| Önsöz | Arama | Üyelik | Sohbet | Alış-Veriş | www.netyorum.com   
Ajanda
Seçtiklerimiz
Arşiv
Yazarlar
Yorumlar

Bölümler

Köşe Yazıları
Teknoloji
Sanat
Soru & Cevap
Dostluk & Sevgi
Eğlence
Geçmiş Zaman Olur ki

Konular

Sinema
Müzik
Kitap
Sözler
Oyunlar
Ürünler
Mekan
 
 
Reklam Fiyatları

İzleyici Mesajları

Elektronik posta :
bilgi@netyorum.com

 
 
Bu sayfayı arkadaşınıza göndermek için tıklayın.

 
 
Açılış sayfası yapmak için tıklayın.

Sık kullanılanlar listesine eklemek için tıklayın.

 

Eski Sayıları

Eğlence 22.02.2001 - netyorum.com / Sayı: 60


"Üşütük"

Yolcu gemisi okyanusta ıssız bir adanın yanından geçerken, yolcular uzun sakallı, üstü başı yırtık, sıska bir adamı fark etmişler. Adamcağız sahilde oradan oraya koşuyor, çılgın gibi ellerini sallıyor, zıplıyor, bağırıp çağırıyormuş.

Yolculardan biri; "Kim bu, kaptan?" diye sormuş.

"Bilmem." demiş kaptan, "Her sene buradan geçeriz. Her seferinde de bu manyak böyle kafayı üşütür."

Not: Sayın Bülent Kibar'a teşekkür ederiz.


"Başarılı Erkek mi Kadın mı?"

Massachusetts Yaşam Sigortası şirketinin genel müdürü olan Thomas Wheeler ve karısı, otobanda arabaları ile yol alırken, Wheeler benzinlerinin bitmek üzere olduğunu farkeder. Otobandan çıkar ve servis alanına girer. Servis alanında sadece bir benzin pompalayıcı vardır. Pompacı benzin koyarken o da ayakları açılsın diye yürümeye başlar. Arabaya geri döndüğünde, karısı ile pompacının koyu bir sohbete daldıklarını görür. O gelince konuşmayı bırakırlar.

Arabaya binince pompacı onlara el sallar ve karısına; ''Seni görmek güzeldi'' der.

Servis alanından ayrılırlarken, Wheeler, adamı tanıyıp tanımadığını sorar.

Karısı, tanıdığını söyler. Aynı lisede okumuşlar hatta bir yıl da çıkmışlardır.

Wheeler; ''Şanslıymişsin ki, karşına ben çıkmışım. 'Onunla evlenseydin, genel müdür değil de pompacı karısı olacaktın."

''Sevgilim'' diye yanıtlar karısı, ''Onunla evlenseydim, o genel müdür, sen pompacı olurdun.''

Not: Sayın Ruhan Özgen'e teşekkür ederiz. "Bits & Pieces adlı kitaptan".


"Daha Derin"

İnşaat baş ustası adamlarından birisine yere üç metreye üç metre genişliğinde, iki metre derinliğinde bir çukur açmasını söyler.

İşçi başlar kazmaya. Kazma işlemi bittiğinde şef tekrar gelir ve yanlış yer gösterildiğini, çukuru doldurması gerektiğini belirtir.

İşçi kazdığı yerden çıkardığı toprakları tekrar çukura doldurmaya başlar. Ancak çukur dolduktan sonra tepesinde fazla topraktan dolayı bir tümsek oluşur.

Ustanın odasına giderek; "Çukuru doldurdum ancak tümsek kaldı. Ne yapayım?" der.

- Hep ben mi yardım edeceğim! Çukuru biraz daha derin kazman gerekiyordu.


"Bak, Bakalım"

Yaşlı adam vefat etmiş. Cenaze töreni esnasında hoca konuşmaya başlamış. Adamın ne kadar dürüst, cömert, iyi bir aile reisi, mükemmel bir eş, sevecen bir baba olduğunu söylemiş.

Bu konuşma devam ederken gözü yaşlı anne çocuklarından birisine dönerek; "Bir gidip bakın bakayım, oradaki babanız mı?"


"Karakterli Şifre"

Küçük çocuk internet'te dolaşmaya meraklıymış. Bu esnada girdiği sitelerde kullandığı kullanıcı adlarını ve şifrelerini küçük kağıtlara yazarak, monitörün üstüne asıyormuş.

Bir gün babası tesadüfen monitörün üstünde "Disney sitesi - MickeyMinnieGoofyPluto" kağıdını görmüş.

Akşam çocuğa sormuş; "Niçin bu kadar uzun bir şifre verdin, disney sitesine?"

- Çünkü sitede şifrenin en az dört karakterden oluşması gerektiği yazıyordu.


Yorum Ekle Yorumları Listele
60. Sayı önceki yazı 60. Sayı sonraki yazı
Eğlence Önceki Yazı Eğlence Sonraki Yazı
Her hakkı saklıdır. All rights reserved. netyorum.com © 2000-2005 İstanbul-Türkiye