Eğlence 08.02.2001 - netyorum.com / Sayı: 58

"Acaba?"

Seksen yaşlarında bir adam doktoruna olağan kontrol için gitmişti. Doktorla sohber etmeye başladılar ve doktor hastasına kendisini nasıl hissettiğini sordu.

"Kendimi hiç bu kadar iyi hissetmemiştim, doktor bey" dedi adam. "18 yaşında bir karım var, benden hamile"

Doktor bir süre durakladıktan sonra; "Size bir öykü anlatayım" diyerek konuşmaya başladı.

- Çok iyi bir avcı vardı. Bu avcı av sezonunda her hafta sonu avlanmaya çıkardı. Bir gün geç kaldığı için telaşla evden çıkarken yanlışlıkla tüfek yerine şemsiyesini aldığını fark etmedi ve ava gitti. Ormanda ilerlerken çalıların arasından kocaman bir ayı çıkınca, avcı şemsiyeyi ayıya çevirdi, şemsiyenin açma düğmesine bastığı anda şemsiye açıldı ve ayı yere yığıldı".

- İmkansız, böyle bir şey olamaz. Muhakkak başka birisi ateş etmiştir.

- Kesinlikle.

"Ne Dediniz?"

İri yarı bir adam alışveriş merkezine girerek doğruca danışma masasının yanına gitti. Adam kekeme olduğu için rahat konuşamıyordu.

- Aaa-fff-eede-rrs-iniz. Eeee-rkkkkk-ek ggggiy-iiiiiim ddddepa-rrrrttma-nnı nnnn-erre-de?

Danışmadaki görevli adamın suratına baktı ancak yanıtlamadı.

Adam tekrarladı; "Aaa-fff-eede-rrs-iniz. Eeee-rkkkkk-ek ggggiy-iiiiiim ddddepa-rrrrttma-nnı nnnn-erre-de?"

Danışmadaki görevlinin suratında hiç değişiklik olmadı, yine yanıt yok.

Soruyu soran iri yarı adam üç dört kez, "Aaa-fff-eede-rrs-iniz. Eeee-rkkkkk-ek ggggiy-iiiiiim ddddepa-rrrrttma-nnı nnnn-erre-de?" sorusunu sordu ancak danışmadaki görevli donuk bir ifade ile adama bakıp yanıtlamadı.

Bunun üzerine sinirlenen adam kendi kendine bir şeyler söyleyerek danışma masasının yanından ayrıldı.

Kuyrukta bekleyen ikinci müşteri danışma görevlisine; "Niçin adamcağızın sorduğu soruya cevap vermediniz? Ayıp olmadı mı?"

- Sssssizzzz bbbbee-nnniim ssssooopaa yyyemmm-eeek iiiisssst-eeedddi-ğğğimmi mmmi dddüüşüü-nnnüyyo-rrrrsuunuzzz?

"İyi Avukat"

Avukat, hırsızlıkla suçlanan müvekkilini yaratıcı bir savunma ile hapisten kurtarmak istemektedir. Avukat, yargıca hitaben; "Müvekkilim, arabanın camından içeri sadece kolunu sokup, çantayı almıştır. Müvekkilimin kolu, müvekkilimin bizzat kendisi değildir. Sadece bir kol tarafından işlenen bir suç için niye bütün bir kişiyi cezalandırıyorsunuz?" der.

Yargıç gülümseyerek; "Peki, o zaman aynı mantıkla gidiyorum ve müvekkilinizin kolunu bir yıl hapse mahkum ediyorum. Müvekkiliniz isterse ona eşlik edebilir".

Müvekkil gülümser. Avukatın yardımıyla müvekkilin takma kolunu çıkartırlar ve dönüp giderler.

Not: Sayın Ruhan Özgen'e teşekkür ederiz.

"En Meşhur"

Kendini meşhurlar arasında gören Temel Amerikadadır. Trafik polisi arabasını durdurur.

Meşhur Temel Türkiye'de alışık olduğundan hemen camı açarak; "Sen benim kim olduğumu biliyor musun?" diye sorar polise.

Polis elindeki telsizi kullanarak amirini arar ve "Amirim bir aracı durdurdum sürücüsü kim olduğunu bana soruyor. Ne yapayım?" der.

(Acaba onun da adı Temel mi?)

Not: Sayın Kubilay Yeşilmen'e teşekkür ederiz.