|
04.09.2003 Zeynep Yazıcı - netyorum.com / Sayı: 143
BRE ZAVALLI İNSAN
Merhabalar; bugün Özgür düşüncenin ilk büyük yazarı Montaigne' den
bahsetmek istiyorum.
Baktığı ayna artık insanı ürkütmüyor, kuşkusunu artırıyor büsbütün. Özgür
düşüncenin ilk büyük yazarı Montaigne (1533 - 1592) insanlığa şöyle
seslenmektedir.
Bre zavallı insan, az mı derdin var ki kendine yeni dertler uyduruyorsun?
Az mı kötü haldesin ki bir de kendini kötülemeye özeniyorsun? Ne diye yeni
çirkinlikler yaratmaya çalışıyorsun, içinde ve dışında o kadar çirkinlikler var
ki…O kadar rahat mısın ki rahatının yarısı sana batıyor? Doğanın seni zorladığı
bütün yararlı işleri gördün bitirdin, işsiz güçsüz kaldın da mı başka işler
çıkarıyorsun kendine? Sen tut doğanın şaşmaz, hiçbir yerde değişmez kanunlarını
hor gör, sonra o senin yaptığın tekyönlü, acayip kanunlara uymaya çabala.
Üstelik bu kanunlar ne kadar kendine özgü, dayanıksız, gerçeğe aykırı olursa
gayretlerin de o ölçü de artıyor senin. Mahalle papazının sana emrettiği
gündelik işlere sıkı sıkıya bağlanırsın; Tanrının, doğanın emirleri umurun da
değildir. Bak, bir düşün bunlar üstünde, bütün hayatın böyle geçip gidiyor.
Montaigne'e göre biz insanlar, kendimizi kötüleme de gösterdiğimiz zekayı hiçbir
yerde gösteremediğimizi dile getirmektedir. Düşünecek olursak bir çoğumuz bunu
yapmıyor mu? Hadi biraz dürüst olun kafamızın, o her şeyi bozabilen tehlikeli
aletin peşine düştüğü, öldürmeye kastettiği av kendi kendimiz değil midir?
İnsanı öldürmek için gün ışığında geniş meydanlar ararız, ama onu yaratmak için
karanlık köşelere gizleniriz. İnsanı yapmak gizlenip utanılan bir ödev, onu
öldürmesini bilmekse bir çok erdemleri içine alan bir şereftir. Biri günah öbürü
sevaptır. Bizi yaratan işi hayvanlık saymaktan daha büyük hayvanlık mı olur?
Öbür yandan, birçoklarının yaşamın gayesi saydıkları erdem,ya da Aristippos'un
sözünü ettiği haz, katıksız olarak elde edilememiştir. Sokrates der ki;
Tanrılardan biri hazla elemi birleştirip karıştırmak istemiş, bunu
başaramayınca, bari şunları kuyruklarından birbirine bağlayayım. Dikkat
ettiyseniz, gülme son haddine varınca göz yaşlarıyla karışır, ağlayan insanla
gülen insanın yüzlerinde beliren çizgiler hep aynıdır .Kendi kendime günahlarımı
açarken görüyorum ki en iyi huylarımda bile kötüye çalan bir yön var. Korkarım
ki Platon, en sağlam bildiği doğruluğu iyi yoklasaydı, bu doğrulukta insanın
karışık yapısından gelen bir bozukluk bulurdu.
Oysa bu bozukluk çok derinlerde gizlidir, onu ancak kendimiz görebiliriz.
Zeynep Yazıcı - Niğde - 27.7.2003
e-posta: yazicizeynep@hotmail.com
netyorum.com: (Bu metnin elektronik, basılı veya görsel
yayın organlarında tamamen veya kısmen yayınlanması yazarının yazılı iznine
tabidir. Aksine davranılmaması önemle rica olunur. Alıntı yapılmadan bu sayfaya
link verilmesi için herhangi bir izin gerekmemektedir.)
|