| Önsöz | Arama | Üyelik | Sohbet | Alış-Veriş | www.netyorum.com   
Ajanda
Seçtiklerimiz
Arşiv
Yazarlar
Yorumlar

Bölümler

Köşe Yazıları
Teknoloji
Sanat
Soru & Cevap
Dostluk & Sevgi
Eğlence
Geçmiş Zaman Olur ki

Konular

Sinema
Müzik
Kitap
Sözler
Oyunlar
Ürünler
Mekan
 
 
Reklam Fiyatları

İzleyici Mesajları

Elektronik posta :
bilgi@netyorum.com

 
 
Bu sayfayı arkadaşınıza göndermek için tıklayın.

 
 
Açılış sayfası yapmak için tıklayın.

Sık kullanılanlar listesine eklemek için tıklayın.

 

Eski Sayıları


SADECE KENDİSİ BİLİR KİŞİNİN
 

kiminin öksüz düşleri yalar kayaları ,
kıyıya vurmuş birkaç parça anı da ,
                                                           silinir anlamlar ....
hatırlamanın o buruk sorgusunda ,
                                                          kaybolur artık sitemler
yıkılır kurulan köprüler, kırılır kalemler…
dönülmez kararlar arifesidir .
günlerde yaşanır kargaşa ,
                                             beyinler yerleşir sonra .....;
kaybolmaz, hiç kaybolmaz….

bir Orhan Veli şiirinde ki sadelikle
içilir bir demli çay ,
filtresiz sigara eşliğinde….
yürünür uzun uzun patikalar ,
karlı çam ağaçlarıyla dolu ormanlarda ....
beyaz dantel örtüler süsler, çatıları, ağaçları ,
                                                                       belki de evreni
saçaklarda ki buzlar misali sivridir
                                                           düşünceler .
Acıdır ,
           acı verir…

Kışlar  bitirir içimizdeki özlemi bilirim
Bahara dek .....
yeniden, yeniden, yeşerene dek ....
haykırır yüreğinin bir ucundaki kalıntılar ,
kimlerden, nelerden kalmışlardır?
SADECE KENDİSİ BİLİR KİŞİNİN
gizli sır dolu bir haykırıştır bu…
kayalar ; sivri, yuvarlak ,
                                       durur dalgaların önünde ,
                                                                                  onurla .....
insanlar ; sinirli , hassas , duygulu ,
                                                          durur insanların önünde ,
                                                                                                     onurlarıyla….

Kışlar , yine kışlar ; beyaz karlar….
ekmek kırıntılarını arayan ürkek , titrek , kuşlar ,
serçeler , denize yakın evlerin çatılarında ki martılar….
simgeler beynimde ki düşünsel kışları ,
ya… baharlar….onlar simgelenemezler…..
                                               tasvir edilemezler bir şairin dizelerinde
                                               çizilemezler bir ressamın fırçasında
                                               bir melodi hiç değildir…..

Baharlar sadece yaşanırlar ....
SADECE KENDİSİ BİLİR KİŞİNİN

Oya Öztürk
e-posta: oyaozturk@netyorum.com

 

Yorum Ekle Yorumları Listele
149. Sayı önceki yazı 149. Sayı sonraki yazı
Dostluk ve Sevgi Önceki Yazı Dostluk ve Sevgi Sonraki Yazı
Her hakkı saklıdır. All rights reserved. netyorum.com © 2000-2005 İstanbul-Türkiye