
D) HAYVAN HAKLARI
1) AFRİKA KRALI / THE AFRICAN KING
2002, Hollanda, 52'
Yönetmen: Caroline Brett, Senaryo: Caroline Brett, Görüntü Yönetmeni: Hugo van
Lawick, Sophie Buck, Anton van Munster, Müzik: Danny Weyermans, Han Otten
"Afrika Kralı", başarılı bir aslan sürüsünde doğan Addo adlı erkek aslanın,
zorlu ve mücadele içindeki yaşamını yansıtıyor.İlk başlarda sürüde yaşam
kolaydır ve yiyecek boldur. İkinci yılda yağmur yağmaz ve Addo'nun hayatı
tamamen değişir. Yiyecek azalmıştır. Açlık başlayınca sürüdeki tansiyon yükselir
ve mücadele kızışır. Bir de sürüye iki yabancı erkek aslan gelince, Addo'nun
düzeni iyice bozulur ve orayı terk etmeye zorlanır.
2) TANIK / WITNESS
2000, ABD, 43'
Yönetmen: Jenny Stein, Görüntü Yönetmeni: Jason Longo
Eddie Lama doğuştan hayvanları sevmeyen Brooklyn'li bir müteahhittir. Bir gün
kadının biri ondan kedisine bakmasını ister ve Eddie bu teklifi isteksizce kabul
eder. Ama ilerleyen zamanda kediyle arasında kurduğu bağla tüm hayvanları
sevmeye ve inşaat alanlarındaki terk edilmiş kedileri ofisine getirmeye başlar.
Vejetaryen, hayvan hakları savunucusu ve bir eğitim kurumu ile terk edilmiş
hayvanların barınağının başına geçer.
3) MAKAH / MAKAH
2000, Almanya, 117
Yönetmen: Ralf Marschalleck, Senaryo: Ralf Marschalleck, Görüntü Yönetmeni: Lars
Barthel
ABD'nin kuzeybatı kıyısındaki, Flattery Burnu yakınlarında yaşayan Makah
kabilesi, balıkçılıkla geçinmekte ve balina avcılığı geleneğini de devam
ettirmeye çalışmaktadırlar. 80 yıllık bir aradan sonra balina hasadı etrafında
şekillenen geleneksel bir yaşam tarzını yeniden kurmaya çalışmaktadırlar.
Çevrecilerin ve insan haklarını savunanların şok edici bakış açısıyla şekillenen
belgeselde, avcılığı doğal ve kontratla garanti altına alınmış hakları olduğunu
belirtiyor.
|