1 - 31 Ekim 2002

Küratörlüğünü Levent Çalıkoğlu'nun yaptığı "Tehlikeli Şeyler" adlı sergi, arzu edilen/imrendirilen bir yaşamda karşımıza çıkan tehlikeli anları; tekno-ekonomik düzenin, sanayileşmenin ve akılcılığın getirdiği görkem, zenginlik ve ne olursa olsun ilerleme fikrinin geri dönüşümü olan "tehlike enflasyonunu" görünür kılmayı amaçlıyor.

Juan Botella Lucas (İspanya), Neriman Polat, Taner Ceylan, Michael Schön (Avusturya), Temür Köran, Erim Bayrı, Merih Akoğul, Gül Ilgaz, Nalan Yırtmaç, Denizhan Özer (İngiltere), Mukadder Şimşek, Mustafa Pancar, Mustafa Horasan ve Nurseren Tor'ın çalışmalarıyla katılacağı sergide resimden fotoğrafa, yerleştirmeden videoya farklı tekniklerle gerçekleştirilmiş yapıtlar yer alacak.

Sergi 1-31 Ekim tarihleri arasında izlenebilir.

1-31 Ekim tarihleri arasında Karşı Sanat Çalışmaları'nda açılacak olan "Tehlikeli Şeyler" adlı sergi, arzu edilen/imrendirilen bir yaşamda karşımıza çıkan tehlikeli anları; tekno-ekonomik düzenin, sanayileşmenin ve akılcılığın getirdiği görkem, zenginlik ve ne olursa olsun ilerleme fikrinin geri dönüşümü olan "tehlike enflasyonunu" görünür kılmayı amaçlıyor. Tehlikeyi nasıl algılıyoruz? Yaşadığımız şehrin bir risk haritası çıkarılabilir mi? Korku, hayal gücümüzü nasıl etkiliyor? El sıkışmanın dahi risk içerdiğini düşünen kişi için dünya ne kadar tehditkâr? Genetik müdahaleye uğrayan tarım ürünleri ne tür tehlikeler barındırıyor? Tüm bu korkular karşısında gelişen güvenlik saplantısı yeni ne tür sektörler doğurdu..? türünden farklı soru ve kavramlar bu serginin görünür kılmaya çalışacağı başlıklar.

Üretime adanmış bir burjuva hareketi olan modernleşme, tehlikeyi, doğadan bize yönelecek (sel, fırtına, yıldırım...) bir alınyazısı olmaktan çıkardı. Bugün için bir ip cambazının gösterisini tehlikeli bulabiliyoruz. Oysa bütün gününü evde geçiren bir kadının mutfağında karşılaşabileceği tehlikeler ip cambazınınkinden çok daha fazla. Ya da çarpışan iki aracın hızıyla öleceğimizi bilmek bir ortaçağlının aklına dahi gelmeyecek bir tehlike. Üretim fazlalığının getirdiği diğer tehlikeler, doğanın bize sunduğu tehlikeleri unutturmuş gözüküyor. Teknolojik yenilikler sellerin, depremlerin ve fırtınaların neden olduğu zararı eskiye oranla en aza indirdi. Fakat trafik kazaları, kimyasal atıklar ve şiddet içeren suçlar, sellere ve şimşeklere göre daha fazla ölüm ve yaralanmaya yol açıyor. Kurmuş olduğumuz düzenin içerisinde gizlenen tehlikenin bize çarpması bir nevi büyük ikramiye niteliğinde. Yaşam, ekmeğin içinden jilet çıkması, hiç tanımadığınız birinin çöp kutusuna bıraktığı bombanın patlaması ya da daha iyi bir yaşam arzulayarak yola çıkan göçmenlerin tır kasalarında havasızlıktan boğulması gibi çok farklı tehlikeler barındırıyor.

Bu sergi kavramsal olarak, modern yaşantının tehlikelerini görünür kılmaya çalışacak. Şüphesiz sanatçıların konuya verecekleri "şeyler" de tehlikenin sınırlarını açımlayacak. Kimisi İstanbul itfaiyesinin tehlikeli yaşantısını gözler önüne serecek, kimisi İngiltere'ye kaçak giren mültecilerin seyahatlerinde takip ettikleri tehlikeli coğrafyaları haritalandıracak. Kumar, kadın bedeni, klonlama, fundamentalist düşünce biçimi, bel fıtığı, teknoloji ile seks, at yarışı gibi gündelik hayatın farklı tehlike anları sanatçılardan gelecek eserlerle konuşmaya açılacak. Sergide resim, heykel, fotoğraf, video ve enstalasyon gibi farklı ifade biçimleri yer alacak.

Sergi 1-31 Ekim tarihleri arasında Karşı Sanat Çalışmaları'nda izlenebilir.

Sergi Sponsorları: Efes Pilsen, Time Out, Dedeman, Milliyet Sanat, Art Grup, Aktif Dağıtım.