| Önsöz | Arama | Üyelik | Sohbet | Alış-Veriş | www.netyorum.com   
Ajanda
Seçtiklerimiz
Arşiv
Yazarlar
Yorumlar

Bölümler

Köşe Yazıları
Teknoloji
Sanat
Soru & Cevap
Dostluk & Sevgi
Eğlence
Geçmiş Zaman Olur ki

Konular

Sinema
Müzik
Kitap
Sözler
Oyunlar
Ürünler
Mekan
 
 
Reklam Fiyatları

İzleyici Mesajları

Elektronik posta :
bilgi@netyorum.com

 
 
Bu sayfayı arkadaşınıza göndermek için tıklayın.

 
 
Açılış sayfası yapmak için tıklayın.

Sık kullanılanlar listesine eklemek için tıklayın.

 

Eski Sayıları


MİDE'YE KARŞI İSYAN
 

Adamın biri bir gün rüyasında; ellerinin, ayaklarının, ağzının ve beyninin midesine karşı isyan ettiğini görmüş.

Eller: “Sen işe yaramaz tembel! Biz bütün gün çalışıyoruz; testereyle kesiyoruz, çekiçle vuruyoruz, taşıyoruz, kaldırıyoruz, akşam olunca da şişlikler, yaralar ve çiziklerle dolu olarak eve geliyoruz. Eklemlerimiz ağrıyor, her tarafımız kirleniyor. Ya sen! Bütün gün burada oturup, atıştırıp duruyorsun” demişler.

Ayaklar: “Evet aynı görüşteyiz. Bütün gün sağa sola yürümekten nasıl ağrıyoruz. Sense hep tıkınıp duruyorsun.Tıkındıkça seni taşımamız zorlaşıyor” demişler.

Ağız: “Evet doğru. O sevdiğin bütün yiyeceklerin nereden geldiğini soruyorum. Onları çiğneyen benim. Ben bitirir bitirmez sen yutuyorsun. Bu adalet mi?” diye bağırmış.

Beyin: “Peki ya ben? Burada olmak kolay mı sanıyorsun, senin bundan sonra ne yiyeceğini düşünmek? Hala bunların hiçbir karşılığını almış değilim.”

Ve böylece vücudun bölümleri hiç sesini çıkarmayan mideye karşı şikayetlerini sürdürmüşler.

Beyin: “Benim bir fikrim var” demiş, “Hadi hepimiz bu tembel organa karşı isyan edip, onun için çalışmayı bırakalım.”

Diğer tüm organlar “Harika!” demişler ,“Senin için ne kadar önemli olduğumuzu sana göstereceğiz. Belki böylece biraz da olsa çalışmaya başlarsın.”

Hepsi çalışmayı bırakmışlar. Eller, kaldırma ve taşıma işlerinden vazgeçmiş. Ayak yürümemiş. Ağız, çiğneyip yutmayı bir süre bırakmış. Beyin bu parlak fikirler için bir süre çalışmamaya karar vermiş.

Mide, aç olduğu zamanlardaki gibi biraz guruldamış önce ama bir süre sonra sesi kesilmiş.

İsyan birkaç gün sürmüş. Gün geçtikçe adam kendini daha kötü hissetmeye başlamış.

“Bu isyan bence daha uzamamalı, yoksa açlıktan öleceğim” diye düşünmüş.

Bu arada eller, ayaklar, ağız ve beyin oldukları yerde günden güne zayıflamaya başlamışlar.

Önceleri mideyi kızdırmak için biraz canlanıyorlarmış ama sonraları onu yapmaya halleri kalmamış.

En sonunda adam ayaklarından gelen çok cılız bir ses duymuş.

“Acaba yanılıyor olabilir miyiz? Yoksa mide kendi görevini yapıyor muydu?”

Beyin: “Ben de aynı şeyi düşünüyorum. Evet, yiyecekleri aldığı doğru ama sonunda gene bize yolluyormuş” diye mırıldandı.

Ağız: “Hatamızı itiraf etmeliyiz. Mide; eller, ayaklar, dişler ve beyin kadar görevini yapıyordu” demiş.

“O zaman hadi hepimiz iş başına” diye bağırmışlar.

Ve o anda adam uyanmış.

Ayaklarının yürüyor olması, ellerinin yakalayabilmesi, ağızının çiğnemesi ve beyninin berrak bir şekilde düşünmesi onu rahatlatmış. Kendini çok daha iyi hissetmeye başlamış.

Kahvaltıda midesini doldururken şöyle demiş:

“Bu bana bir ders oldu.Ya hepimiz çalışırız ya da hiçbir şey tek başına çalışamaz”.

internet'ten çeviren: Doğugül Kan
e-posta: gul_kan@hotmail.com

 

 

Yorum Ekle Yorumları Listele
135. Sayı önceki yazı 135. Sayı sonraki yazı
Dostluk ve Sevgi Önceki Yazı Dostluk ve Sevgi Sonraki Yazı
Her hakkı saklıdır. All rights reserved. netyorum.com © 2000-2005 İstanbul-Türkiye