26.04.2001 Bülten - netyorum.com / Sayı: 68
BİLİŞİM SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİ
ORTAK DEKLARASYONU
Internet ve bilişim teknolojileri, sanayi devriminde olduğundan daha önemli
bir gelişmeyi temsil etmektedir ve yaşamın tüm boyutlarını; çalışma, üretim,
ticaret, iş yapma, eğlence, öğrenme, yönetim biçimlerini köklü olarak
değiştirmektedir.
Bu değişim, ekonominin yapısını, ülkenin rekabet gücünü, insan gücü gereksinimi
profilini, mesleklerin yapısını değiştirmeye başlamıştır. Birey üretici ve
tüketici olarak öne çıkmaya, kol emeğinin yerini üretilen katma değer ve önem
açısından beyinsel emek almaya başlamıştır. Bilgi, bilim, teknoloji, Ar-Ge,
entellektüel emek öne çıkmaya başlamış ve bir üretim faktörü olarak yerini
almıştır. Bu değişim ile bilim, enformasyon ve iletişim teknolojilerindeki hızlı
gelişmeler sarmal bir şekilde birbirini tetiklemektedir. Internet, bu değişimin
taşıyıcısı, hazırlayıcısı, geliştiricisi ve yeni oluşmakta olan toplum biçiminin
ön modelidir. Gelişmiş ülkelerde ekonomi, devlet yönetimi, kamu hizmetleri,
sağlık, eğitim, yaşamınpek çok boyutu, internet ve bilişim teknolojilerinin
üzerine kaymış, bunun sonucunda ekonomide verimlik artışı beklenmeyen
iyileşmeler gözlenmiştir. Bu
teknolojilerde öne çıkan ülkeler, İsrail, İrlanda gibi, gelişmişlik düzeyinde
sıçrama yapmışlardır.
Bu teknolojilerin büyüme için stratejik önemini kavramış ülkeler; partiler üstü
ulusal politikalar, örgütlenme, mekanizma ve eylem planları ile ülkelerini bu
teknolojileri donatıp iş dünyası ve vatandaşlarına rekabet yeteneği
kazandırmanın mekanizmalarını kurmaktalar.
Ülkemiz, matbaa ve sanayii devrimini kaçırmıştır ve sonuçları ortadadır,
oluşmakta olan internet ve bilişim devrimini kaçırmanın sonuçları sanayi
devrimine oranla kıyaslanamaz ölçüde olacaktır. Ülkemiz bu fırsatı kaçıma
lüksüne sahip değildir. Ülkemizin bu devrime ayak uydurması ve sonuçlarında
yararlanması için şunların yapılması gereklidir:
* Partiler üstü ulusal politikaların, kamu, özel sektör, üniversiteler,
mesleki ve sivil toplum örgütlerinin katılımı ile saydam ve sürekli çalışan
mekanizmaların oluşturulma süreci hemen başlatılmalıdır.
* Bu mekanizmalar aracılığı ile ulusal politikalar ile teşvik ve düzenleme
mekanizmaları oluşturulmalı, ulusal eylem planı hazırlanmalıdır.
* Tüm ülkenin bilişim ve iletişim alanınında gelişmesini kalın çizgileri ile
planlayan ve somut ölçülebilir hedefleri içeren, esnek, yılda iki kez gözden
geçirilen, oluşturulması ve izlenmesi saydam ve katılımcı olan ulusal eylem
planı için hazırlıklara başlanmalıdır.
* Ülke olarak bilim, teknoloji ve özellikle bilişim teknolojisi üretmek
zorundayız. Bunun için eğitim sistemi, üniversiteler, devlet yönetimi ve
kültürel alışkanlıklarımızı değiştirmek zorundayız. Bu değişimin ülkemizde
hayata geçebilmesi için altyapı düzenleme, kamu yönetimi, iş hayatı gibi
alanlarda, birbiri ile uyumlu değişikliklerin yapılması gereklidir.
* Internet ve iletişim bir "taşıyıcı" sistemdir. Evrensel hizmet anlayışı ile
tüm vatandaşlara, tüm işletmelere, ucuz, kolay, bir şekilde sağlanmalıdır.
Internet fiyatlamasının olabildiğince düşük fiyatlarla kurumlara ve bireylere
sunulması ülkeye yapılmış bir yatırımdır. Asıl odaklanılması gereken bu altyapı
üzerinden üretilen "katma değer"dir.
* Ülkemizde TT tekel/yarı tekel konumundadır. Ülkemiz TT'nin satışından
gelecek paraya odaklanmış, ancak asıl üzerinde durulması gerekenin iletişim
altyapısının gelişmesi ve rekabete açılması olduğu gözden kaçırılmıştır. TT'nin
tekelinin bir an önce sona erdirilerek, sektör rekabete
açılmalıdır.
Veri iletişim hizmetlerinde rekabeti sağlamak, fiyatların düşürülmesi ve
süreçleri hızlandırmak için bakanlık, telekomünikasyon kurulu ve rekabet kurulu
işbirliği yapmalıdır. Bu amaçla lisanslama süreci hızlandırılmalı, omurga
işletmeciliği dahil sektör tam rekabete açılmalıdır. Evrensel hizmet için asgari
seviyeler, katılımcı bir şekilde belirlenip hayata geçirilmelidir.
* TT'nin ortalama %100 olan zamları internetin gelişmesini önemli ölçüde
engelleyecektir. Düzenleyici mekanizmalar bu zamları bilimsel temeller ışığında
hızlı, saydam ve katılımcı bir şekilde gözden geçirmeli ve olabildiğince aşağı
çekilmelidir. Tüm dünyada, bu altyapı hizmetlerinin düşük olması ana ilkedir.
Öneminden dolayı altını çizmek isteriz ki, ülke açısından odaklanılması gereken
bu altyapı üzerinden yaratılan katma değerdir.
* Internet hizmetlerindeki KDV oranı, internetin temel bir kamu hizmeti
olması sebebiyle gıda gurubuna uygulanan KDV oranı düzeyine çekilmelidir.
* Tüm dünya, vatandaşlarını bilişim kültürü ve internetle tanıştırmayı, bu
teknolojilerde yetenek kazandırmayı hedeflemiştir. Bu bağlamda, okulları
internete taşımak bir hedef olarak benimsenmiştir.
Amerika Birleşik Devletlerinde okulların hemen hepsi internete bağlanmış,
Avrupa Birliğinde ise 2001 yılı sonunda okulların tamamının internete bağlanması
hedeflenmiştir. Biz ise, Milli Eğitim Bakanlığının yerel ağını bile internete
bağlayamadık. Okulların internete bağlanması, öğretmen ve
öğrencilerin bu teknolojileri kullanabilecek hale gelmesi için somut programlar
olmalıdır. Eski bilgisayarları yeniden kazanıp, kullanma projelerine önem
verilmelidir.
* Kamu'nun internete taşınması, bir master plan kapsamında saydam katılımcı
süreçler ile koordineli biçimde hayata geçirilmelidir.
* 1998'de oluşturulan Kamu-Net çalıştırılmalı, kamu projelerindeki gelişmeler
kamu oyuna açıklanmalıdır. Kamu projelerindeki gelişmeler hakkında rapor vermek,
projeler arası koordinasyona olanak vermek için Kamu-Net konferansı her yıl
toplanmalıdır.
* Bilgi İletişim Teknolojileri insan gücü eğitiminde radikal kararlar almak
zorundayız:
- Üniversiteler yeniden yapılandırılarak, BIT konularına önem verilmelidir.
- Ülkede, teknisyenden doktoralı araştırmacıya geniş bir yelpazede insan gücü
yetiştirilmelidir.
- Talep olmayan bölümlerde kontenjanlar düşürülmeli, öğretim üyeleri gerekirse
yeniden eğitilmelidir.
- Üniversite mezunu teknik formasyonlu işsizlerimizi yeniden eğiterek bilişim
sektörüne kazandırmalıyız.
- Üniversiteye giremeyen gençleri 1-2 yıllık sertifika programları ile BIT
sektörüne kazandırmalıyız.
* Internet, katılımcı demokrasi, saydamlık, toplumsal denetim, topluma hesap
verme konularında yeni olanaklar sunmaktadır. Toplumumuzda, özellikle internete
ulaşan kesimde, yönetime katılma, çözüm oluşturma sürecinin bir parçası olma,
talebi gözlemlenmektedir. Bu talebin dikkate alınarak
internetin bu amaçla etkin kullanımına başlanılmalıdır.
* Biz, Bilgi, Bilişim ve İletişim alanının sivil toplum örgütleri olarak ilgi
ve uzmanlık alanlarımızdaki karar süreçlerinin parçası olmak istiyoruz. Bunun
bir diyalog süreci sonunda ülkemizi daha sağlıklı bir noktaya taşıyacağını
umuyoruz. Bu önermenin ve hayata geçirmenin demokrasinin bir gereği ve sonucu
olduğunu düşünüyoruz.
* Bilişim politikaları, yapılanmalar ve eylem planını konuşmak ve ulusal
uzlaşmayı sağlamak için Bilişim Şurası toplanmalıdır.
* Internete erişim ve kullanabilirliğin tüm ülkeye yayılmasını sağlamak ve
sayısal bölünmeyi engelleyici tedbirler alınmalıdır. Bu bağlamda, halk
kütüphaneleri internete bağlanmalıdır. Belediyelerin internet-evi açmaları ve
organize sanayi bölgelerine yönelik internetevi ve
prototip e-ticaret merkezleri kurulmalıdır. Bu hizmetler özürlüleri ve kimsesiz
çocukları da kapsamalıdır.
* Ülkenin içinde bulunduğumuz kriz ortamlarına girmemesinin ön koşullarından
biri bu teknolojileri üretmek ve kullanmaktan geçmektedir.
Katılımcı, saydam mekanizmalar ve sivil toplum örgütleri ile sıkı işbirliği,
kriz konusunda geri besleme sağlar.
Destekleyen Kuruluşlar:
TBD - Türkiye Bilişim Derneği
INETD - Internet Teknolojileri Derneği
LKD - Linux Kullanıcıları Derneği
TISSAD - Internet Servis Sağlayıcıları Derneği
TBV - Türkiye Bilişim Vakfı
TUBISAD - Türkiye Bilişim Sanayicileri Derneği
TESID - Türkiye Elektronik Sanayicleri Derneği
TKD - Türkiye Kütüphaneciler Derneği
UNAK - Universite ve Araştırma Kütüphanecileri Derneği
TUTED - Telekomunikasyon Üreticileri Derneği
TURKMIA - Tıb Bilişim Derneği
|