| Önsöz | Arama | Üyelik | Sohbet | Alış-Veriş | www.netyorum.com   
Ajanda
Seçtiklerimiz
Arşiv
Yazarlar
Yorumlar

Bölümler

Köşe Yazıları
Teknoloji
Sanat
Soru & Cevap
Dostluk & Sevgi
Eğlence
Geçmiş Zaman Olur ki

Konular

Sinema
Müzik
Kitap
Sözler
Oyunlar
Ürünler
Mekan
 
 
Reklam Fiyatları

İzleyici Mesajları

Elektronik posta :
bilgi@netyorum.com

 
 
Bu sayfayı arkadaşınıza göndermek için tıklayın.

 
 
Açılış sayfası yapmak için tıklayın.

Sık kullanılanlar listesine eklemek için tıklayın.

 

Eski Sayıları

"Öykülerle Sözcükler" 24.11.2005 Nezih Kuleyin - netyorum.com / Sayı: 164

KARAKOL

Ankarada düzenlenen Polis Bilişim Sempozyumunun önemli konularından bir tanesini Karakol Otomasyonu oluşturuyordu. Karakol sözcüğünün Özbekistana gidene kadar kollarına kara bir kuşak bağlayan insanlarin tarihi gelişim içerisinde güvenliği sağlıyor olmalarından dolayı bu sözcüğün böyle bir kaynaktan günümüze geldiğini düşünüyordum.

Düşüncelerimi değiştiren olaylar zinciri şöyle gelişti. Semerkanta giderken Central Asia adlı kitabı da yanıma almıştım ve yol boyu bir yandan çevreye göz gezdiririp nehirden çıkarttıkları yaklaşık yarım metre boyundaki balıkları yoldan geçenlere satmak isteyen çocukların, arabalara yetiştirmek istedikleri sesleri, kulaklarımda çınlarken, diğer yandan elimdeki kitabı sayfalarını göz ucu ile tarıyordum.

Kitabın Kırgızistan la ilgili sayfalarını karıştırıırken çok planlı ama küçük bir Kırgız kentinin adının Karakol olduğunu gördüm. Şöyle düşünmeye başladım acaba göç başlamadan once suçlu Türkler buraya sürüldüğü için mi biz polis merkezlerinei sorgusuz sualsiz olarak Karakol diyorduk. Merakımı açıklayacak hiçbir kaynak bulamadığım için sorgulamalarım sürmeye devam etti.

Sonra televizyonda izlediğim Cengiz Han filmi bu konuyu aydınlatacak bir başka ipucunu yakalamama neden oldu. Cengiz Han Pekin’I aldıktan sonra orada gördüğü şehirlere benzer bir şehri başkent olarak Moğolistana da kurmaya karar verir. Çadırlarda yaşayan Mogol halkı için yeni bir başkent kurulur ve kurulan başkente verilen ad Karakurum dur.

Karakol ve Karakurumda bulunan kara nın bizim dilimizdeki siyah anlamına gelen kara dan başka bir anlamı olması gerektiği artık açıkça ortaya çıkmış ve karakol sözcüğün anlamı kara da düğümlenmişti.

Moğolca da kara gözcü, bekçi, öncü, ileri gibi anlamlar taşıyordu. Başkente Karakurum derken Cengiz Han bizim anladığımız biçimi ile tüm toplumu izleyen bir kurum olduğunu vurgulamak istiyordu tabii ki bu kurumun kolları olması gerekiyordu onlarda gözcü ya da ileri kollardı. Onlara da Karakol deniyordu.

Yazıyı yazdıktan sonra bizimde sınırlardak askeri birliklerin bulunduğu merkezlere sınır karakolu dediğimiz aklıma geldi onlarda merkezin gözcü kollarıydı başka ne desek olmazdı zaten.

Nezih Kuleyin
nezih@semor.com.tr


netyorum.com: (Bu metnin elektronik, basılı veya görsel yayın organlarında tamamen veya kısmen yayınlanması yazarının yazılı iznine tabidir. Aksine davranılmaması önemle rica olunur. Alıntı yapılmadan bu sayfaya link verilmesi için herhangi bir izin gerekmemektedir.)


Yorum Ekle Yorumları Listele
164. Sayı önceki yazı 164. Sayı sonraki yazı
Yazarın Önceki Yazısı  
Her hakkı saklıdır. All rights reserved. netyorum.com © 2000-2005 İstanbul-Türkiye