|
Sanat 24.11.2005 - netyorum.com / Sayı: 164
ERTUĞRUL ATEŞ SERGİSİ
5/6 Kasım-30 Kasım 2004
GARAGE OF ART - Ulus-İstanbul kokteyl > 5
kasım 2004
Adnan Saygun Cad. Leylak Apt.No: 1/19 Etiler (Akmerkez Ulus Kapısı Karşısı)
Tel: (0212) 351 16 04
Faks: (0212) 351 16 64
GALERİ ARTİST (bütün salonlar) Fulya-İstanbul > 6 Kasım
2004
Ayazma Cad. No: 4
Fulya- Beşiktaş/İstanbul
Tel:(0212) 227 68 52
Faks: (0212) 258 09 32
Çağdaş Türk Resminin New York’daki temsilcisi sanatçımız iki yıl aradan sonra
İstanbul’da iki büyük sergi ile sanatseverler ile buluşuyor. 2003 başında
Türkiye’ye dönüp “Hürrem Sultan” dans tiyatrosunu sahneye koyan sanatçı
“Harem” konulu sergisi ile bu projesini sonuçlandıracak. Halen turnede olan Hürrem
Sultan Müzikali büyük bir çıkış yaparak çağdaş gösteri ve sahne sanatları
adına büyük katkılarda bulundu. Sanatçı resim çalışmalarında da bu etkiyi
sürdürmektedir. “Harem” sergisi sanatçının yeni açılımının bir
başlangıcı sayılabilir. Gerçeküstü ve mistik bir dil kullanmayı sürdüren
sanatçı bu sergisinde “Harem”e içeriden bakmayı tercih etmiş tutsaklık,
özgürlük ve erotizm kavramlarını yeniden yorumlamıştır. Sanatçıyı ilgilendiren
“Harem”in sosyolojik boyutundan ziyade psikolojik açılımlarıdır. Bugüne dek
yapıtlarında “zaman-dönem” kavramlarına pek rastlamadığımız sanatçı
“Hürrem Sultan” projesi ile birlikte bu sergiyi tasarlayarak kendi toplum gerçeğini
geçmişe gelecekten bakarak anlamaya çalışmaktadır. Hiç kuşkusuz kişisel
deneyimlerinin açmazlarının ve tutkularının büyük etkilerini görmekteyiz.
Çağdaş Türk Resminin Sürreal ve Mistik temsilcisi olan sanatçının bu sergisi
Almanya ve Amerika’da da sergilenecektir. “evrensele giden yol yerelden geçer.”
diyerek kendi değerlerini temel alan ve sanatını bu platform üzerine inşa eden ünlü
sanatçı bu sergisi için “Harem benim için sadece bir konsepttir. Hürrem Sultan ile
başlayan geçmişe yolculukta gördüm ki zaman değişse de insanı insan yapan
toplumları toplum yapan soyut-somut tüm değer ve sonuçlar değişmiyor. İktidar dün
ne ise bugün de o. Haremde köle olarak gelen kadınların yanında orada bulunmayı
hayal edip ve bunu başaran kadınların da olduğu bir gerçek. Hal böyle olunca neyin
doğru, neyin yanlış olduğu karışıyor. İşin beni ilgilendiren kısmı “kavram”
olarak “Harem” olgusunu içsel olarak anlamaya çalışmak. Bir Osmanlı torunu olarak
bu sorgulamayı kendimden başlatmak zorundaydım. Doğrusunu söylemek gerekirse
görebildiklerim bir çok feministi kızdırabilir. Ama ben bu tartışmaya girmek yerine
her şeyi olduğu gibi kabul etmeyi tercih ediyorum. Dahası bu sergiyle de bunu
somutlaştırıyorum. Benim için yeni bir macera yeni bir dönem başlıyor
galiba.”diyor. Yaklaşık 30 adet büyük tual resmi ile oluşan sergi sanatseverler
için geçmişe yolculuğun yanı sıra müthiş bir görsel şölen olarak da
algılanmalıdır.
İki ayrı galeride bir gün arayla açılacak olan sergiler Kasım sonuna dek açıktır
.
|