| Önsöz | Arama | Üyelik | Sohbet | Alış-Veriş | www.netyorum.com   
Ajanda
Seçtiklerimiz
Arşiv
Yazarlar
Yorumlar

Bölümler

Köşe Yazıları
Teknoloji
Sanat
Soru & Cevap
Dostluk & Sevgi
Eğlence
Geçmiş Zaman Olur ki

Konular

Sinema
Müzik
Kitap
Sözler
Oyunlar
Ürünler
Mekan
 
 
Reklam Fiyatları

İzleyici Mesajları

Elektronik posta :
bilgi@netyorum.com

 
 
Bu sayfayı arkadaşınıza göndermek için tıklayın.

 
 
Açılış sayfası yapmak için tıklayın.

Sık kullanılanlar listesine eklemek için tıklayın.

 

Eski Sayıları

Sanat 26.04.2001 - netyorum.com / Sayı: 68

ÇOCUKLARIMIZ VE
MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

Mustafa Kemal Atatürk...

Tarihe imzasını atan eşsiz bir insan.

29 Ekim 1923'te bu ülkeyi harabeler üstüne inşa edenler...

Bu vatanın taşına toprağına kanlarıyla imzalarını atanlar...

Mustafa Kemal Atatürk ve eşsiz silah arkadaşları...


Ve yine, kanlarıyla Ankara Varoşlarını çepeçevre saran ebedi gülleri sulamış,
onların yoluna baş koymuş, bu vatanın her karış toprağını kazma ve kürek ile
ve bir somun ekmekle - canı pahasına müdafaa etmiş, bu vatan uğruna canını
feda etmiş dedelerimiz, ninelerimiz...

Bacılarımız, kızlarımız, kızanlarımız...

Eldeki tezeğiyle tandırda yufka yapan,

Sırtında mermi taşıyan,

Eli silah tutan,

Erkeğiyle yanyana savaşan,

Memelerinden helal süt akan Analarımız...

Ces'ur ve yılmaz babalarımız, oğullarımız...

Taşından toprağına, bu yurt için savaşarak ölenlerimiz...

Sizler rahat uyuyunuz...

Bir gaflet yaşansa da bugün ... sizler rahat uyuyunuz.

Torunlarınız mutlu yarınlara adil katılım ve paylaşımı gerçekleştirerek
ulaşacaklardır...

Taklit etmeyerek...

Kendi özkişiliklerini bularak...

Ülkemizin taşını - toprağını ve insanlarını severek...

Tüyü bitmedik yavrularımıza en-üst düzeyde eğitim ve öğrenimi sağlayarak...

Hor görmeyerek...

Abartmayarak...

Sanatta sporda, bilimde başarılar kazanarak...

Dışarıdan "patent"ler satın almayıp kendi buluşlarımızın patentlerini dışa
satarak...

Temiz devlet, temiz toplumu gerçekleştirerek...

Doğrusuyla-yanlışıyla tarihimize sahip çıkarak...

Demokratik hukuk sistemini hazmetmiş, kalpleri sevgi ateşi ile yanan -
akılları sağduyu ile beslenen bireylerle "onurlu bir toplum"un temelini
oluşturarak Türkiye'mizi yarınlara taşıyacağız.

Nice güzel bayramlara Türkiyem ve O'nun çocukları...

Rüyalarınızı, hayallerinizi asla unutmayınız...
Mutlulukların-başarıların ülkesini hepbirlikte-elele yaratınız....

Gelecek günler, herşeye rağmen, vadedicidir...

Türkiyemin insanları!

Sizler "Türkiyem"e...

Yaşayanlarına...

Ve doğaya...

O'nun kuşuna, kelebeğine, tavşanına...

Eşeğine, kaplumbağasına, kirpisine, kısrağına...

İstanbul Boğazında bir deniz sefasına...
Balıkçı meyhanesinde içilen şarabın tadına...
Bodrum Kalesinin batan güneşin ışıklarındaki sihirli görüntüsüne...
Marmaris'in - Gökova'nın kıvır kıvır inen bir dağyolu tepesinden bakıldığında
göz ve ruhumuzu okşayan muhteşem güzelliğine...
Bir Fethiye'nin rüyalara bedel Ölü Denizine...
Dağlarla kucaklaşan Ege mavisinin yeşille sonsuzluğa dek yaşadığı bir aşka...
Günbatımı sahilde hazırlanan bir çilingir sofrasına...
Bir kadeh rakı-bir dilim kavun-bir parça beyaz peynir eşliginde ayaküsüu
sohbetlerine...
Torosların eteklerinde, o, insana geçmişini ve geleceğini aynı anda yaşatan
ve gözalabildiğince uzanan ovalarına...
Baharı müjdeleyen dağ çiçeklerinin kokusunda kuzu döndürmenin keyfine...
Haşmetli bir şekilde yükselen ve doruklarında kar eksik olmayan Erciyes'i
seyrederken yediğiniz tereyağlı tandır ekmeğine...

Anadolunun taşına toprağına, suyuna...
Yaprak sarmasına, yoğurtlu Bursa Kebabına, çiğ köftesine, yufkasına...

Koyunlarını güden çobanın bağrıyanık Çanakkale türküsüne...

Sizler Türkiye'min Antalya'sına,

Diyarbakır'ına...

Muş'una, Van'ına, Erzurum'una...

Trabzon'una, Hakkari'sine...

Adana'sına, Gaziantep'ine...

Ankara'sına, İstanbul'una, İzmir'ine...

Samsun'una...

Denizine, güneşine...
Baharına, yazına...

Acılarına, mutluluklarına...

Karagözlü Ayşenin kalplere ates düşüren gülüşüne...

Yağız Mehmetine, Osmanına...

"Kır belini Ali Dayı"sına...

Zeybeklerine...

Yemen türküsüne...

Sizler "Türkiyem"in kültürel güzelliklerine ve özbenliğine sahip çıkınız...

Sahip çıkınız bu vatanın herşeyine...

Seviniz "Türkiyem"i ve Atatürk'ü ... yüreğinizde hissediniz çocuklarımızın bu
mutlu gününü bizlere armağan edenleri...

Ki; canımız çocuklarımıza bırakacağımız miras, başarılı - saygın ve tertemiz
bir toplum olmalıdır...

Bunu yapabilmeliyiz, istemeliyiz yapabilmeyi...

Yalnız kendimiz için değil, O'nun için de; yavrularımızın geleceği için de...

Tüm dünya toplumlarının ortak mutluluğu için de...

Biz(ler), bu kez ve her defasında, Mustafa Kemal Atatürk'ü sevgiyle anarak ve
gülümseyerek kutlayacağız bu özbenlik bayramımızı...

Yaşasın Türkiye'min çocukları...

Yaşasın 23 Nisan

Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti...

Yaşasın insanlık...

Atilla Engin 


Yorum Ekle Yorumları Listele
68. Sayı önceki yazı 68. Sayı sonraki yazı
Sanat Önceki Yazı Sanat Sonraki Yazı
Her hakkı saklıdır. All rights reserved. netyorum.com © 2000-2005 İstanbul-Türkiye